......

Somali’deki kıtlık ve açlık malum...Bugünlerde en çok konuşulan konulardan biri.Önce rakamlara bir bakalım;

 2008 yılı tahminlerine göre ülkenin nüfusu 8.110.000 civarında,

 Nüfüsun %60’ı ölüm tehlikesi içinde,

Her gün ortalama 250 çocuk açlıktan ölüyor,

Tarıma elverişli topraklarından dolayı Afrika’nın 3. büyük tarım potansiyeline sahip;  bu toprakların ancak %12’sini işleyebiliyor.

Ülkede 2009 yılı itibariyle 267 okul, 6 üniversite ve 74 hastahane var.

Kıt’ada ; doğal zenginliklere sahip olma açısından %9 ile Cezayir’den sonra 2. sırada,

1940’lı yıllardan 1960’a kadar Afrika’nın en büyük, dünyanın ise 7. Büyük tarım ülkesiydi.

Halkın %17’si okuma yazma biliyor  ve üniversite mezunu oranı %6...

 

 Bu bilgilere bakınca ilk olarak göze çarpmıyor olsa da garip bir çelişki ortaya çıkıyor;

-1960’lara kadar Afrika’nın en iyi tarım ekonomisine sahip olan ve doğal zenginlikler açısından Afrika’da 2. olan bir ülke nasıl olur da bugün açlıktan ölüyor?

 1942 yılında Somali IMF’nin baskılarıyla büyük miktarda borç aldı.İlk başlarda ülkede durum çok iyi gidiyordu; bir yandan onlarca sanayi tesisi açılırken, diğer yandan tarım ülke içinde gittikçe değer kazanıyor ve toprakların çoğu yerli halk tarafından işletiliyordu.1957 yılına gelindiğinde, 15 yılda %26 faizlenen borç yüzünden iç karışıklıklar ve ayaklanmalar çıkmaya başladı.Ülke 3 ay gibi kısa bir sürede bölündü.Resmi kayıtlara göre 1,2 milyon insan 57-60 yılları arasında çatışma, açlık ve hastalıktan öldü.Bu konuda 2008 yılına ait eski ABD Başkanı George W. Bush’un 12 Ocak tarihli bir konuşması vardır;

Afrika çöl gibi görünmesine rağmen dünyanın en kıymetli zenginliklerini elinde tutmaktadır.Bu yüzden de Somali ve Sudan örneğinde olduğu gibi; Afrika ülkelerinin hemen hepsi, özellikle de Kuzey, Orta ve Güney Afrika baskı altında tutulmalıdır...

Dönemin CIA ve MOSSAD kaynaklarına ve istihbaratlarına baktığımızda ABD ve İngiltere’den 1953-66 yılları arasında çok büyük bir fonun dolaylı yollarla parçalanarak Somali’ye gönderildiğini görürüz...Bu fon bazı şirket ve kurum adları altında Afrika’yı silahlandırmak ve isyan başlatmak için taşınmış ve kullanılmıştır...1984 yılında ulusal bir ABD televizyonunda eski bir şirketin yöneticisi bu fon hakkında şöyle konuşmuştu;

Bu fon 26 ayrı şirket tarafından ki çoğu yasal olmayan bu şirketler tarafından Afrika’ya gönderildi.Paranın girişte gözüken amacı yardım yapmaktı.Ancak para dolaylı yollarla şirketler bünyesinden birey fonuna dönüştürüldü; bunun amacı da toplu bir paranın ya da şirketin şüphe uyandırabilecek olmasıydı.Fon böylece birçok elden geçerek bölünmüş ve izi kaybedilmiş oluyordu.Yakalanma durumunda bireyler ya da küçük topluluklar suçlu bulunacaktı.Böylece fon yerel örgütlere ve teröristlere ulaştı.En fazla 6 ay içinde ülkelerin iktidarları düştü, ülkelere kaos ve terör damgasını vurdu.Diğer yandan bu 26 şirket verdikleri ‘yardımsever’ borçlar karşılığında, bu kaos dönemi içinde doğal ve yer altı zenginliklerin işletme haklarını aldılar.Daha sonra da özel mülkiyete geçirip, geri alınamaz duruma getirdiler.Geriye işletme hakkı alınmış maden yatakları ve diğer yer altı zenginlikleri bırakarak, bu 26 şirketin 20’si geri döndü ki ‘bu 20 şirket yasal olmayan, uydurma şirketlerdi.’Böylece hem paranın akışı yasal ve garantilenmiş oldu, hem de doğal kaynakların kullanım hakkı bu şirketlerin eline geçmiş oldu...”

....................
(Devam edecektir...)


Murat AKTAŞ

 

( Somali Üzerine Uzun Bir Yazı Dizisi -1- başlıklı yazı Murat Aktaş tarafından 19.09.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu