“ Gidi/yorum/ Dağlarıma ”

-Her sabah paslı demir parmaklı odamdan

Yangın yeri dağlarımla göz göze gelir,

Sevişirdik zirvelerinde o bana hasret,

Ben ona yangındım özgürlüğe koşar gibi’’.

 

Kurtulurum sana uzandığımda

Yaşanmayan yılların

Bedenimde ki soğuk kurşun yaralarından.

 

Bir bahar sabahı

Sana gelmek için çıktığım yolda

Nisan yağmurları çiseliyordu.

 

Düşkündüm özgürlüğe,

Dilimde Nazım’ın memleket türküsü,

Yeşile boyanmıştım senin kollarında

Adımı senden almıştım heybetlim

Mor dağların eşkıyası diye.

 

Dadaloğlu, Köroğlu, Karacaoğlan gibi

Duygularımı militanca yazacaktım

Senin koyaklarına

Kolluk kuvvetlerine inat.

 

Şimdi bahar geldi, su yürüdü ağaçlarına

Seni düşledim ulu bir Çınar’ın altında

Anadolunun bakir bir köşesinde

Hiç unutamadım,

Kan içindeki yüzünün kucağıma düşüşünü.

 

Son sözlerin özgürlük olmuştu

Gözlerime hâkim değildim

Elin elimden kayarken hala gülümsüyordun.

 

Düşünmüyorum en yumuşak sesi ile gelen ölümü

Sizlere bizleri anlatacağım

Yankılanacak özgürlüğe dair şarkılar

Hadi hep bir ağızdan

yeşil

dağlarımızdan….
 
                                                                           mÜbEcCeL
( Gidiyorum Dağlarıma başlıklı yazı M.BEZCİGİL tarafından 23.05.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.