1
Bir dalgada
gel-gitlerin hezeyanı saklı
Bir de dünde,
An’dan kopuk rahleye
gizlenmişliği surelerin.
Kapıp koyuverdiğim
haznemde kayıp bir terennüm
Saf tutmakta:
Dünde asılı onca kelam,
Yarınlarıma merhem işte
Beyhude olduğunu bilsem
de
Adından kilometrelerce
uzak ıssızlığın da yükü
O kaybolmuşluğum:
Hani nifak sokanların
kerameti
Biraz da yol yordam
bilmezliğimin ürkünç kıskacı,
Yine düşkün bir şiirin
ayaklarında
Kursağımda takılı bir
imge tadında
Ölünmezliğin saf
tuttuğu hangi hezimetse
Darmaduman bir yörünge
Çığlıklarımın
sessizliğe gafleti.
Duyulmazlığın seyrinde,
Vazgeçemediklerimin şeceresinde
Beyit beyit taarruza
geçen,
Ilık ılık nameler
buyuran sefil bir dize
Kadersiz şiirlerin
kedere,
Yönsüz girdapların da
zelzele gücünde yetinmezliği.
Bir ezeli bir de ebedi;
Sağdan sola dizdiğim
kibritlerle
Yazdığım isminde
Yaktığım ateşte buyur
ettiğim gizemi de
Tehir eden bir surede
saklısın her daim.
Sis perdesinin
trenlerinden geçen,
Sancılı durakların da
kafiye bildiği bir teselli;
Edindiğimdense elimden
kaçan küçük bir cüsse yine
Sığındığım ama içime
sığdıramadığım
Korkunç bir hezimet
Varlığın şifresinde
kopup koyuverdiğim illet
Bir simge Şubat’ın
tutsaklığı.
Yine bir yürek mesafesi
İhbar edilesi aşkların
coğrafyası belki de
Hiçliğin tokadı onca
dirayeti saklı
Biraz da aklı evvel bir
özne
Kayıp yüklemlerin
peşinde gizlice
Fani aşkların da mezarı
dillendiremediklerim.
Sakıncalarından doğan,
Sonrasızlığından kayan
bir badire
Adsız adamların satılık
aşkları,
Yüzü olmayan beyanların
da son sürat hicvi
Bir edimde bir mevkide
bir de makberde
Gizlenmişliğin bedeli.
Çengel bulmaca misali
tedirgin sayısız kelime
Nereye konuşlu
olmasının uzağında
Dünleri de eklerken
zincire
Adını çağırdığım sen,
çocukluğum;
Fısıltısını duyduğum
sen, yüreğim
Ve söyleyemediğim bir
gizemde kopan tufan,
Bilinmezliğin de
peşrevi
Şu yitip giden yiğit
tecelli.
Temsili misal, bir de
yorgunluğun coğrafyasında
Sere serpe gönüllü bir
rütbe iken
Aşk denen menkıbede
Derinlerin özlemini hala
dökmemişsen
Yazılmamış cenin şiirlere.