susarsa, kimsesiz bir isyanın içinde

tersine akan bir nehir gibi

ulu orta yalnızlığını paylaşmaya gelir

karanlık saatlerinde yalnız o bahçenin

ne de güzel çiçekleniverir

elinden düşen kağıt parçasında

başıboş bir şiir

 

anlamazsın kuşların sesinden

belki bir yerde düşüvermiştir moskova

hiç gitmedim ama

okuduğum şiirlerden bilirim

çokça cinayet işlenen meşru bir gecede

şairini öldürüp atmışlardır gözlerindeki uçurumdan aşağıya

 

II

 

elinin değdiği yer değil

habil olsa çekilmez zulmün acısı

özgürlük bir oyukta bıraktığın çığlık ise

acı dört duvar arasında yankılanıyordur hatırla

 

her ne kadar yan yana olsak da

aşk, yan yana olanın değil

uzak bakışları, farklı yüzlerde evcilleştirebilenindir unutma

 

III

 

heybesinde bir iki dize taşıyor diye

hamallığını yapıyor sanmayın edebiyatın

yeri gelir bir akarsuyun ardında

yeri gelir bir sığınakta karşınıza çıkar elbet

gökyüzünden uzak kalınca

taşımak zorunda kalırsınız 

avluya doğru o dizeleri sırtınızda

 

ipe dizilir gibi düzgün ve 

tane tane işlenmiştir betiğine gecenin

sabahı görmesin diyedir elbet 

dizleri dibinde bir gelinciğin

 

IV

 

üzerine düşülmedikçe
anlaşıldığı görülmemiştir kelimelerin
ki kelimeler kılıç kadar keskindir
sevdanın üzerinde denemeyin


Mehmet Gökhan Damar

                                                 


( Susarsa başlıklı yazı Gökhan Damar tarafından 8.12.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.