ÖZÜ TÜRKMEN ANADOLU TÜRKÜ’YÜM...

15 yıl önce 40. doğum yılımda, Atavatan Türkmenistan'ın kadim Merv şehrinde; Sultan Sancar’ın türbesinin bir köşesinde bir taşın üzerine koyduğum sarı yapraklı bir deftere yazmaya başlayarak

2 gün içinde tamamladığım "Özü Türkmen Anadolu Türk'üyüm" başlıklı şiirimin bir kez daha bu sütunlarda yayınlanması icab etmiştir.

Türk Dünyasının yeni bir güç ve alternatif olarak yeniden gündeme gelmesinin hep engellendiği son 15 yıl içinde, bir istismar ve göz boyamadan öte gitmeyen ve adeta uyumamız için söylenen "Adriyatik'ten Çin Seddine Türk Dünyası" masallarını dinleyip durduk...

Sovyetler Birliğinin dağılmasıyla birlikte Hür Dünyanın ufkuna doğan Türk Dünyası güneşi, son 50 yıldır bir siyasi hareket olarak kendini hissettirmeye başlayan Anadolu Türk fırtınasıyla buluşunca; Türkiye’nin önüne çok önemli fırsatlar ve imkânlar çıkmıştı.


 Ancak bütün bunları, bu fırsatları ellerinin tersiyle itme basiretsizliğini gösteren, neo-Türkçü (!) kadroların beceriksiz icraatları ve sonunda Türk Dünyasının bugün içine düştüğü içler acısı durum bütün çıplaklığıyla ortadır...

15 yıl önce Sovyetler Birliğinin dağılması ve bu sisteme bağlı pek çok ülkenin bağımsızlığını ilan etmesiyle birlikte gündeme gelen Türk Dünyası gerçeğinden bu günlerde kimler söz ediyor?

Sahi siz, hangi siyasi ve ideolojik kuruluşların ciddi anlamda söylemlerine veya icraatlarıan şahit oluyorsunuz? Hani nerede Türk Dünyası sevdalısı partilerimiz, pırtılarımız? Hani biz "Çankaya yokuşunda Asya'nın bozkurtları" idik!!!

Bütün bunlara inat ben sizlere, Türkistan dediğimiz o topraklarda 15 yıl önce yazılmış aşağıdaki Şiirimi sunuyorum ve Türkiye'nin neredeyse çeyrek asrının boşu boşuna gelip geçtiğini, daha doğrusu Türk Dünyasına hep birlikte çok büyük kötülükler yaptığımızı ifade etmek istiyorum...

Ve bu mısralarla birlikte Türkistan'lı dostlarıma merhaba diyorum…
 

ÖZÜ TÜRKMEN ANADOLU TÜRKÜ’YÜM

 
Yusuf AKGÜL
 
 
 /…3 Ocak 1995 / Kadim MERV şehri
      Bayram Ali, Türkmenistan Obası…/

 
Sen öz yurtta, ben başka bir bucakta
“Yüz”ü Türkmen Anadolu Türkü’yüm.
Alev alev ruhumuz bir ocakta
“Köz”ü Türkmen Anadolu Türkü’yüm.

Bizler kardeşiyiz aynı vatanın,
Maksadı bölmektir ayrı tutanın.
Aslımız, neslimiz Oğuz Ata’nın
“Öz”ü Türkmen Anadolu Türkü’yüm.
 
 
Ellerimiz birbirini tuttukça
Köklerimiz geleceğe yettikçe
Sultan Sancar bu toprakta yattıkça
“İz”i Türkmen Anadolu Türkü’yüm.
 
 
Dede Korkut, Korkut Ata bir bana
Koç Köroğlu, Salur Kazan er bana
Yunus Emre, Mahtumkulu pir bana
“Söz”ü Türkmen Anadolu Türkü’yüm.

Karac’oğlan, Dadaloğlu seslendi
Biri yâra, bir dağa yaslandı
Dillerimiz türkü türkü süslendi
“Saz”ı Türkmen Anadolu Türkü’yüm.

Yaradan’dan niyaz kıldım ben onu
Bin yılın sonunda buldum ben onu
Ekmek gibi aziz bildim ben onu
“Tuz”u Türkmen Anadolu Türkü’yüm.

Ağrı Dağı neyse Köpet Dağı o
Karacuk Dağı’nın gönül bağı o
Tanrı Dağları’nın kopan çığı o
“Buz”u Türkmen Anadolu Türkü’yüm.

Karakum’a “Oğuz çölü” diyorlar
Hazar Denizi’ne “gölü” diyorlar
Baştanbaşa “Türkmen ili” diyorlar
“Düz”ü Türkmen Anadolu Türkü’yüm.


 Seyhun, Ceyhun birbirine bakışır

Seyhan, Ceyhan Akdeniz’e akışır
Bakıp bakıp içlerini çekişir
“Göz”ü Türkmen Anadolu Türkü’yüm.

 Ebulhan Dağı’ndan Balkan Dağı’na
Oğuz ülkesinden Osman çağına…
Yayla yayla, köy köy sinmiş çoğuna
“Toz”u Türkmen Anadolu Türkü’yüm…


 Üçoklar, Bozoklar Anadolu’da

Taşeli’nde, Kazdağı’nda, Bolu’da
Bingöl’deki, Urfa’daki halıda
“Bez”i Türkmen Anadolu Türkü’yüm.

 Burda Kayı, şurda Kınık yaylamış
Avşar, Çebni kalkıp göçün eylemiş
Fırat’ta, Dicle’de ağıt söylemiş
“Naz”ı Türkmen Anadolu Türkü’yüm

 Bir köynek giydir de seyret Gül’ümü
Başta telpek, elde dutar… Ali’mi
On bin yıllık esrar Yörük kilimi
“Giz”i Türkmen Anadolu Türkü’yüm.
 
 
Babaya “ata” der, anneye “ece”
Sabaha da “ertir”, geceye “gice”
Biz “ne kadar” deriz, onlarsa ”neçe”
“Goz”u Türkmen Anadolu Türkü’yüm.
 
 
Şanı büyük olsun Türkmen ağamın
İçindedir ettiğim her duanın.
Adını Aybike koydum çağamın
“Kız”ı Türkmen Anadolu Türkü’yüm.
 
 
( Özü Türkmen Anadolu Türküyüm başlıklı yazı Yusuf Akgül tarafından 24.06.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.