Toplumsal yaşantımızda ve insan ilişkilerinde çoklukla kullandığımız bir ifadedir ahlak...
Birbirimizi öylesine etkilemişiz ki ahlak denilince namus, namus denilince de belden aşağı kısmın meşru veya gayri meşru kullanımı akla gelir.
Bu konuda toplumumuza göre kadınlarımız ilk sorgulanacak ve ilk yargılanacak kişilerdir. Bu yanlış önyargıda göz ardı edilen bir durum vardır o da reşit ve özgür yani bekar kişinin, başkalarına zarar vermeden konu ile ilgili tasarrufu kendine aittir.
Ahlak dar çerçevede işte böyle bel altı düşünülüyor oysa ahlak çok geniş açılı sübjektif bir kavram...
Literatürde:
1- "İnsanın doğuştan getirdiği veya sonradan kazandığı bir takım tutum ve davranışların tümü"
2- "Kişide huy olarak bilinen nitelik, iyi ve güzel olan nitelikler" olarak açıklanmaktadır.
Bu ifadelerdeki ikinci şıkka göre bütünüyle "insan" olan kişi ahlaklı kişidir.
Nedense toplumda gerçeğiyle İNSAN olan AHLAKLI kişilerden ziyade ahlaksız kişilerden bahsedilir...
Bence ahlaklı insanlar öncelikle övgüyü hak ediyorlar...
Fazla uzaklara gitmeden şöyle bir etrafımıza bakalım;
Komşunun gelinine sarkan emekli dedenin güzel! ahlakından,
Yenilenmeyen kontrat öncesinde çekilen ihtarnameye rağmen kirasını ödemediği evi boşaltmamakta direnen kiracının güzel! ahlakından,
(İmzasını inkar eden veya imzasız) borcunu günü geldiğinde ödemeyen borçlunun güzel! ahlakından,
Kendisine tevdi edilen sırrı deşifre eden kişilerin güzel! ahlakından söz etmek mümkün mü?
Korunması gereken masum çocuklara cinsel istismarda bulunan ahlaksızların ahlaksızlığını, midemiz bulanarak nefretle kınadığımız hepimizin gerçeği değil mi?
Bunlar yayım organlarına düşen ve hukuka intikal eden olaylardan bazıları...
Bazı ahlaksızlıklar da var ki toplumda ayıplanmıştır ama hukuk konusu olmamıştır, örneğin;
Henüz tanışmadığı birilerinin evine emr-i vaki olarak davetsiz yatılı misafirliğe gitmek. (Telefonda konuşurken önce "müsait misiniz" denilir de konuşmaya öyle başlanılır.) Kaldı ki misafirliğe gitmek?
Evlerinde yemeklerini yediği ailenin açıklarını aramak, kurcalamak sonrasında yediği kabı pisletmek...
Kandırmak eylemi...Çeşitli laf cambazlıkları ile bir amaca yönelik (ikna) kandırma ve çıkar temini...
İyiyi gösterip kötüyü kakalamak. (ticarette ürünler için)
Bir alış-verişte dinden bahsedip dini aracı kullanmak. ( O din ki, Allah ile insan vicdanı arasındadır, ifşa edilemez.)
Yaşantıda güzel ahlak ile ahlaksızlık örnekleri daha çok sayılabilir.
Güzel ahlak eylemleri neden gün yüzüne çıkmaz?
El cevap: Çünkü güzel ahlak sahipleri yaptıkları güzellikleri (iyilikleri) gizli yaparlar, deşifre edilmesinden hoşlanmazlar...
Güzel ahlaklı insanlar merhamet ve vicdan sahibidirler,
Öğrencilere burs verenler, yoksullara yardım edenler, öksüz ve yetimleri maddi-manevi koruyanlar gibi..
Dileğim, güzel ahlaklı insan topluluklarının azınlıktan çoğunluğa geçmesi.
Selam ve saygılarla,
Yurdagül Alkan.