Merhaba sevda ikliminin yılmaz aşıkları. Merhaba, Yaradanı da, Yaradılanı da sevgi atmosferine yerleştiren güzel dinimin sevda yolcuları... Merhaba, Yunus'tan aldığı sevgiyi Mevlana'yla taçlandıran necib milletin torunları...

            Bayram tadında bir merhaba diyelim istedik, bayrama iki gün kala gönül hanenize sevgiyle, muhabbetle misafir olalım istedik...

                                   Yağsada dünyamıza kin yüklü şahaplar

Sevgi ile ördüğümüz atmosferimiz var

Sarsada ruhumuzu hüzün dolu bulutlar

Dostluk güneşimiz yine umutla parlar

 

Sevgi, dostluk melteminin aşısı olan sevgi. Çölleri yeşerten, ağaçları çiçeklendiren sevgi.

            Yunus'a o yüce ilhamla;

                                    Ben yürürüm yâne yâne

                                   Aşk boyadı beni kâne

                                    Ne ‘akilem ne divâne

                                    Gel gör beni aşk neyledi

 

Dedirten, Mevlana'yı aşkından döndüren, Ferhat’a dağlar deldiren, Kays’ı Mecnûn edip çöllere düşüren sevgi.

Edebiyatımızda bu konuda birçok eserler verilmiş, şiir ağacımızın yeşermesinde sevgi büyük rol oynamıştır. Şiirlerde sevgiliye bazen bir özlem vardır;

 

                                    Gitdin amma ki kodun hasretle cânı bile

                                    İstemem sensiz olan sohbet-i yâranı bile

 

diyen şair, eski şiirin rüzgarında sevgi meltemiyle ruhumuzu serinletirken, özlemle de ruhumuza güzellikler katmaktadırlar. Yeni şiirin çağdaş ozanları da sevgiliye özlemi şiirlerinde hissettirmektedirler;

 

                                    Hasret nedir? Yarına sor, düne sor

                                    İnanmazsan, dönder, aktar gene sor

                                    Sensiz geçen geceleri bana sor

                                    Saatlerim yıl olmadan tükenmez

 

Şiirdeki özlemde şair için tıpkı bir bal arısıyla çiçeğin özlemi gibidir. Nasıl bal arısı bir kış çiçeği özler ve baharın gelmesiyle ona koşar ve akabinde bal denen mucize vukû bulursa, şair içinde sevgiliye özlem yapılacak bal için gerekli olan çiçektir. Şair çiçekten polenlerini iyi almalı ki şiir deryasına o güzel mısralardan oluşan damlaları akıtabilsin...

Özlem, sevginin vazgeçilmez unsurlarından biridir. Özlemle birlikte umutta hiç eksilmez şiirimizden, şairimizin gönlünden;

 

                                    Bir gün baksam ki gelmişsin

                                    Bir güvercin gibi yorgun uzaklardan yâr

                                    Gözlerinde bir bitmez, bir tükenmez güzellik

                                    Saçlarında ilkbahar...

 

Tanpınar, güzel şiir için; “Güzel şiir, duygularımızın bize hâkim olduğu anlarda yazılanların değil, bizim duygularımıza hâkim olduğumuz anlarda yazılanlardır” diyor. Her ne kadar doğruda olsa, iş sevgi olunca, duygulara hâkim olduğumuz anlar diye bir şey söz konusu olamıyor. Sevgi kuşu kalpte yer edince, mantıkla hareketten ziyade duygularla hareket etmek en tabii hal oluyor. Şiirlerimize de baktığımızda bunun böyle olduğunu, mantığın bertaraf edildiğini görüyoruz.

Hayvani ilişkilerin aşk diye terennüm edildiği bu devirde, sevginin de artık masallarda anlatılan hoşa giden birkaç söz dizesi haline geldiğini teessürle beyan etmemiz gerekmektedir. Bu bağlamda;

                                                                                             

Bir korulukta tanışmış annemle babam

                                    İçlerinde bir fırtına kopmuş,

                                    Hayvani hislerle

Birbirlerine sarılmışlar

Dikenler kıçlarına bata bata

Birbirlerinin olmuşlar.

sözlerini şiir diye okumakta ve bundan edebiyat namına büyük hicâb duymaktayız.

Günümüzde bazı şairlerde her ne kadar;

                                    Ne hasta bekler sabahı

                                    Ne taze ölüyü mezar

                                    Ne de şeytan bir günahı

                                    Seni beklediğim kadar

diyorlarsa da, biz yinede şu sözleri hatırlatmadan sözlerimize son noktayı koyamayacağız;

 

                                    Ne şair yaş döker, ne âşık ağlar

                                    Tarihe karıştı eski sevdalar

 

Sevgi tadında bir ömür dileğiyle iyi bayramlar diliyorum.

( Sevgi İçin Birkaç Söz başlıklı yazı SELÇUK UĞUR tarafından 3.11.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu