Neden peki? Başka derdiniz yok mu sizin?
Haa anladım. Aruz yazınca daha bir havalı olacağınıza inanıyorsunuz.
Efendim, önce bir konu belirleyin. Ama öyle sıradan, banal, Lö Püf, olmasın konunuz. Bayağı çarpıcı, vurucu, delici, tam anlamıyla imha edici olsun. Okuyanı, hatta okumaya niyetlenenleri bile toptan imha etsin.
Mesela : ‘’Kurbağalardan Ayrılığın Beyanı’’ olabilir ama siz kalkar da ‘’ Kurbağalardan Ayrılığın Beyanı’’ diye başlık atarsanız büyük bir hata yapmış olursunuz zira aruz şiiri Osmanlıca ( Eski Türkçe ) yazılır. O halde başlığı Osmanlıca yapıyoruz.
Gayet basit. Başlığımız: ‘’Derbeyân-ı Firak-ı Vırak ‘’ Oluyor.
Sonra yanımıza Coşkun Göğen ve Nuri Alço gibi emektar abilerimizi alıyoruz.
Daha yazıyı okumadan bu abilerin fotoğraflarının bu yazıda ne işi olduğunu mu düşünüyordunuz? Hemen açıklayayım.
Bunlar malum Türkiye’nin en meşhur tecavücüleridir. Biz de Osmanlıca’ya tecavüz edeceğimiz için bu abilerimize çok acil ihtiyacımız olacak.
Abilerimizi yanımıza aldık mı? Ya ille onlar olması şart değil. Her türlü şiire tecavüz edenler de aynı işi görür.
Sonra gazoz ya da bir başka madde kullanmadan direkt tecavüze başlıyoruz .
Nasıl mı? Aynen aşağıdaki gibi.
FASL-I DER BEYÂN-I FİRÂK-I VIRAK
İhtiva-yı muhtevanla beni dilhûn eyledin
Seyr-ü sefain eyle de beni Konya’ya bırak
YANİ: İçeriğin kapsamıyla benim içimi kan eyledin/ Gemi seferi düzenle de beni Konya’da bırak
Ben ki seng-i dîdarının bende-i kölesiyim.
Necasetten taharet et şems-i gülzar ile bak.
YANİ: Ben ki gözlerindeki taşın kölesinin kölesiyim / kıçındaki kakayı ve elbisene bulaşmış çişi temizle ve gül bahçesinin güneşi ile bak.
Meydan-ı Lahm-ı Ganemde küheylan etme fürûş.
Taam-ı padişahidir Liva-yı Afyon’da kabak.
YANİ:Et Meydanında at satma / Afyon ilindeki kabak, padişah yiyeceğidir
Bu maşuk-u dümbelek çün setr-ü avret eyleme
Cûş olsun âteş-i nâlan, mevt-ü hüsn olsun âfak.
YANİ: Bu darbukaya benzeyen sevgilin için avret yerlerini örtme / Ağlayan ateş coşsun, ufuklar güzel ölüm olsun
Hezarpâre eylesen de enf-i lerzânımı sen
Bî hikmet-i fülfül ile dest-i yevm-i tabak tabak
YANİ: Ağlayan burnumu bin parça etsen de / Kara biberin hikmetiyle günün eli tabak tabak ( Şiirin en hunhar tecavüz sahnesi nah burası işte )
Bâdehu timar eylersin merkeb-i esvedini
Gahi rahvan, gahi tırıs, gahi dört nal koşarak.
YANİ: Sonra siyah eşeğni timar edersin / Bazen rahvan,bazen tırıs, bazen dört nal koşarak.
Raşe-i giryanın ile felekler lebriz olur
Bu nasıl bir tefehhümdür bîsûd etme beni nahak
YANİ: Titreyen göz yaşların ile felekler ağzına kadar dolar / Bu nasıl bir önsezidir , beni haksız yere ümitsiz etme.
Lezzet-i teşaşür ile reha bulsun cism-ü can
Bir buseyle hâben nakıs gonca fem vü elma yanak
YANİ: İşemenin lezzetiyle canımız ve ruhumuz rahata ersin / Bir buseyle uykusuz gonca dudak ve elma yanak. ( İkinci hunharca tecavüz de burada )
Sami meded helak olduk bu gazel-i handanla
Vuslat-ı hemmam eyledi hem baldız hem bacanak.
YANİ: Sami ! Oğlum yeter daaa. Ulan helak olduk bu şen şakrak gazelle/ Hem baldız hem de bacanak hamama vasıl oldular ( kavuştular )
Aruzla yazılmış olan(!) bu şiirin kalıbı... Asla inanmayacaksınız ama ilk mısraya göre, yani ‘’ İhtiva-yı muhtevanla beni dilhûn eyledin’’ mısraına göre Aruz ölçüsünün Fâ'ilâtün / fâ'ilâtün / fâ'ilâtün / fâ'ilün kalıbıyla yazılmış olup sondan bir önceki mısraı yani
‘’Sami meded helak olduk bu gazel-i handanla’’ mısraı
Mefâ'ilün / mefâ'ilün / mefâ'ilün / mefâ'ilün kalıbıyla yazılmıştır.
Vallahi billahi ben şu linkteki Aruz ve Hece Ölçüsü Programının yalancısıyım.
Şiirin beyitlerini o sitede denedim. Yazdığım hece şiirinin hem ‘’ Fâ'ilâtün / fâ'ilâtün / fâ'ilâtün / fâ'ilün ‘’ kalıbıyla, hem de Mefâ'ilün / mefâ'ilün / mefâ'ilün / mefâ'ilün kalıbıyla yazıldığını söyledi bana.
Yahya Kemal Beyatlı’nın tek hece şiiri olan ‘’Ok ‘’ şiirini denedim, aynı site bana Yahya Kemal’in tek hece şiiri olan Ok şiirinin Aruz kalıbını da verdi. Bakın o kalıp neymiş?
Yavuz Sultan Selim Han’ın önünde
Mefâ'îlün / mefâ'îlün / fe'ûlün
Ok atan ihtiyar Bektas Subaşi,
Fe'ilâtün / mefâ'ilün / fe'ilün
Bu yüksek tepeye dikti bu taşı
Fe'ilâtün / fe'ilâtün / fe'ilün
O Gazi Hünkarın Mutlu gününde
Mefâ'îlün / mefâ'îlün / fe'ûlün
Seç beğen al, hangisi hoşuna gittiyse.
Herhangi bir şiir yazın hatta türkü de olabilir size anında aruz vezninin hangi kalıbıyla yazıldığını söylüyor.
Entarisi dım dım yar
Fâ'ilâtün / fâ'ilâtün
Gelir diye umdum yar
Mefâ'îlün / mefâ'îlün
Yatsıya kadar bekledim
Müfteilâtün / müfteilâtün
Gözlerimi yumdum yar
Mef'ûlü / mefâ'îlün / fe'ûlün
Dım dım dım da dım dım yar
Mef'ûlü / mefâ'îlün / fe'ûlün
Vıy vıy vıy da vı vıy yar
Mef'ûlü / mefâ'îlün / fe'ûlün
Bu kıyağımı unutmayın. Her yerde bulamazsınız bu bilgileri,,,
O değil de şimdi bu yazıya da ‘’ Çok güzel bir şiir olmuş, yüreğine sağlık hocam ‘’ diye yorum yapan olur mu acaba?
İnşallah olmaz. Ama emin olamıyorum.
(
Aruz Mu Yazmak İstiyorsunuz? başlıklı yazı
Sami Biber tarafından
2.08.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.