Şair Toplumun Vicdanıdır
ŞAİR  TOPLUMUN SORUNLARINA DUYARSIZ KALAMAZ

Vatan, millet, devlet, sevinçler, acılar, ölüm, ayrılıklar, endişe ve sıkıntı üzerine yazılan şiirler yaşamın bizzat kendisi olduğu gibi aynı zamanda bir sanattır. Bu sanatı icra eden şairlerimiz dünyaya bakış açısını, umudunu, hayallerini de şiirlerine yansıtır. 

Elbette bu duyarlılık, şairin kendisine has sesiyle verilecektir. YÜREĞİNDE O SESİ DUYAMAYANLARIN o sesi verebilmesi ve mesajını duyurabilmesi mümkün değildir.

Şairler yaşadığı dönemdeki olayları dile getirip şiire aktardıklarında yazın hayatına sosyolojik belge niteliğinde eser de bırakmış olurlar.

ŞAİR TOPLUMUN VİCDANIDIR.

Şair toplumun vicdanıdır. Sorgulayan, eleştiren bir tavrı olmalıdır. İnsanın ruhuna, benliğine ayna tutmalıdır. Şair şiir yazma eylemini sürekli kılan kişidir. Şiiri hayatının merkezine oturtur. Hayata şiirin gözlüğünden bakar  ve kelimelerin arkasını görür. 

Şairin kendisiyle, diğerleriyle, çevresiyle,  dünyayla derdi, sorunu  vardır. O hep, sorgular, düşünür, kaygılı ve endişelidir. 

RAHATSIZ İNSANDIR ŞAİR

Rahatsız insandır şair. Yaşamdan, onun neşesinden, hüznünden beslenir. Sözcüklerle içini döker, algısını, düşüncesini, gözlemlerini, hissiyatını anlatır ahenkle. Bunu en iyi şekilde yapabilmek için de emek verir, çalışır, okur, araştırır, düşünür. Biriktirdiklerini harmanlar ve yeni eserlere dönüştürür. 

Şair duyguyu okura hissettirmeye çalışır.
Milli marşımız İSTİKLÂL MARŞI, şair ile toplum arasındaki ilişkiyi en iyi özetleyen bir eserdir.

Bu en iyi şekilde anlatan  şairimiz Mehmet Akif Ersoy’dur. Mehmet Âkif’in yazdığı bu eser tüm milletimizi yürekten duygulandırmaya devam etmektedir.


MADDELER HALİNDE ÖZETLEYECEK OLURSAK:

• Şair ve yazar toplumun sorunlarına kayıtsız kalamaz.
• Bu nedenle edebiyat toplumun ifadesi olduğu gibi şair de toplumun aynasıdır.
• Toplumdan uzaklaşmış bir edebiyatın ve dolayısıyla şairin varlığı mümkün değildir.
• Toplumdan uzaklaşmış bir  şairin ve yazarın okunurluğu azalacaktır.
•  Aynı zamanda toplumun sorunlarını dile getiren şairin toplum üzerinde bir etkisi söz konusudur.
• Şairlerin görevi sadece düşüncelerini paylaşmak değil aynı zamanda halkın aynası da olabilmektir.
• Şair, vakurdur, omurga sahibidir; adına, sanına gölge düşürebilecek eğriliklerden uzak durur, yolunu düz, yürüyüşünü dik tutar.
• Şairin tüm sezgileri, tüm algılayışları, tüm bakışı şaircedir. 

Gerçek şairlerin amacı, çok sayıda şiir yazmak değil, hafızalarda yer edebilecek birkaç şiir yazmaktır. Onlar kendilerini tanımlarken ben şairim demez. Çağdaşları ve gelecek kuşaklar verir onlara o payeyi eserleri doğrultusunda. İyi bir şair aynı zamanda iyi bir okuyucu, iyi bir araştırmacıdır. Eserlerinde bu birikimin izlerine rastlamak hiç de zor değildir.

Son olarak da şunu belirtmek istiyorum; Her ne yapıyorsak, en iyisini yapabilmek için, okumalı, anlamalı, gözlemlemeli, dinlemeli, çalışmalı, emek vermeli ve en önemlisi düşünmeliyiz. Konfüçyüs’ün dediği gibi; Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak tehlikelidir.” 

( Şair Toplumun Vicdanıdır başlıklı yazı Türkmenoğlu tarafından 11.02.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.