Artık bakmıyorsan o aynalara

İsyan ediyorsan geçen yıllara

Şimdi karıştın ya sen de kırklara

Gül yüzlü Güneşim biriciğimsin

Ezelden ebede tek sevdiğimsin

 

 

Gülmeyi unutmuş gözlerin çoktan

Yorgun dönüyorsun çok uzak yoldan

Tatlısın yine de şerbetten baldan

Canıma can katan can suyum sensin

Ezelden ebede tek sevdiğimsin

 

 

Düşse de saçına kar gibi aklar

Esrarlı gözlerin ne sırlar saklar

Sevgi dolu dilin kalbimi yoklar

Beni benden alır o billur sesin

Ezelden ebede tek sevdiğimsin

 

 

Cennet kokuludur gül tenin bende

Hangi yöne baksam sensin her yerde

Bulansa gözlerim inse de perde

Güneş gibi bana ışık verensin

Ezelden ebede tek sevdiğimsin

 

 

Boynunda çizgiler gerdanlık gibi

Sormaya gerek yok nedir sebebi

Diriltir gülüşün şu yoksul kalbi

Yeniden yaşama başlatan sensin

Ezelden ebede tek sevdiğimsin

 

 

 

Yıllar geçip gitmiş sevgin hep kalmış

Bir şarap gibisin öyle yıllanmış

Bilmeyenler seni anlayamamış

Aşkın en verimli mevsimindesin

Ezelden ebede tek sevdiğimsin

 

Bahçemde yetişen nadide gülsün

İstemem kimseler elini sürsün

Bana bahşedilmiş artı ömürsün

Cennet kokusunu verenim sensin

Ezelden ebede tek sevdiğimsin

 

 

İkinci baharım değil bu benim

İlkbaharım seninle bu sevdiğim

Kurban olsun bu can sana dediğim

Kutsal aşkımızı bilenim sensin

Ezelden ebede tek sevdiğimsin

 

 

Kırk olsa da yaşın kırk bir olsa da

Venüsümsün benim tenin solsa da

Geçip giden yıllar hayli yorsa da

Sen benim gözümde gençsin güzelsin

Ezelden ebede tek sevdiğimsin

 

 

Bulanmış olsa da yeşil gözlerin

Derdime çaredir şirin sözlerin

Kazıldı kalbime tek tek izlerin

Karanlıkta bana yol gösterensin

Ezelden ebede tek sevdiğimsin

 

 

Yıllarca aradık birbirimizi

Paylaşalım dedik bu sevgimizi

Unuttuk bir anda  geçmişimizi

Tanrı huzurunda artık benimsin

Ezelden ebede tek sevdiğimsin

 

 

Akdemir der doyamam ki ben sana

Bir gülüşün can katıyor canıma

Ömrümün tümünü veririm sana

Tanrının verdiği bir hediyesin

Ezelden ebede tek sevdiğimsin

 
( Ezelden Ebede Tek Sevdiğimsin başlıklı yazı HüseyinAkdemir tarafından 16.09.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.