Taşı toprağı altın kaplama
Yedi tepeden de ayrı bir manzara
Göze kulağa pek hoş geliyorsun da
Ne ile saklarsın güzelliğini İstanbul ?



Çok koşanlar oldu biliyorum sana
Herşeyi bırakıp hem de bir kenara
Önce kucak açtın onlara da
Sırtından vurmana gerek neydi İstanbul  ?



Bir somun ekmeğini, ballandırmak umuduyla
Aldılar soluğu bir çırpıda yanında
Zengin olmak bahtsızlara yalandı oysa
Son kez sana güvendiler ama
Kendilerini bile kaybettiler sende İstanbul !



Kaşı kara, gözü ela yürüyordu masumca
O yanarken eğitim aşkıyla
Kıstırdılar karanlık bir anda
Birazcık insaf yoktu ya
Kıydılar kaç zavallıya da
Sen ışıklarını yakmadın İstanbul !



Taaa uzak diyarlardan gelmişti biri
Yıllarca çalışıp durdu, yemeden içmeden
Tam rahatladı, dik yürümeyi öğrendi
İnsan gibi yaşamaya başladı
Yüzü güldü, karnı doydu
Çevresi genişledi
Ayakları yere sağlam bastı derken
Soysuzun biri aldı gitti
Neyi var neyi yoksa
Hiç acımadan
Sen yapma demedin İstanbul !



Kadın Sultan Ahmet ' e bıraktı bir masumunu
Adam Galata ' dan sallandırdı varolan tek umudunu
Kanı deli yalnızlar da en ücra köşelere sindi
Aaahh çekti, ooff çekti
Yetmedi dumanlandı gitti
Ve sen gözlerini yumdun
Sustun kaldın, sustuuun
Ve yine
Sustun be İstanbul !


Özge Ersöz
09.08.2012


( İstanbul başlıklı yazı ösqee tarafından 9.08.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.