Anlamsızlığı sırdaş
bildim, sırnaşık yalnızlığın
Kırık kanatlarında
kaybolmuşluğumun cüz-i iradesi
İken tek sanık.
Hüda eyledi nazarında
kimliksiz beyanatımda saklı
Bir gizemi, ikrardan
saydığım gönülsüz imgelerin
Çalıntı mizaçlarına
yığdığım günü birlik kelamları.
Çaldığım bir gölgeydi
ve kandığım bir yalan;
Sus pus edimlerin
heybetli sakıncalarına astığım
Sayısız dilek;
Yerli yersiz edindiğim
tek kareden ibaret
0 soluk izlek.
Andım ansız düşlerimi,
bir bir
Seğirttim devingen
gönlün gıyabında
Rest çektiğim onca ahkâma
gönül koyduğum,
Hani olur da gelirim
göze.
Sırça köşkümde edindim hüznü
en yakın sırdaş,
Gönüllü gönülsüz
tahayyül ettiğim her bir imgeyi
Ve resmettiğim, boydan
boya serildiğim
Gök kubbenin nezdinde
kanat çırptım bilinmeze.
Kolay mı yürek yarası,
anlık bir gölgede kaybolan
Güneşi görmezden gelen
karanlık nasıl da payidar,
Issızlığın tam da
ortasında,
Pejmürde bir dökümü
kırpık yıldız tozlarının
Üstüme başıma bulanmış
bir kez gafletin hezimeti,
Söz kırımı esareti
hüzne delalet yankısı seherin,
Ümmeti kayıp bir şehrin
dokunaklı ezgisi;
Tahayyülü en derin
sancı o kaybolmuşluğun:
Yerli yersiz insan
izlekleri,
Bir dokunuşuna
meylettiğim düş bezgini iksirim,
Sağaltırcasına kanayan
yaramı,
Görünmez bir cemalin
kim bilir hangi seyrindeyim.
Dokunulmazlığım
müstahak yoksunluğun kisvesi iken
Üstüme başıma bulaşmış
Ve fazlasıyla kırgın
bir hikâyenin fanisiyim.
Bir köşede saklıyım
oysa:
İster mabet de ister
mezar:
Tüm gönülsüzlüğü iken
riayet ettiğim
Dokunuşuna safran
sarısı kimsesizliğim.
Biçilmiş kaftan
ezeldir,
Söz mü kalır geride
söylenmemiş
Bilsem de beyhudedir o
serzeniş.
Aşksız kanatları ölgün
günlerin,
Kırık mizaçları belki
de külfet bildiğim tezahürü
O yalıtılmış gölgelerde
bilerken ruhumu boydan boya.
Hadi bakalım, düş
yollara gönül:
Hani olur da erirsin
hidayete,
Kambersiz düğün olur mu
söyle:
Patavatsız hüzün
yürekte çöreklenmiş ezelden,
Bir yanım hepten enkaz.
Söz birliği etmekse
kaderle,
Hangi bir tesellide
saklıdır kim bilir bu dermansızlık.
Münafık düş bekçileri
kaptı salkım saçak niyazlarımı
Sığamazken kalıbıma:
Esrikli aklımın kim
bilir hangi peyzajında,
Solup gitmiş bir
hayaldi de,
Peşine düştüğüm
nüktedan bir gıybetin asılsız
Ve boyutsuz yalanı
kadar baştan çıkarıcı,
Yine de inanıp
kahrolduğum gölgesi kayıp bir varlığın
Hikmet bildiğim sağdıcı
kadar sakıncalı hoyrat
Ve titrek bir ışıktan
ibaret gün sancısı.