Cephede Savaşan Cesur Türk Kadınları
Ben Kim miyim? Nene Hatun 1857 yılında Erzurum'da doğdum.
.
1877 yılında 8 Kasım'ı 9 Kasım'a bağlayan gece, Osmanlı vatandaşı olan Ermeni çeteleri Erzurum'un Aziziye Tabyası'na girmeyi başarmışlardı. Tabyayı koruyan Türk askerlerini uykuda yakalayıp kılıçtan geçirdiler. Bu sırada arkadan gelen Rus askerleri ise hiçbir zorlukla karşılaşmadan tabyayı ele geçirdiler.
Erzurumlular, ölüme gittiklerini bildikleri halde, Aziziye Tabyası'na doğru koşuyordu. Tabyaya yerleşmiş olan Rus askerleri, gelenlere yaylım ateşi açtı. Ön sıradakiler o anda şehit oldular.
Vatan için mücadelemi,tüm düşman Erzurum'dan kovuluncaya kadar devam ettim.
Erzurum'un her karış toprağında cephâne taşıyarak, yaralılara hemşirelik yaparak, yemek pişirerek, su dağıtarak, hizmetten hizmete koşarak destan laştım.
1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında, Erzurum'daki Aziziye Tabyası'nın savunulmasında kahramanca çalışarak adımı tarihe yazdıran Türk kadınıyım. Aziziye savunmasına 20 yaşlarında genç bir gelinken, küçük yaştaki oğlumu ve 3 aylık kızımı evde bırakarak katıldım.
Türk Kadınlar Birliği tarafından ölümümden 3 ay önce yılın annesi seçildim.
Ben kim miyim? Ben Halide Edip Adıvar.
1884 yılında İstanbul'da doğdum.Üsküdar Amerikan Kız Kolej'inde okudum.Koleji 1901'de bitirdim.
1908'de çeşitli gazetelere kadın haklarıyla ilgili yazılar yazmaya başladım.Bu yazılarımdan ötürü gericilerin düşmanlığını kazandım.
31 Mart ayaklanmasında bir süre için Mısır'a kaçmak zorunda kaldım.
1909'dan sonra görev alarak öğretmenlik müfettişlik yaptım.
1919'da Sultan Ahmet Meydanın da İzmir'in işgalini protesto mitinginde yaptığım etkili konuşmam ünlüdür.1920'de Anadolu'ya kaçarak Kurtuluş Savaşı'na katıldım.Önce onbaşı,sonrada üstçavuş rütbesi aldım.
Ben Kim miyim?Fatma Seher Hanımım yani namım Kara Fatma
1888'de Erzurum'da doğdum.Subay Derviş bey ile evlendiğimde Balkan Savaşına katıldım,askerlik hayatımı eşim ile birlikte paylaştım.1.Dünya savaşınında Kafkas Cephesinde kendi ailemden dokuz on kadınla birlikte savaştık.
Eşim Derviş Bey'in Sarıkamış'ta şehit haberini aldıktan sonra memleketim Erzurum'a döndüm.
1919'da ki kongre günlerinde,Mustafa Kemal'le bizzat görüşe bilmek için Sivas'a gittim.Milis Müfreza Komutanı olarak batı cephesinde görevlendirildim.
Aldığım talimatla İstanbul'a gittim,silah ve adam kaçırma faaliyetlerin de bulundum.İzmir'in Yunan işgaline uğraması üzerine İzmir'e geçerek kurtuluşu için savaştım.
300 kişi aşkın birliğim le I.II.İnönü Muhaberesi,Sakarya Meydan muhaberesi ile Dumlupınar meydan Muhabere'sinde savaştım.
Ben Fatma Seher Hanım,çavuşluk rütbeleriyle askerlikten üst teğmen rütbesi ile emekli oldum.Emekli maaşımı Kızılay'a bağışladım.
Ben Kim miyim? Hemşire Safiye Hüseyin'im.
Elbette Çanakkale'de savaşan bacılarımız benimle sınırlı değil.Kara Fatmalar Nene Hatunlar ,Çanakkale'de savaşan gönüllü hemşire olarak onur duydum.Bir Türk kadını olarak ne pahasına olursa olsun kararımı vermiştim.
Tehlike ne denli büyük olursa olsun artık kendi canımızı,hayatımızı düşünmek zamanı değil.
Paşa babamında iznini alarak,ben gelincikler gibi göz göz al güller gibi yarası olan nice yiğitlerimizin yarasını sarmak,merhem sürmek,gibi bir ulvi görevi yerine getirme mutluluğu içinde olacağım,diye seviniyorum.......
Bu hizmete koşarken hiç bir ödül beklemediğimi açık ve kesin ifade etmek isterim.
Bir türkü tuttururum usulca
Çanakkale içinde bir dolu sandık
Alaylar içinde dört asker kaldık
Çanakkale içinde bir top kestane
Kalan Gazilere çalı Hastane
Ben Kim miyim? Ben Nezahat Onbaşı
Annem vefat ettiği için Albay Hafız Halit Bey ile birlikte cepheden cepheye koşan Nezahat Onbaşıyım.
Babam Halit Bey'in kumandasındaki 70.Alay zor anlar yaşamaktaydı.Aramızdan cepheden kaçmayı düşünenler bile vardı.Ben ikna ederek hep beraberce düşmanı püskürttük.
Ben Nezahat Onbaşı Atımla 600 kişilik alayın önünü kesen kahraman Türk Kadınıyım.
Not:Çeşitli kaynaklardan alınarak bu çalışma yapılmıştır.
Emine Öztürk
(
Cephede Savaşan Cesur Türk Kadınları başlıklı yazı
EMİ ÖZTÜRK tarafından
19.03.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.