Online Üye
Online Ziyaretçi
Bizde hemen bildirilen istikame doğru gerekli tetbirlerimizi alarak üç grup olarak ayrı ayrı hareket ettik.
Bir süre gittikten sonra bizden ayrı giden bir grup arkadaşlarımız bir kilometre uzaklarında ağacların altında on onbeş kişinin oturduklarını bildirdiler bizde hamen bildirilen yöne hareket ederek bu grubu cembere aldık dürbünlerimizle baktığımızda köye gelenlerin ve köyden götürülen çocukların olduğunu anladık.
Bunlara müdahale edeceğiz ancak bir sorun vardı içlerinde masum ve hiçbir suça karışmamış cocuklar vardı birde kendi aramızda şunu diyorduk acaba bunlar masummu.
Bunları konuşurken ve düşünürken bu grupta bir hareketlenme ve sağa sola kaçışmalar başladı bunlar bizden birilerini gördüler ondan kaçışıyorlar şimdi işimiz zorlaştı diye düşünürken bizim bulunduğumuz tarafa üç kişinin koşarak geldiğini gördük biraz yaklaştıklarında ellerinde silah olmadığını ve kıyafetlerinden de köyün çocukları olduğuna karar verdik.
Beklemeye başladık gizlendiğimiz ve mevzilendiğim yerin önüne geldiklerinde bulunduğumuz yerden çıkarak cocukları yakaladık.
Kendilerini ön sorgudan geçirdik köyün çocukları olduğunu ve masum olduklarına karar verdik ve diğerleri hakkında bilgi aldık.
Köye yedi kişinin geldiğini ve ellerinde ne gibi silahlar olduğunu yanlarında daha köyden üç kişinin var olduğunu öğrendik tam bilgileri aldığımızda bu gurup tarafından ateş edilmeye başladı bizde karşılık verdik ve aramızda yarım saate yakın bir çatışmadan sonda köyden götürülen üç çocuğu da sağ köye gelen gruptan dört kişiyide ölü olarak aldık.
Çocukları topladık bir araya, kimin isteyerek gitmek istediğini sorduğumda içlerinden iki tanesi bıyığı daha yeni yeni çıkmaya başlamış zayıf üstü başı yırtık ayağında doğru dürüst ayakkabısı olmayan isminin Mehmet olduğunu ancak aralarında memo dedikleri çocuğu gösterdiler.
O zamanlar benimde oğlum Memo yaşlarındaydı çağırdım memoyu yanıma oturttum yere bende yanına oturup neden gitmek istedin memo dedim.
Memo başını eğdi titrek bir sesle hiç dedi. Bende bak senin yaşlarında benim oğlum var beni bir abin gibi gör bana anlat sana yardımcı olayım dedim ve cebimden oğlumun resmini çıkartıp memo ya verdim bak o okuyor okuyacak dedim. Öyle deyince memo yüzüme bakarak amca bende okuyacaktım ama amcamlar göndermedi dedi bende kendi kendime tamam kilit açıldı şimdi yavaş yavaş içeriye girmem gerekli dedim ve arkadaşlarıma işaret ederek yanımıza gelmemelerini belirttim.
Memo neden amcanlar seni okula göndermediler köyde okulmu yok dediğimde. Köyde okul var ama ben amcamların koyunlarına bakıyorum ondan beni okula göndermiyorlar dedi, peki senin baban yokmu dediğimde memo başladı ağlamaya neden ağlıyorsun dediğimde babam öldü dedi. Sen okula hiç gitmedinmi diye sordum. Memo babam sağken okula gidiyordum dördüncü sınıftayken babam öldü babam sağken bizim herşeyimiz vardı babamı köyde herkez severdi bir tek iki amcam sevmezdi babam onları evimize bile almazdı. Neden diye sorduğumda ben bilmiyorum dedi peki annen sağmı dediğimde annemde babam öldükten sonra başka köyde olan dedemin yanına gitti. Peki sen niye gitmedin dediğimde amcamlar vermedi ki dedi. Annenle görüşüyormusun dediğimde yok dedi neden diye sorduğumda annem dedemin yanına gittikten sonra dedem onu başlık parası alarak başka bir adama vermiş bende ondan annemle görüşmüyorum dedi. Deden seni arayıp soruyormu dediğimde hayır köye bile gelemiyor dedi. Nedenini sorduğumda amcamlardan korkuyor hatta bir bayram bana kot pantolon, gömlek, ayakkabı göndermiş onları bile amcamlar yaktı dedi.
Peki Memo neden kendin gitmek istedin dediğimde. Memo önce yüzüme baktı gözleri yaşardı sonra kafasını eğli başladı ağlayarak anlatmaya.
Babam öldü neden öldü bilmiyorum, Annem beni bıraktı gitti benide neden götürmedi bilmiyorum, Dedem Annemi başka bir adama başlık parası karşılığında neden verdi bilmiyorum, Benim bir abim birde ablam var babam öldükten sonra gittiler neden gittiler nerdeler bilmiyorum. Dedemin bana gönderdiği elbiseleri amcamlar neden yaktı bilmiyorum. Amcamların çocukları kasabada okurken ben neden koyunlara bakıyorum bilmiyorum. Amcamların çocukları yün yatakta yatarken ben ahırda otların üzerinde neden yattığımı bilmiyorum. köylüler amcanların malının çoğu senin diyorlar ben nedenini bilmiyorum. Neden gitmek istediğimi de bilmiyorum. Ama ölmeye gittiğimi biliyorum dedi.
Memonun ölmeye gittiğimi biliyorum demesi benim yüreğimi burktu içimi acıttı gözlerimi yaşarttı kendi kendime bu çocuğa başka çare bırakılmamış ki dedim.
Memo; Abini ve ablanı bulmamı istermisin dediğimde yaşlı gözleri ile yüzüme bakarak titrek bir sesle sahimi söylüyorsun dedi.
Tamam memo ne olursa olsun sana abini ve ablanı bulacağım dedim ve yaptığımız araştırmada Memo nun abisi ile ablasını bulup bir birlerine kavuşturduk.
Şimdi Memo Mehmet bey oldu tekstil işi yapıyor ve yanında yetmiş personel çalıştırıyor.
Şimdi neden okutulmadığını, amcaları tarafından nasıl ırgat gibi çalıştırıldığını, haklarının nasıl gasp edildiğini, anasının neden başlık parası karşılığı verildiğini, abisinin ve ablasının nasıl ve ne için köyden uzaklaştırıldığını, insan gibi yaşamasını, yanında çalışan personelinde insan olduğunu bunların haklarını çok iyi biliyor.
Allah yardımcın ve her zanan yanında olsun Mehmet bey. 21.06.2011