OKULLARIMIZ -1-
OKUL KÜLTÜRÜNÜN OLUŞMASINDA
LİDERİN (MÜDÜR) ETKİSİ
Okul, eğitim- öğretim sürecinde kurumsallaşan, yasalar doğrultusunda yönetmeliklerle ülke kapsamında, kuralları belli olan ve toplumun mihenk taşı değerinde bir örgüttür. Müdürü, öğretmeni, öğrencisi ve personeliyle birlikte, belirlenen kurallarla eğitim-öğretimin devam ettiği ülkemizde tam manasıyla çağdaş eğitim sistemine geçilememiş, okulların kendilerine özgü kurum kültürü tam olarak yerleşmemiştir. Bağımsız okul kültürünün oluşturulamamasında, Milli Eğitim Bakanlığının ülke genelindeki okullar üzerindeki otoritesini, zayıflatmak veya kaybetmek istememesi, kurumların özgün çalışmalarını denetleyecek kalifiyeli ve yeterli insan gücünün bulunmaması ve en önemlisi Milli Eğitim Bakanlığının henüz yerleşmiş bir misyon ve vizyona sahip olmaması en büyük etkenlerdendir.
Sınırları çizilmiş bu eğitim-öğretim sürecinin; esnekliği, işlevselliği, akademik, sosyal ve kültürel başarısı, okul müdürünün insanları etkileme gücü ile doğru orantılı olma zorunluluğunu getirmiştir. Zira okul müdürü, henüz yerleşmemiş bir eğitim-öğretim sisteminin tüm eksiklerini kendi bilgi, beceri ve kültürü ile tamamlamak, bu nedenle de sürekli kendini yenilemek ve daha fazla çalışmak durumuyla karşı karşıya bırakılmıştır.
Kaliteli bir yaşam, kaliteli insanlardan oluşur. Okul müdürlerinin de tüm olumsuzluklara rağmen kaliteli olması, öğrenmeye açık, iletişim becerileri gelişmiş ve liderlik vasfına sahip bireylerden oluşması gerekmektedir. Tüm bu özelliklere sahip bir müdür, şartlar ne olursa olsun, kurum içinde iyi bir yönetim ile öğretmenlerini motive eder, öğrenci ve veliyi eğitimin merkezine taşır ve açık iletişim halindedir. Buna binaen okul müdürünün sınırlı yetkilerle görevini başarılı bir şekilde yerine getirmesi bir hayli zor olmakla beraber yaratıcı düşünme gücüne fazlasıyla ihtiyacı vardır. İşte böyle bir sistem içinde okulun belirleyeceği vizyon büyük önem arz etmektedir. Zira, bu vizyonu yürütecek olanlar okul yöneticileri ve öğretmenleridir. Bu nedenledir ki, vizyonun; gerçekçi olup, çevre şartlarını da göz önünde bulundurarak öğretmenlerle birlikte oluşturulması, öğretmenin ilk motive dürtüsü olacaktır.
Geleneksel (sürdürümcü ) bir liderin okul içinde yaptığı en önemli iş, belirlenen yönetmelik ve kurallara riayet etmeleridir. Bu anlayıştaki bir okul müdürü hiçbir zaman başarıyı, motiveyi, kaliteyi, etkili bir iletişimi kuruma yansıtamaz. Zira bu anlayış, yeniliğe kapalı, katı kurallarla sınırları daraltılmış, öğrenilenlerin üzerine yenisini eklemeyen bir anlayıştır. Artık günümüzde bu anlayış işlevselliğini yitirmeye başlamış olsa da zaman zaman karşımıza çıkmıyor da değil. Çağımız, bilgiyi kullanma, yeni bilgilerle yeni yaklaşımlar elde etme, daha doğru, daha geçerli sistemler kurma çağıdır.
Çağımızın getirdiği bu bilgi, artık sürdürümcü liderlikten ziyade, dönüşümcü (yeniliğe açık)liderliğin daha geçerli sonuçlar elde ettiğini kanıtlamaktadır. Dönüşümcü liderliğin boyutları ve bu özellikte bir liderin okul içinde nasıl bir yöntem uygulayarak başarı elde ettikleri, akademisyenlerce araştırılmış ve bir takım sonuçlar elde edilmiştir.
Dönüşümcü Liderliğin Temel Boyutlar
Ø
İlham Verici/ Karizmatik: Vizyon ve
misyon duygusu kazandırır, saygı ve dürüstlüğü vurgular. Hayran olunacak,
güvenilecek davranışlar sergiler, çalışanlar ona benzemeye çalışırlar. Etrafındakilere
ilham olur, güdüler, geleceğe iyimser bakar, canlılık ve anlamlılık sağlar.
Ø
İlhamla Güdüleme: Yüksek
beklentileri bildirir, çabalara odaklanmada sembolleri kullanır, basit yollarla
önemli amaçları açıklar.
Ø
Entelektüel Benzeşim: Anlayış
ve akılcılığı ilerletir, sorun çözmede dikkatlidir. Soru sormaya, sorunları
yeniden ele almaya çalışanları cesaretlendirir; eski çözüm yollarına yeni bir
bakış getirir, yaratıcılık ve yenilikleri cesaretlendirir.
Ø
Bireyselleştirilmiş Etki: Çalışanlara
kişisel dikkat kazandırır, çalışanların her birine rehberlik eder. Çalışanların
potansiyellerini geliştirmeleri ve gelişmeleri için yeni fırsatlar yaratır, her
çalışanın istek ve gereksinmelerini dikkate alır.
(Bass, 1990 ile Metcalfe & Metcalfe,
2000'den düzenlenerek oluşturulmuştur.(SemihaŞAHİN))
Dönüşümcü lider, şartları kendine bahane etmez. İş birlikçi eğitimi sağlar ve kendi yükünü en azana indirerek okulunu yönetir. Böylelikle öğretmenin, sadece eğitim sisteminin olumsuzluklarını eleştirip kendini yeniliğe kapatması ve rehavete düşmesinin de önünü kesmiş olur.
Okul müdürü dönüşümcü lider olma yolunda yaptığı her çalışma ile önce kendini sonra da çalıştığı kurumu karanlıklardan aydınlığa taşıyacak sancağı, gelecek nesillere miras bırakacaktır. Her okul müdürünün devredeceği bu sancak, yakın geleceğin sağlam, kaliteli, yenilikçi, kinetik ve işlevsel eğitim sistemi için temel teşkil edecektir. Böylelikle, geçen her süre içinde yeni vizyonların oluşturulması ve uygulanması daha ulaşılabilir nitelikte olacaktır.
Elvin ELVİNCE
Temmuz 2013