1 Şoförün Destanı Son Bölüm
....Az önce hafif çiseleyen yağmur,Toroslara tırmandıkça şiddetini artırdı.Yağsın dedi Hayati.'' Yağsında asfaltın elini yüzünü,kirini pasını şöyle iyice bir yıkasın'' diye mırıldandı.
Fren pabucu tamir edilen Mack,rampaları türbünlerinden ıslıklar öttürerek çıkıyordu,Yeni nallanmış At gibi şahlanmıştı adeta,eeh hani,direksiyondada Hayati usta olunca,iyi huylu asil bir At gibiydi,Mack.
Davut, O güzel Urfalı şivesiyle yine bir yanık türkü tutturduki,Mack'ın homurtusu ve Hayati ustada eşlik ediyordu Davut'un yanık sesine...Zamanın dev gibi Treyler çekicisiydi
Mack.kocaman uzun burnu,8 silindirli çift türbünleri ve vapur bacası iki tane eksozları vardı
Tekerlekleri bile en büyük ebatlardandı. Onu uzaktan görenler tanır Hayati usta geliyor derlerdi.
Akşam üzeri Toroslar trafiği oldukça yoğundu.Şehirler arası Yolcu Otobüsleri,Akaryakıt
Tankerleri,Yük Kamyonları ve Türkiyeden Transit geçiş yapan yabancı plakalı TIR lar hepside Toroslardan geçiyorlardı. Toroslarda yol çok dardı Ağır vasıtalar birbirine sürtecek gibi geçiş yaparlardı.Öyleki bazı dar yerlerde yukarıdan aşağıya inen Kamyon,Otobüs Şoförleri,Aşağıdan gelene durup yada iyice yavaşlayıp yol verirlerdi.Aşağıdan çıkan Şoför
de bir selam verir,çoğu kez hafif bir kornayla teşekkür ederdi yol veren Şoföre.Düz yollar
da gevşek giden Şoför Toroslara geldimi pür dikkat kesilir,Torosların efsanevi gizemine kor
kuyla karışık kendini kaptırırdı.Nice İnsanlar gördü o yollar,iyi Şoföre yollar baş eğerdi ama
kanunsuz kuralsız giden Şoförüde o yollar bağışlamaz atardı üstünden.
Hayati'nin çocukluğu o dağlarda geçti.Dağdan ovaya tomruk çekerlerdi,Henüz küçük bir
çocukken öğrendi Şoförlüğü.İlk okul mezunuydu ama kendisini iyi yetiştirmişti çok okur çok yazardı,Askerliğini nato karargahında yaparken öğrenmişti ingilizceyi ve çok iyi konuşurdu.
Dört dörtlük bir Şofördü Hayati.iyi bir tamirci ve elektrikçiydi.Yolda kalmış çoklarına yardım
ederdi.Zaten o zamanlar her şoför birbinin yardımına koşar ,bir şeye ihtiyacınız varmı diye
sorardı.Birbirlerine takım anahtar,mazot hatta yedek lastiğini bile verirlerdi.bir dostluk bir
ahenk vardı.
Çamalandan sonra yağmur kar'a çevirdi,Tekirin tepesine çıkarken son rampada Hayati usta Mack'ın defransiyal kilidini bağlayarak çıktı patinaj yapmasın diye. Sonra herzaman
durduğu yerde durdu,aşağıdan gelen Şoförlerden yolu sordu. Kar hemen Şekerpınarını
geçince başlıyormuş,Çiftehanda Ulukışlada çok kar ve tipi varmış, Kardeşgediği rampasında yabancı plakalı TIR lar kayıp yolun yarısını kapatmışlar,bir kaç tane hafif hasarlı kazalar olmuş.Gelenlerden epey yol bilgisi aldı Hayati usta. Tasalanmazdı hiç,Hem arabası yiğitti
hem kendisi.Evvel Allah yarın akşama kalmadan Ankara'ya varırız diye mırıldandı Davut'a
Yine gecenin yarısına doğru yavaş yavaş Tekir'i indi,Pozantı'dan sonra yol verdi Mack'a
Şoförlerin söylediği gibi,Şekerpınarından sonra kar şiddetlendi,asfaltta tutmamıştı ama gittikce şiddetini artırdı kar. Çiftehana gelirken artık heryer bembeyazdı.savruk yağan kar da insanın gözünü alıyordu.Ulukışla tafından gelen vasıtaların çoğu zincirliydi,
Çiftehana çok az kala karşı taraftan bir konvoy geliyordu.Hayati usta dahada yavaşla
dı sürati kırk km bile yoktu.karşı yönden gelenlerde aralarındaki mesafeyi açmışlar
yavaş geliyorlardı.Bu arada birkaç tane otobüs ve tankerle geçiştiler, o esnada az yukarda bir karışıklık oldu.! konvoyun arasından bir TIR yan kayarak çıktı.Farları bir
dağlara doğru bir arabalara doğru döndü.TIR ilk kaydığında önündeki kamyona vurmuş
sonra tamamen yan yan hızla kayarak Mack'a doğru gelmeye başladı.!! Hayati usta.!!
