YAŞAYAN KÜLTÜR MİRASÇILAR YOŞAY-BİR DERNEĞİ ÜYELERİ…..

Artık bir gelenek haline gelen Yozgatlı Şairler ve Yazarlar topluluğun düzenlemiş olduğu Arabaşı Toplantılarında bu hafta sıra derneğin eğitimcilerinden olan Yusuf Koç’ta idi. Yusuf Koç bu hafta üyelere Yozgat’ın meşhur bulgur pilavını turşu ve ayran eşliğinde  sundu.Bu hafta ki konukların içinde birde Bozok Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi,Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü,Türk Halk edebiyatı dalında görev yapan Öğretim görevlisi Orhan Fatih Kuşdemir’de yer aldı. Kuşdemir’in yanı sıra,sazıyla sözüyle topluluğa şenlik veren Topal Paşa lakaplı Rıza Doğangönülü,şiirleriyle Yozgat’ı dört bir yanda temsil eden Salim Gülbahçe,Bozok Şairi Yaşar Yiğitsoy,Dernek başkanı olan Ahmet Sargın,Dernek başkan yardımcısı olan Mehmet Karaaslan,Ekrem Kürer ve son olarak da Bozok Üniversitesi öğrencilerinden Celâlettin Yünel katıldı. 

Hayli eğlenceli olan bu toplantıda üyeler ve Kuşdemir  yemek ve çayın ardından sohbet ettiler. Sohbetin ana konularından birisi bir kültür haline gelen lakap takma kültürüydü. Kemal Kürer bu kültür hakkında yaşanan bir olayı dile getirdi.Bir zamanda bir köylü adamın lakabı “eşek” imiş. Bir gün bu adamın karısı bu lakabından dolayı çok rencide olduğunu söylemiş ve beyine “bak bey artık lakapları değiştiriyorlarmış sende git artık şu lakabı değiştir” demiş. Adamda bunu duyunca hemen binmiş eşeğine ,şehre gitmiş  varmış nüfus müdürlüğüne “ efendim” demiş ben lakabımı değiştirmek istiyorum . Memurlarda sormuş “ lakabınız nedir demişler. Efendim bana “eşek” derler demiş. Memurda o zaman “bey amca biz senin lakabını sıpa yapalım” demiş. Adam lakabının değiştiğini duyunca akşamına sevinçle köye gitmiş.Varmış hatunun yanına demiş ki “ ey hatun artık köyde kimse bana eşek dimeyecek” kadının gözleri gülmüş “ ee… bey demiş.Ne diyecekler?” adam devam etmiş “bundan sonra benim lakabım “sıpa” kadın bu lakabı duyunca, adam sevineceğini zannetmiş lakin  kadın” boyun devrilesice herif  o sıpa böyüyünce ne olacağ demiş… velhasıl kelam eşek adam yine eşek kalmış. 

Bizim kültürümüze oturan bu lakap geleneği yüzyıllardır değişmemiş,  soyadı kanunu 1934 de konulsa da Topal Paşa hala Topal Paşadır. Ve aslında iyi ki de böyledir çünkü biz bir bakıma bu şekilde kendi kültür yapımızı sürdürmekteyiz. Geçen günlerde konferansı düzenlenen Öcal Oğuz’un dediği gibi Somut olmayan kültür mirasına sahip çıkmaktayız aslında. 

Yoşay-bir Derneği gibi topluluklar bulundukları şehrin hatta ülkenin kültürünü ayakta tutarak yetişen nesillere sahip çıkmaktadırlar. Yozgat’ın yaşayan kültür mirasçıları olan üyeler imkan dahilinde dahi iyi şeyler yapacaklarını bildirerek toplantıyı sonlandırdılar.

 

Fotoğraflar ve Haber: Celâlettin YÜNEL

( Kültür Mirasçıları başlıklı yazı cllttnynl tarafından 18.03.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.