Kaburgasından sıyrılır bu geceler
Çöktükçe çöker bir yığıntı gibi
Mesnetsiz...
Bir ateşböceği gibi yıldızlar
Ellerimde
Mutemadiyen
Münferit durumlarımın tek yolcusu
Kovalambaç mı yakalambaç mı
Kaybolmuş bir sevi
Oynaşması bu
en acı tarafından durumun
Anevrizma ışıklarıyla
Baht aydınlarılır
Düğüm çözülür
Sambada rumba hayallere üflenilir
Gecelere kaybolup saklananlara
Kuytu köşelerde salya sümük olanlara ve
Aklını peynir ekmekle bozanlara
Üç Kulhü Bir Elham
İtinayla okunur...
Çünkü bu noktada Nas'a gerek yok
Ama Aklım bana işlemiyor
Şahdamarlarımdan
Muson yağmurlarıma çatlıyorum
Fasıla mı yarılan gök
Ara sıcağa gerek yok
Gelmesin Ay, ama
Güneşe direk geçmek se
Bu elbette fazla!
Tırnaklarımın ucunda
Işıklanır kayıp gider heran
Bir ateşböceği
Zaten tam zamanı
Siması az önce kaybolan
gençlikten,
Hemen ardın sıra gelen erklikten
Uzanıp yok olan tükenmişlikten
Yenileyin tabağımı lütfen...
Ölüme yakın bir kelebek geçti
Hızlıca dalıyorum varlığına
-İstemeden çoğalanda yok
İstemeden azalanda-
Bir hayalin
En son damlasından olsa gerek
İlluminati
Ya da bahar kimin eseriyse
Bi çiçekler açıveriyor
yalnızlığın zamahıyla
Çocuk gamzelerimin kuytusunda
Satın alınır en ucuzundan
Alırım alırım, ben de isterim
Ben de ucuzdan nasibimi
Satır aralarında soluk alabilsem
Geceleri aydınlatacağım.
Kabaran karnımın baharlarında
Azalıyorum
Ellerim kaldırım izlerinde
Eskimeyen bir ruhun
Günahının başlangıcını yokluyor
Direnip yoluna
Yakın suların önünden, engelliyorum
Al al al beni
İç kana kana
Ya da sürün eline yüzüne
Önümde değil,
Ardımda seçimlerim
Ne olur
Kurtulmak istiyorum
Herkes yolunu alıyor bu gecelere
Acınarak dinlemeyi bilirsen
Ruhlar, ruhlar eşliğinde
Kaburgasından sıyrılmış
Bir löp
Öbek öbek karnındayım baharın
Uzaklığı yok ki kafamın içinde
Bı evren
Evrende bir de ben
Açıldıkça
Üfleye bilirim varlığına...
Ellerini boğaza dayamış sıkılgan
Suretinle;
-Kızkulesi'nin ışıklarını söndürün
Galata'dan süzülün ya da,
Batıyor ciğerime-
der gibisin değil mi?
seni çözüyorum
Haylazca getirmiyor bir fayton nallarını,
Adarken paslı çivilerine
Hüznünü
Bi geceleri aydınlatamıyorsun
ses oluyorsun dört nala kaçarken
Yalnızlığın kuytu
Arnavur kaldırımlarında yankılı bir nara eksik
Sadece ne yapıyorsun?
Nalbanta ihtiyacın var
Usulca geçer mi bu zaman
Kendince....
Kaburgasından sıyrılmış bir sevda
Mezar bulamamış
Bir sen değilsin!
Giyinip hangi bahar
Ayaz kışlarını unutabilir
At gözlüğüyle...
-Çevrenin kalabalığından değil,
Kendi kaybolmuşluğumdan kayboluyorum-
İçsel bi çekingenlik benimki çocukluktan kalan
Sadelik dediğim kaçış, kendimliğim,
Sadece bu...
Senin ki gibi değil!
Üç Kulhü bir Elham sana
Bir Muhlis Nas lazım bana...
Tcpassenger_ierdogan
(
Muhlis Bir Nas Lazım Bana başlıklı yazı
Tcpassenger tarafından
8.08.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.