Beş saatlik Halep-Şam yolculuğunda güneşin ilk ışıklarıyla birlikte girdiğimiz Malula’da arabamıza aldığımız 9 yaşlarındaki Malula’lı gencin antik dil kategorisine giren ”Aramice” şarkısı ile uyandık. Oldukça farklı tonlama ile şarkısını tamamlayan gencimize arabamızdan bu özel solo resitale ödül gelmeden gecikmedi Araba ilerlerken Malula’lı çocuğun cebine elini atıp paranın miktarına bakışı Anadolu çocuğunu masumiyetini çocuk anlayışının dünyanın her yerinde değişmediğini hatırlattı.
Ma`lula, Humus-Şam arasında, Şam`a kırk dakika mesafede bir Hıristiyan kasabası. Eski çağlardan beri yerleşim merkezi. Malula giriş/geçiş demekmiş. Bir caminin de bulunduğu köyde az da olsa Müslüman Arapların yaşadığı bilinmekte. Köy kolay işlenebilen kayalık iki dağın arasında yer almakta. Anadolu’daki ilk Hıristiyanlık dönemi yerleşim yerlerinin (Kapadokya örneğinde olduğu gibi) özelliklerini taşımaktadır. Burası Hz.İsa (a.s)`ın dili Aramice konuşan tek mekan olarak biliniyor. Kuran`da adı geçen peygamberlerin buradan geçtiği, Hz.İsa ve annesi Hz.Meryem'in 16 yıl yaşadığı, Şam'a 56 km. mesafedeki Hıristiyan köyü Malula'da halen yoğun olarak Hıristiyanlar yaşamaktadır. 325 yılında yapılan Serge et Bacchus Kilisesi aktif olarak işlevini yürütmektedir. Hz. İsa'nın konuştuğu dil olarak bilinen ve bu gün tamamen unutulmanın sınırına gelmiş "Aramice" isimli antik bir dil bu beldede hala konuşulmaktadır.
Nasraniyet isminin isim babalığını yapan bu küçük şehrin sabahın ilk saatlerinde en büyük kilisesinde rahibelerin yaptığı sabah ayinini izledikten sonra, Anadolu fırınlarından oldukça farklı yufkayı andıran ekmeğe karşı midemizin çağrısına kulak verip tanıştık.
AŞK, GÖZYAŞI, HÜZÜN ŞEHRİ:ŞAM
Uzun bir gece yolculuğundan sonra Şam da sabah kahvaltısıyla kandırdığımız midemizin gurultu sesleri arsında Şam’a yöneldik.Hani şu meşhur Evliya Çelebimizi anmadan edemedik. Onun tanımıyla “Şehr_i Güzin”e merhaba derken 5 milyon nüfuslu şehrin sokaklarında etrafta yiyecek bulabilirmiyim diye dolaşan birkaç köpek ile görevine gitmeye hazırlanan subay, polis karışımı devlet görevlilerinden başkası yoktu. “5 milyon bu şehrin nüfusu” diyenlere itiraz edecektim ki “sen akşamı bekle” sözü ile karşılaştım.
Suriye'nin başkenti Şam, aynı zamanda Arap dünyasının en eski ve kalabalık şehirlerinden birisi. Deniz seviyesinden 690 m. yükseklikte Barada Nehrinin oluşturduğu bir vahada yer alan Şam, Arapça Gözyaşı ve aşkın birleştiği bölge anlamına gelen Dimeşk ismiyle de tanınır. Osmanlı döneminde Şam-ı Şerif diye bilinen şehir Doğu Roma kralını oğlunun ismi olan Damaskus olarak ta batı dünyasında bilinir. Coğrafi olarak Ortadoğu'ya oldukça hakim bir noktada. Geçim kaynağı bir çok başkent gibi burada da bürokrasidir. Yani devlet dairelerinin, resmi kurumların oluşundan dolayı bir memur şehridir.Beyrut'un 110 km. güneydoğusunda, Amman'ın 210 km. kuzeyinde, Bağdat'ın 600 km. batısındadır. Bütün bu kentlere oldukça iyi karayolu ağıyla bağlı.
