Hoşgörü tatilde, sevgi firarda
İnsanoğlu sağır, kör anneciğim
Bir çıkmaz yoldayız, cemiyet darda
Kahırla yaşamak zor anneciğim
Sinem alev ateş yanıyor şimdi
Yüreğim hicranda, kanıyor şimdi
Seni cümle âlem tanıyor şimdi
Hasret yüreğimde kor anneciğim
Her gece yarısı düşüme düştün
Bir burak misali peşime düştün
Erittin karımı kışıma düştün
Bu rüyayı hayra yor anneciğim
Benimle ağladı mehtap bu gece
Boğazımda düğümlendi her hece
Ağladım, gözyaşı döktüm günlerce
Ruhun ahvalini sor anneciğim
Buz tutmuş hissiyat, sanki zemheri
Karanlığa boğmuş hüznün her yeri
Hicrandır nihayet kulun kaderi
Tuvalimdeki renk mor anneciğim
Bülbül çilelerde, gonca gül nazda
Hayalim tarumar, kalbim niyazda
Buz tutmuş hatıran gece ayazda
Bu çıkmaz hâlimi gör anneciğim
Suretim gülse de yanıyor özüm
Sensiz, hakikati görmüyor gözüm
Gönül teli kırık, çalmıyor sazım
Perdeli gözlere fer anneciğim
Her şafak vaktinde seni özlerim
Ufkun ötesine dalar gözlerim
Çaresiz kalmışım, tutmaz dizlerim
Mübarek elini ver anneciğim
Rahmet yağmurları bize de yağar
Gün gelir ufuktan bir bedir doğar
Işık huzmeleri zulmeti boğar
Karanlığıma nur ser anneciğim
Bahçemdeki güller boynunu bükmüş
Kökleri kurumuş, yaprağın dökmüş
Gönül coğrafyama karanlık çökmüş
Yetim güllerimi der anneciğim
Mecnun Leyla’sına, çöllere küstü
Umutlar, umuttan umudu kesti
Serzeniş nafile, kırıldı testi
Dört yanımız isyan şer anneciğim
Mavera çağırır her gece beni
Bir sıtma nöbeti sarar bedeni
Aslında terk eder kalan, gideni
Sensiz dünya bana dar anneciğim
Gözlerim mâziye, hayale dalmış
Ruhu yedilere, kırklara salmış
Senden bize bir çift hatıra kalmış
Yüreğimde üşür kar anneciğim
Ninniler söyleyin, geceye inat
Şefkat hislerini içimize at
Hayatlara pusu kurmasın hayat
Dünya dünya değil, nar anneciğim
Bırakma elimi, tut düşüyorum
Buna hayat dersen eh yaşıyorum
Temmuz sıcağında çok üşüyorum
Sıcak kollarını sar anneciğim
Didarın ruhumu süslüyor her an
Duanla yeşerir bu bedende can
Vuslat derken beni sarar heyecan
Senden gayri var mı yâr anneciğim?
(08 Mayıs 2005 Pazar-Anneler Günü)
M.NİHAT MALKOÇ