Yaşlanmış Rüyalar
şehirler büyür gözlerimde
saçlarında kir tutkunu beyazlar
sokaklarına düşen buruşuk tenli yabancılar
gri yataklarda
kokuşmuşluğun hazzına vardılar
her dokunuşunda isyankar
anasının emziremediği bebek düşleri
kopup koyu veriyor kendini yerlere
bir şehir yaşlanıyor
çıplak ayaklı kadınların
süt kokulu çocuklarının göğsünde
tasalanıyor gece rahme düşecek kaderine
bezgin kadınlar ,
düş yontusu kadınlar
tabanlarında eğrilmiş kader çizgisi
ses düşer
pes düşer
kambur adamların iç çekişlerinde
dillerindeki küfünü savururken sokakların orta yerine
küçük kadınların
koca karı gülüşlü dudakları
bir düşer arka sokakların tenhalığına
büyür gözleri şehir sosyetelerinin
yeni kan, yeni can
avuçlarında kalmayan bir vicdan
çiğ et kokusu dolar sokaklar mide bulandırıcı
tutkulu
hiç değmemişti narin tenlerine
kirli sakallı adamların salyaları
şehir çöplüklerine bırakılmış satılmış analıkları
küçük kadınların kırmızı tırnakları
şehrin yüzünde iz
fır dönüyor içindeki çocuk duyguları
gece rüyalarına konuk oynamayı unuttuğu oyunları
rengi değişmiş dudaklarında kuru bir gülücük
kirleniyor gurur
çöp toplayan adamların torbalarına
düşüyor ihanetin çocukları
leşleri didikliyor lime lime ediyor köpekler
bir şehir ölüyor
koyunsuz yatakların dip köşelerinde
bir şehir bitti çocuk yüzlü kadınların
oyun oynamayı unutmuş yüreklerinde