Eyer vurdum zamana, aldı beni terkine
Bir solukta ulaştık yılların ötesine... Gençlik geride kalmış, varamadım farkına
Yaşıyorum perişan...eh işte öylesine...
Geldiğim bu ellerde herşey bana yabancı
Gördüğüm aynalarda kendimi arıyorum...
Sen de bakma yüzüme acıyarak be hancı
Geri dönüşler nerden? Göster, yalvarıyorum...
Belli ki hata olmuş; baharda inecektim
Beklediğim ne kıştı, ne de bu soğuk ayaz...
Gençlikle tanışacak, gülüp sevinecektim
Neden her yerde kar var? Neden saçlarım beyaz?
Neden beşiğim uzak, tabut bana çok yakın
Nerede misketlerim? Sapanımı kim aldı?
Nasıl düştüm ansızın, kıskacına firâkın?
Gâm ile doldu gönlüm, topaç elimde kaldı...
Yollarım sarpa sarmaz, güneşim hiç solmazdı
Meğer yokuş gizlenmiş hayatın düzlerinde...
Belki, gerçeği kabul bu kadar zor olmazdı
Bir daha yatabilsem annemin dizlerinde...
Bakma öyle
bîçare, bir çare bul be hancı
Son ver bu kâbusuma, uyandır sarsa sarsa...
Filmi başa saralım, dinsin içimde sancı
İnan ki vereceğim istediğin ne varsa...
Eyvah ile keşkeyi kullanmam sanıyordum
Son günün son akşamı, son sözlerimmiş demek...
Azrail´in adını gülerek anıyordum
Oysa gülmek bir yana, zor şimdi gülümsemek...
( Gençliğim Eyvah... başlıklı yazı Mecit Aktürk tarafından 20.12.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.