Biliyorum,
Uysal görünmeli ellerim
Gülümsemeli gözlerim
İğde çiçeği kokmalı sözlerim
Ihlamur gibi ferah…
Sen öyle istersin.
Bilirim,
Sözlerim acıtır seni
Bilirim,
Boşa söylenmiş sözler
Daha çok acıtır bedeni.
Nerede bıraktım kimliğimi, bilmiyorum ki!
Sığ sularda bile boğuluyorum artık
Uyanacağım sabahlarım bile kalmadı
Kayıp günlerimi toparlamaya çalıştım
Arayı kapatmak istercesine
Yaşamak adına
Oysa,
Geçmişim gibi geleceğim de belli aslında
Şimdi ruhu hırpalanan
Acı çeken bu adama, ben,
Kanat takıp
Martılar gibi uçmasını isteyeceğim
Yağmurlu bir havada
Asılı kalmış o yakadan bu yakaya
Bir gökkuşağının altından geçip
Dilek tutmasını isteyeceğim
Biliyorum ki,
Yağmur da sensin
Gökkuşağı da
Dilekleri gerçekleştiren de…
Her şey senin elindeyken böylesine
Söyle, göster hedefi
Nereye uçsun canı yanan bu adam
Aklın almıyorsa eğer
Böylesi kısa bir zamana
Bu kadar acıyı nasıl sığdırdık diye
Söyleyeyim
Bu acılar geçmişimden bana hediye.
Acılar zorladıkça beni konuşturmaya
Saf cehaletime bürünüp susuyorum
Sen üzülmeyesin diye
Sözlerimle
İğde çiçeği kokuyorum.