Hüzün

HÜZÜN



Dumanlanmış dağ gibi efkâr bürünmüş başım,
Ufkum kararmış sanki yollarım yerle yeksân,
İçime kan akıyor, gözden dökülmez yaşım,
Mâzî silindi gitti, hâtıralarım noksân.


Canlanıyor gözümde  köyümün her sokağı,
Çocukluğum içinde neşe ile koşuyor,
Gökten gelen kararla kan boyanmış şakağı,
Her lâhzâda hicrânım yağmur gibi coşuyor.


Dağlara hüzün düştü şehrimi tutamadı,
Virâneye dönüştü, yüreğe sızı indi,
Her şeyi sindirdi de imânı yutamadı,
Vesveseli şeytanın şevk çığlıkları dindi.


Hamd etmek yakışırdı hikmet yüklü dillere,
Elleri göğe açıp alnı yere yasladık,
Geçmişi yaprak edip azık verdik yellere,
Ahvâlimiz bu iken bir de kibir tasladık.


Gözümüzün önünde dağlar yere serildi,
Ardında yatan aslı ihlâsla göremedik,
Çoğu imân çiçeği isyan ile derildi,
Gaflete aşılmayan duvarlar öremedik.


Uyan ey insanoğlu, hikmete gözünü aç!
Bir lâhzâ âcizlikle canı teslim edersin,
İrfâna durmadan koş câhillikten hemen kaç,
Ancak bu çizgi ile Hakk yolunda gidersin.
( Hüzün başlıklı yazı KelâmsızŞair tarafından 4.04.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.