1 Cahil Kişilik Belirtileri

                               CAHİL KİŞİLİK BELİRTİLERİ

 

Kişileri eleştirmek gibi bir lükse sahip değilim. Sadece kişilikleri eleştirip, yorum yapabilirim. Aslolan da bu olmalı. Çünkü onu yaratan da Allah’tır. Sadece kişilikleri algılayarak hareket etme olanağımız vardır. Her canlıyı yaratan sevmiş  de yaratmıştır. Bize düşen yanlışı görüp doğruyu yaşamak olmalıdır.

İnsan, fiziki olarak hep aynı uzuvlara sahiptir. Kılık-kıyafet ve stiller ile kişilikler ödeştirilebilir.  Görüntü itibariyle bizler sadece dış görünüşlerden hüküm çıkarma yetisine sahibiz. Hüküm derken; yargılama ve sorgulama babında değil, sadece tanıma ve algılama bakımındandır.  

Şekil itibariyle kişilikleri ele veren durumlar belli sayıda kalabilir. Oysa kişilikleri ele veren en büyük özelliklerin başında konuşması gelir.

Sevgili Peygamberimiz (SAV) insanı tanımanın yollarını belirtmiştir: 1- Kişi ile yola çıkmak, yani yol arkadaşlığı yapmak, 2- Alış-veriş yapmak, 3- Sohbet etmek. İnsan yaratılışı itibariyle bu üç yöntem ile tanınabilir. Şekil itibariyle hüküm vermek, insanın kalbindeki dünyayı tanımadan olacağı için yanlış olacaktır. 

Hiç tanımadığımız bir şahsiyet için de dış görünüşüne göre hüküm çıkarıp, ona göre hareket edebiliriz. Aslında bu yöntem de yanlış olmakla beraber o an için geçerli olan en ideal yoldur.  Şunu belirtmek gerekir ki; kişileri tanıyıp ona göre hareket ederken akl-ı selim  yollu      hareket etmek gerekir. İtidali elden bırakmamak gerekir.  Deliden veli, veliden deli doğacağını da çok iyi bilmemiz gerekir.

İnsanı tanımanın yollarının başında onunla konuşmak veya onu konuşturmaktan geçer. Cehaletin hâkim olduğu beyin, kendini çok çabuk ele verir.  İnsanın konuşması ve davranışına katlanmak yerine ona karşı, sadece tebessüm kâfi gelecektir.  Bu demek değildir ki; onun eza ve cefalarına katlanılmasın, zor sözlerine tahammül edilsin. Bu yöntem, anı kurtarmak adına o an olabilir, fakat kaim olması sakıncalar doğurur. Kişiliği bozuk şahsiyete cesaret verebilir. Onu cesaretlendirmemenin tek yolu onu dinlememektir. Aynı toplumda olmak zorunluluğu var ise; onu duymamak için dile zikir beyne tefekkür hâkim olmalı, bu meyanda onun hal ve hareketlerine duyarsız olma ihtimali olacak, o kişi dinlenilmediğini fark ettiğinde susmak zorunda kalacaktır.

Cahil kişi, dinlenildiğini, sevildiğini anladığı zaman cehaletinin doruk noktasına kadar yükselebilir.  O zaman, o cahil patlamaya hazır bir bomba gibidir. Katlanılması zor bir hal alır. Bu durum ise vahim sonuçları doğurur. Öyle bir ortamda en ideali, cahili cesaretlendirmemektir.

Kişilik bozukluğunun arkasında cehalet yatar. Düşünüp, akleden kişide, büyüklenme, kibir, inat, gurur, riya olamaz. Gerek Kur’an’da, gerekse Peygamber Efendimiz (SAV)’in hadislerinde bu haslete haiz olanlar için pek çok yöntem mevcuttur.  Cahil kişilere itibar edilmemesi gerektiği özellikle vurgulanmıştır.  

Cahil kişi, kendinde olmayan hasletlerle pek fazla övünür. Bunun gerçek dışı olduğunu ileri sürene karşı da, kibir ve inat zırhını kuşanır.  Olmayanı var gibi zorla kabul ettirmeye çalışır. Bu gibi durumlarda cahil ne derse desin, en güzel yolu, susmaktır.

İmam-ı A’zam Ebû Hanife hazretlerinin şu veciz sözü, bu durumu güzel ifade etmektedir: “ Binlerce âlim ile konular üzerinde müzakere ettik, tartıştık, hepsini yendim. Fakat yenemediğim ve düzeltemediğim tek kişilik cahilin ağzından çıkan yanlış ifadeler oldu.”

Cahil kişinin en büyük sermayesi gururdur. Riya onların elindeki en büyük silahtır.

İnsanlık tarihinde pek çok âlim, toplumdan uzaklaşarak, inziva hayatını yaşamış ve en güzel eserleri kaleme alabilmiştir. Günlük hayatta sadece fiziki olarak olmuşlar, ruhen ve düşünce itibariyle hep yalnız kalmışlardır. Onların yalnızlıkları bizim bildiğimiz yalnızlıktan müteşekkil gibi algılansa da, onlar ruhen ve düşünce gücüyle çok kalabalık ortamlarda olup, eserlerini yazabilmiştir.

İnsan, bilmediği şeyin düşmanıdır.  O halde cahil yanında kitap gibi sessiz olunup, âlim yanında diz çöküp yaşam boyu öğrenme ilkesi ile hareket etmek, akl-ı selimin gerektirdiği bir olgudur.

Hz. Ali (RA)’in şu sözü kulağımıza küpe olmalı: “Allah’ın gözünde insanların en iyisi ol, kendi gözünde en kötüsü ol, insanların gözünde onlardan biri gibi ol.” Burada anlatmak istediğimiz şeyin özü yatmaktadır.

 Abdullah Yaşar Erdoğan                   

( Cahil Kişilik Belirtileri başlıklı yazı rasay tarafından 3.02.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.