Türkiye referandum sürecine yıldırım hızı ile girdi girmesine de öyle acayiplikler, öyle gariplikler oluyor ki güzel yurdum Türkiye'de bunlara şaşmamak ve de gözlerimizin fal taşı gibi açılmamasına imkan ve ihtimal yok. Sayın Başbakanımız bir şehre seçim konuşması için gitmiş bir yerde temel atmış, sonrada oradan Karadeniz'in güzide şehir Gümüşhane'ye geçmiş. Başbakanın Gümüşhaneli hemşehrileri atlar ile karşılamışlar Sayın Başbakanı... Tabi ağzı kulaklarında Sayın Başbakanın... Bir de pankart açmışlar. Pankartta yazanları görünce hayrete düştüm. Bu devir de bu kafa, bu akıllar, anlamak zor gerçekten. Yazı aynen şöyle ''Sayın Başbakanım İzin Verin Atlarımızı Hollanda'ya Sürelim.'' Böyle bir sloganı görünce, güler misin, ağlar mısın? Yoksa ikisini beraber mi yaparsın?



Birinci ve İkinci Viyana Kuşatmalarının üstünden asırlar geçti. Avrupa devletleri ile çok uzun yıllardır savaşmıyoruz. Tamam Hollanda bir takım haksızlıklar yapmış olabilir, hem vatandaşlarımıza hem de milletvekili ve bakanlarımıza... Gerçekten bir Türk Vatandaşı olarak bunları kabul etmemize ve onaylamamıza imkan yok, ama tutup da, ''Hadi yürüyün yiğitler, vurun yiğitler Hollanda'ya sefere çıkıyoruz hem de atlarla.'' deseler, önce gülmekten yerlere yatarsınız, sonra da bunu söyleyenlerin acaba akıl sağlıkları yerinde mi diye sormadan edemezsiniz...



Adamlar Hollanda'ya atlar ile sefere çıkmak için başbakandan izin istiyor. Hadi tuttu Başbakanda izin verdi diyelim. ''Aslanlarım yiğitlerim, cengaverler gazanız mübarek olsun, Hollandayı yerle bir etmeden sakın geri gelmeyin, Hollanda Kalesine, burçlarına şanlı bayrağımızı dikin, onu da sonra, cep telefonu ile fotosunu çekip İnternet'e atın, bakalım face de kaç kişi beğenecek yiğitlerimmmm benimmm.'' Ya da Başbakan ''Önce bir Cumhurbaşkanına danışayım, sonrada zaten meclisin savaş kararı alması lazım. Sabah ola hayrola. Orduya da emir vereyim sefer hazırlıklarına başlasınlar.'' Şaka bir yana gerçekten bazı vatandaşlarımız tam bir psikiyatrik vaka, bana ister darılsınlar isterse kızsınlar.



Hayır sadece Hollanda değil ki bizim vatandaşlarımıza kötü davranan devlet. Avrupa'da herkesi karşımıza almışız. Almanya sanki farklı mı? Fransa sanki farklı mı?Belçika sanki farklı mı? Yunanistan farklı mı? O dost zannettiğimiz ABD ve Rusya bile hiç gizlemeden alenen PKK ve PYD'ye destek vermiyorlar mı? Lafta, söz de müttefik bunlar...



Neyse dur bakalım önce bir Hollanda seferini düzenleyelim, Amsterdam, Lahey kapılarına dayanalım da ondan sonra hepsine sırayla sefer düzenleyelim. Artık Amsterdamı ele geçirdik mi onları da bir güzel vergiye bağlarız. Onun adını da HKDEV e koyarız. Anladınız hemen o ince zekanız ile Hollanda Katma Değer Vergisi canım. Peşinden Almanya'ya, Fransa'ya, İtalya'ya, İspanya'ya seferlerimizde olacaktır mutlaka, tabi ki atlar ile canım. Siz tank ile top ile tüfekle mi sandınız yoksa? Niye benzin yakalım ki boşu boşuna? Petrol biz de çok pahalı zaten. Atlar ile çıktık mı, bir tek nal ve saman ihtiyacımız olacak, onu da geçtiğimiz Avrupa Devletlerinin topraklarından illa ki tedarik ederiz. Tabi canım parasını vererek, zorla, cebren ve hile ile değil kesinlikle...



Güzel yurdum insanının kafası mizaha çok yatkındır. Dünya çapında yazarlarımız, çizerlerimiz, mizah dergilerimiz vardır. O komik arkadaşlara da geçmişten kim ilham verdiyse artık, Nasrettin Hoca mı, Bekri Mustafa ile İncili Çavuş mu, yoksa Karadenizli hemşehrim Temel mi, bilemiyorum? Ama ellerine birer Avrupa Haritası vermek lazım ki yolları karıştırmasınlar. Neme lazım Hollanda'ya gidiyoruz diye, Romanya'ya giderler ya da Baltık Cumhuriyetleri Litvanya, Letonya, Estonya'ya varırlar da sefer uzar da uzar, iki ay da bitecek iken dört ay da biter. Diyeyim yani... Allah hepimizin yar ve yardımcısı olsun bu kafaların arasında. Aslan vatandaşlarım benim, bana hiç konu sıkıntısı çektirmiyorlar. Hepinize en derin sevgi ve saygılar...
 

( Tiz Hazır Olun Hollanda'ya Sefer Var başlıklı yazı AhmetZeytinci tarafından 18.03.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.