Ölümden Sonrası İçin Bir Planınız Var mı....? 




  Sizinle birlikte tatil planı yapalım dedim. Herkesin, her zaman belli dönemlerde ihtiyaç duyduğu ve bunun için güzel bir plan yapıp tatile gitme heyecanı her insanda mevcuttur genelde. O zaman gelin planı birlikte yapalım ne dersiniz?
Düşünelim bakalım nereler var? Evet bir çok tarihî turistik, kutsal yerleri planladığınızı duyar gibiyim. Her şey çok güzel, maddî olarak her şeyimiz tamam. Başlıyoruz o zaman.

     Bir sahil kasabasında sessiz ve sakin ailece veya arkadaşlarla birlikteyiz, gün ve gecelerimiz çok güzel geçiyor. Huzurluyuz ve mutluyuz. Kimi zaman sahilde denize giriyoruz, kimi zaman sahil manzarasında beş çayı yudumluyoruz. Günler birbirini kovalarken anılarımızı tazeleyip, yeni günlerden yeni anılar biriktiriyoruz. Ve gün ayrılık vakti. Yeniden yuvamıza, içtimaî hayata tekrar dönüyoruz, ama güzel anılarla.

     Peki size daha güzel ve değişik bir yer söylesem. O yer hakkında bir planınız var mı desem ne dersiniz? Merakla bekliyorsunuz değil mi..? Aslında bütün dünyadaki insanlar tarafından bilinir ve çokça meşhur bir yerdir. Herkes, her şey ve her canlı bilir o beldeyi. Belki de çoğunuzun yakınları gitmiştir ve görmüştür, ama anlatmaya fırsat bulamamıştır. Hatta geçmiş zaman dilimi bile uğramıştır oraya. Ta Adem’den (as) beri. Peki burada sorulması gereken soru şu: Neresi burası? Tabiî ki ölüm memleketi, diyar-ı ahiret...

     Öldükten sonra bir planınız var mı diye sormak istiyorum şimdi de.

     Hakikaten, öldükten sonra bir planımız var mı? Çok düşündürücü ve oldukça ürkütücü bir soru olduğunu biliyorum. Aslında herkesin bildiği ölümün herkeste tecellisidir, muhtevası hakkında ne yazık ki yanılanlarımız da var. Biz o kısma girmeyeceğiz. Şimdi gelelim ölüm beldesine, kabir menziline gittiğimiz zaman neler ile gideceğiz bunları birlikte düşünelim planlayalım istedim. Hani plansız gidilmez ya tatile..! 

     Giderken yanınıza neler almak istersiniz? Kılık kıyafet desem, kefenden başka kıyafet giyilmiyor orada. Yiyecek, içecek, kap kacak alsak, orada onlara da ihtiyacımız yok. Para, pul, şan şöhret desek, o diyarda bunların da geçerliliği yok. Ama uzun bir yolculuğa çıkıyoruz, orada sefil ve perişan olmak da var. Bunun için mutlaka orada geçerli olan bir şeylerin yanımızda bulunması lâzım. Peki orada nelere ihtiyacımız olacak, şimdi bunlara bakalım.

    Orada geçer akçe, öncelikle iman olacaktır. Ondan sonra da, bu imana muvafık ameller... Meselâ, ibadet, zikir, tesbihat... Güzel ahlâk, sevgi, merhamet, adalet... Çünkü gideceğimiz yere misafir olarak gidiyoruz, Ev Sahibi bizden bunları istiyor. Eğer bunlarla gidersek, ebedî bir huzur ve saadet vaad ediyor bizlere. Peygamber Efendimiz de (asm), kabir kapısının Cennet bahçelerine açılan bir menzil olduğunu müjdeliyor. O Cennet ki, dünyada eşi benzeri görülmemiş, akla hayale gelmeyen güzellikler dolu bir mekân... Orada hiçbir vazife yok, zahmet yok, hastalık yok, ölüm yok... 

     İşte böyle bir yere gitmek için şimdiden plan yapıyor muyuz? O huzur ve saadete kavuşmak için hazırlıklarımız var mı? Halbuki, her an o yolculuğa çıkma ihtimalimiz var. Ecel her an gelebilir ve Azrail Aleyhisselâm, “haydi gidiyoruz” diyebilir. Ecel bizi plansız, programsız, hazırlıksız yakalarsa, orada halimiz nice olur? 

   Peki planımız ne olmalı? Nasıl bir hazırlık yapmalıyız? Bu suallerin cevabını da, Bediüzzaman Hazretleri Risale-i Nur adlı Kur’ân tefsirinde veriyor. “Bu zamanda farzları yapan, büyük günahları işlemeyen kurtulur.” Allah Allah! Ne kadar az zahmetle ne kadar büyük bir nimet! 

    Bir gün mutlaka çıkacağımız o yolculuk için planlarımızı yapar, hazırlıklarımızı tamamlamaya çalışırsak, inşallah biz de o nimetlere mazhar oluruz.



Erkam YILDIRIM 
( Ölümden Sonrası İçin Planınız Var Mı.. başlıklı yazı #eryld tarafından 1.08.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.