can havliyle Davut.!! atlaaa.!!! dıye bağırdığı anda.!!! büyük bir patlama sesiyle...
TIR'ın römorkundaki bulldozer gibi ağır iş makinası TIR'ın brandasını patlatarak Mack'ın
kabininin Üstüne düştü...!!!!
o çarpmanın şiddetiyle TIR çekicisi römorktan kopup Antep yolcu Otobüsünün önüne şiddetle vurarak aşağıya dereye uçtu.Herşey bir anda otobüs yolcularının gözü önünde oldu ve bir anda ana baba günü oldu orası.Şiddetli yağan kar'ın altında.!!!
Otobüs yolcuları,Kamyon şoförleri herkes koşarak geldi yaralı olanları kurtaralım diye
kimileri ellerinde lambalarla geldiler.! ama yapacak hiç bir şey yoktu.Hayati usta ve
Davut'ta hiçbir hayat emaresi yoktu zira ilk darbede vücutları ezilmişti.! ve her ikisinin
de yüzünde acı bir tebessüm vardı.
Otobüs Şoförüyle ölen diğer iki Polonyalı Şoförlerin cesetlerini çıkartıp Hayati ustanın
Treylerinin yanına yere dizdiler. Yol kapandı Gelen Trafik polisleri ve jandarma her iki
yöndende yolu kapattı.!
Hayati ile Davut'un cesetleri,Tarsus ve Aksaray'dan Kurtarıcı gelene kadar,gün ağarana kadar öldükleri yerde kaldı.Mack'ın üstündeki ağır iş makinasını kaldırdıktan
sonra cestleri çıkarabildiler ve diğer ölenlerin yanına uzattılar ikisinide.!
Polisler o anki kontrolunda Polonyalı iki Şoföründe Çok alkollü olduklarını tesbit etti.
Cesetlerin hepsini Tarsusa gönderdiler ambulanslarla.sonra Mack Treyleri,Otobüsü ve Polonya TIR'ı yoldan çekip yolu ulaşıma açtılar.daha sonra Hayati usta nın Dolu tanker treyleride çekerek Ulukışla Trafiği önüne götürdüler Çünkü tehlikeli maddeydi
yük.
Acı haber tez gider.!!! hem Ankara'ya hem Tarsus'a tez ulaştı Acı haber...Karısı,Oğlu ve Kız'ı tez geldiler Tarsus'taki baba ocağına ...yas vardı.acı vardı
hüzün vardı...Davut'uda Hayati ustasından ayırmadılar,İkisinide Dağ Köyünde Toprağa verdiler...
Kader.!Kurdun koyun sürüsüne daldığı gibi, Hiç suçu olmayan Üç tane daha can almıştı
Diğer ölen iki can ise suçluydu,Çünkü Alkollü ve hatalıydılar,nihayeti onlarda Candı.
Torosların yolları bile ağladılar Hayati ile Davut'un ölümüne ...
Bir hafta sonra Yeğenleri ,Tarsustan Kurtarıcıyla Ulukışlaya geldiler.Mack çekiciyi Tarsusa götürmek için,yine kar yağıyordu esintiyle,Önce Mack'ın Şoför mahallinin içindeki karları temizleyip dökülecek uçacak eşyaları toparladılar.Fidanla çocukların parçalanmış fotoğrafı yanında asılı yarısı yırtık son yazdığı Şiiride aldılar.Kurtarıcının Şoförü
O Şiiri kendisine vermeleri için rica etti Yeğenlerden, onlarda verdi ve sonra Hayati Ustanın Yıllardır direksiyonunda göz nuru döktüğü arkadaşı MACK'ı kurtarıcının arkasına
bağladılar...Tarsus'a varana kadar hem MACK ağladı hemde her zaman geçtiği YOLLAR
ve O çok Mutlu olduğu TOROSLAR.........
Hayati Usta ve Harranlı deli Davut...Siz Güzel İnsanlar. Mekanınız cennet olsun...
Hayatinin yazdığı son şiir
Şoförün Destanı

Şoförüz namımız geçmez ellere
Şöhretimiz Destan oldu dillere
Bahtımızı serdik tozlu yollara
Bizi kucağında büyüten yollar
Emzirip dizinde uyutan yollar

Yollarla başbaşa kalmak ne hoştur
Şoförler anadan doğma sarhoştur
Başka türlü hayat bize bomboştur
Ömrümüz kedersiz kaygusuz geçer
Yollarda geceler uykusuz geçer

Gece biz farları yakıp gideriz
Düz yollarda su gibi akıp gideriz
Altıncı vitese takar gideriz
O zaman uzaklar vız gelir bize
Motor şahlandıkça hız gelir bize

Karlı dağlar bize vurulmuş meğer
Dağlar geçit verir Yollar baş eğer
Kader Bu bir günde geri dönmezsek eğer.!
Yas Tutup Karalar bağlamayın Siz.!
BİTMEYEN YOLLAR AĞLAMAYIN SİZ.!


Sinan Sökmen. 21.Nisan 2010

( Şoförün Destanı Son Bölüm başlıklı yazı sinan-sokmen tarafından 21.04.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.