Online Üye
Online Ziyaretçi
Düş dalgalarına kapılan
sürgün yolların yolcusuyuz.
Katılırdık sabahlara tutunan
güneşin gölgesine...
Bulutlar yağmuru ararken
avuçlarımızda özlem savururduk
Dağların atar damarlarında
yağmurları kuruturduk
Gülizar
kandilini yaksana!
Eski renklerimiz dökülürken
anıların bentlerinde kaybolurduk
Sevdiğin körebe oyununu
mevsimlerin deseninde uyuturduk
Küs iken sevgiye
göğsümüzü gere gere
eyyub’un sabrıyla unuturduk
Kibirli ellerin sokaklarında
çelimsiz adımlarla koştururduk
Ağızdan çıkan ıslık
tırmalar aynaların ışığını
ses vermez karanlık!
Ne çok şey ifade eder;
Hüznün hüzzamı olan yalnızlık!...
Kentin kıyılarına vurur
zamana bohça olan anılar
Gülizar
kandilini yaksana!
Sevilay ÇARTIK