OBLOMOVLUK
Yine Eylül yine de Eylül
Tanrım
İçimdeki dağları birbirine vuran ben değilim
Şiirin öz suyu genzimi yakıyor
Düşünüyorum da hep acemi tayfasıyla çıktım yola
Şarpasından vazgeçemiyenlerle bir sıkıntım yok
Ellerim sudan meselelerle uğraşmaktan yorgun
Oblomovluk bir köşeden çıkıverecekmiş gibi ve mezarlık köşelerinde içmedim şu mereti çünküsü münküsü yok
Homurdanan toprağa emanet ettiğim can sayısı üçü buldu teyzemin kocası Gedikli Sadettin, Esma ve Leyla
Günlük tutan kuşlar ayrılık diye başlık atar
Bense dört mevsim oniki ay hainlere yuh çektim
Zaten ölüyüm ben
Sağnak yağış altında çürümeye bırakıldığım günden beri
H. Çiğdem Deniz