Bir zaman hüzünleri dizmiştim sanki ipe,
Çabaladıkça yağdı kar gibi lapa lapa.
Artık affetmem dedim kim ki yolundan sapa,
Baktım ki olmayacak kaldırdım attım çöpe,
Çöpçü aldı götürdü ak düştü araziye,
O ki çözüm böyleymiş, ötesi faraziye

Şimdi devran değişti huzur geldi haname,
Artık uğramaz oldum o salaş meyhaneme,
Sırtımı çevirmişim dünyevi bahaneme,
Adamışım ömrümü ol aşk-ı şahaneme,
Anıların gölgesi kayboldu izi kaldı
Kem gözle bakanların halimde gözü kaldı.

İçimde barındırmam kabus gibi çökeni,
Gördü gözlerim artık yüreğimi sökeni,
Gül bile gülümsese ayıklarım dikeni,
Tac ederim başıma benle çile çekeni,
Madem ruhunu verdi kara gözlü bir peri,
Açtım gönül kapımı dedim ki gir içeri.

Bir ömür böyle geçti gördüm karayı akı,
Saplanınca sineme aşkın sihirli oku,
Şimdi hayat çok güzel "türlü renk türlü koku"
Nasıl demesinler ki  haydi bülbülüm şakı!
Yıllarca başımızda esti kavak yelleri,
Demek ki bu yaşlara sakladık hayalleri.

Kul Fikret'im diyor ki, feleğin çarkı döndü,
Ak düşen o saçların, ne çok şeye direndi,
Nasıl dayandı gönlün sanki yedi verendi,
Hep sevgiyi aradı, sevenlere imrendi,
Gök kubbeye varırken, mutluluğun sedası,
Bir daha duyulmadı acıların nidası.

Mehmet Fikret ÜNALAN (Kul Fikret)
05 Şubat 2021 Saat 21.30 (Yasaklı Günler)
Güzelçamlı/Kuşadası
( Devran başlıklı yazı MehmetFikret tarafından 6.02.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.