Sevdamız Anadolu
Anlat diyorsun bana,
Anlat diyorsun da,
Neyi anlatayım yiğidim .?
Bakıyorum da yeni sevdalara,
Ne bir ışık, ne bir umut,
Nede bir yaşama sevinci var.
Öyle biliyorum ki..!
Bir akşam,
Görkemli sofralarda romantizm
yaşamak,
Birkaç damla içki
Ve eğlence olsun diye gidilen
barlar,
Diskolarda geçirilen zaman
Ve yine ardından, birkaç öpücükten
ibaret.
Şimdiki aşk denilen oyun
Zoruma gidiyor yiğidim..
Oysa bizim sevdamız böyle miydi?
Hayallerimizi geceleri gökyüzüyle
paylaşırdık
Bir gül yaprağına değişir miydik
onca şatafatı
Eğlencelik Dünya tadını
Uykumuzda sayıklardık sevdiğimizin
adını
Hele birde gel deyince ……
Yalın ayak koşardık,
Deli tay misali dolu dizgin
El ele yürümek hayaldi bize
Ekin tarlasına giderken geçerdik
yârin kapısından
Ya da köy çeşmesinde gelirdik göz göze
Onun için yürekten çıkardı
şarkılar,
Hece hece dizilir
şiirler
Ve büyük metropollerin sahilinde,
Lüks arabalarda şehvet geceleri
yaşamazdık.
Değdirmezdik birbirine ellerimizi
Deniz dalgaları ıslatmazdı
saçlarımızı
Ter basardı heyecandan sıcak
bedenlerimizi.
Şimdi bakıyorum da ne anlatacağım
bilemiyorum
Birkaç değerli hediye
Bir kaç cilalı söz
Bunlara aşkımızı harcar mıydık?
Bir bakış bir kurşun gibiydi,
Bir bakışa bir can verirdik.
Biz sevdamızı küçük pınar
şırıltılarında büyüttük
Biz aşkımızı çam kokularında
yeşerttik yiğidim
Ve biz bu sevdayı esen yellerde alevlendirdik
Bizim sevdamız ürkek değildi,
Bizim sevdamız korkak değildi,
Bizim sevdamız yiğitti,
Bizim sevdamız aşktı,
Bizim sevdamız Anadoluydu.
Ismet Bozkurt (Dilsiz Kalem)