Şam aslında bir bölgenin genel adıdır. Halep, Humus, Şam, Gaziantep Osmanlı döneminde Şam bölgesi olarak bilinirdi. Kur’anda Kureyş suresinde “Yazın Şam’ı, kışın Yemeni tercih ettikleri” ifade edilmiştir. Tam bir ticari taksi cenneti görünümündeki Şam da 35 bin taksi bulunmakta. Adeta her noktadan taksi emrinize amade. Hem de sudan ucuz. Ne kadar mı şehir içinde 50 Suri yani 1,75 TL gibi bir rakam. Doldur, boşalt çalışan taksicilerin belli bir durağı yok. Nerede müşteri buldu alıyor. Nerede istersen hemen bırakıyor. Küçük bir incelik, üzerlerinde taksi yazan levha akşam eğer yeşil yanıyorsa boş kırmızı ise dolu olduğunu belirtiyor.
Başkent Şam da 7 yılda bir ülkede yapılan referandum sonucu oluşturulan parlamento var. En son geçen yıl yapılan referandumda Beşer Esad % 99,8 oyla seçilmiş. Bu kadar yüksek oran nasıl oluyor diyorsanız işte size bir tüyo; Burada isteyen istediği kadar oy kullanabilmekte. 250 milletvekilliği olan parlamentonun % 40 Bağımsız adaylardan seçilmekte. Tabii bu adayların devlete katkıları(!) olması şartını unutmamak gerekiyor. % 40’ı Bas partisinin belirlediği adaylar.% 20 ise yine Bass’ın kontrolündeki başka partilerden oluşmakta…Bakan olmak için milletvekili olma şartı yok.Şam yönetim bakımından iki valilikle yönetilmekte. Şam merkezi valiliği ile Şam Etrafı valiliği bulunmakta.
Halep'te olduğu gibi Şam'da da zengin Suriye mutfağının Türk zevkine hiçte yabancı olmayan lezzetlerini denemek için her keseye uygun çok sayıda lokanta, restoran ya da kebapçı bulunur. Nüfusu 5 buçuk milyonu aşan Şam'da görülmesi gereken tarihi eserlerin arasında Emeviye Camisi ve Selahaddin-i Eyyubi'nin türbesi ilk sırayı alır. Kanuni Sultan Süleyman'ın Mimar Sinan'a yaptırdığı Süleymaniye Külliyesi, Hamidiye Kapalı çarşısı ve Hicaz demiryolu istasyonu kentteki belli başlı Osmanlı eserleridir. Şam Valisi Esad El Azim Paşa'nın Müze haline getirilen 17 odalı saray yavrusu taş konağı Kasr'ül Azm ile Suriye Milli müzesi yine bu şehirdeki önemli eserlerdendir. Sadece Şam'da 120 civarında Türk eseri bulunmaktadır.
Özellikle uzak doğunun önemli araba müşterisi olma özelliğine sahip şehirde Japon ve Kore arabalarının tartışılmaz üstünlüğü bulunmakta. Ekmek üreten fırınlarda Şam da üç ayrı sıra bulunmakta Bir kilosunun 0.50 Tl olduğu ekmeği almak istiyorsanız size ayrılan sıranızda olmanız gerekiyor. Burada sıra Sivil, asker ve bayanlardan oluşmakta. Size ait olmayan sıradaysanız ekmek almanız mümkün değil.
Şam’ın önemli eski mahallelerinden biri olan Rukneddin mahallesinde evlerin dış boyalarının birbirinin kopyası olduğunu görürsünüz.Toprak rengindeki bu evler bundan 15-20 yıl önce uçak radarlarının algılayamadığı renk olduğundan o yıllardan kalma..Adeta o yıllarda İsrailden gelen tehdite karşı şehir önlemini almış. Ancak bugün teknolojiler ne kadar yenilenmiş olsa da hala halk yeni yaptırdığı evi eski alışkanlılarıyla aynı renkte boyamakta.

( Dünyanın Yaşayan En Eski Antik Dili Suriye Seyahat Notları 3 başlıklı yazı abbas-levent tarafından 15.01.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu