Günümüzde teknolojik ve bilimsel  gelişme ve değişme beraberinde bireylerin eğitimliliğini zorunlu kılmaktadır. Toplumun eğitim seviyesi  ve kültürel  birikimi,  dünya üzerindeki statü ve rolünü belirler. Toplumu oluşturan ailedir. Eğitimin en önemli temel  taşını ise aile oluşturur.  Aile de başlayan eğitim daha sonraki alanlarda eğitimi çok büyük bir şekilde etkiler. Ailede  çocuk eğitiminde ilk ve en önemli unsur şüphesiz annedir. Annenin çocuk üzerinde bıraktığı etki, verdiği eğitim ve terbiye anlayışı çocuğun tüm hayatına yön verir. Sağlıklı bir kişilik iyi bir toplum ferdi meydana gelir. Dolayısıyla bugünün kız çocukları yarının anneleridir.  Kız çocuklarımız ne kadar eğitimli olursa ailesine, çevresine , ülkesine ve milletine faydalı olur. Toplumun kalkınmasında  ve gelişmesinde öncü rol oynarlar.                         Şanlıurfa’mızda ailelerin  ve kız çocukların eğitimi ile ilgili bugüne kadar az da olsa bir çalışma var. Şanlıurfa’mızda okuma-yazma bilmeyenlerin oranı yüksektir. Ulusal eğitime destek kampanyası çerçevesinde okuma-yazma oranında bir nebze de olsa gelişme oldu. Fakat yine de yeterli değildir. Ülke genelinde okur yazarlık oranı % 86 iken ,ilimizde % 63.

            Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu yönde iki projesi bulunmaktadır. Bunlardan birisi, UNİCEF ile ortaklaşa yürüttüğü “Haydi Kızlar Okula” kampanyası,diğeri ise Temel Eğitimin Desteklenmesi Projesidir. Her iki proje kapsamında ilimiz de yer almaktadır.

            MEB ve UNİCEF işbirliği ile kız çocuklarının eğitime kazandırılması amacıyla  okuma-yazma  oranı en düşük 10 ilde başlatılacak olan bu kampanya “haydi kızlar okula”  sloganı ile yürütülüyor.

         Bugün Türkiye’mizde  7,5 milyon insanımız okuma yazma bilmiyor. Bunun 6 milyonunu  kadınlarımız oluşturmaktadır. Milli eğitim istatistiklerine göre, Şanlıurfa’mızda kadınlarımızın okuma-yazma bilmeyenlerin oranı % 47’dir. Kız çocuklarının okullaşma oranı ülke genelinde % 92 iken, ilimizde % 65  Bu yönde çalışmalar yapılarak insanlarımızın okuma-yazma seviyelerini  yükseltmeliyiz. Bu amaçla MEB ve UNİCEF işbirliğiyle yürütülecek olan bu kampanya kız çocuklarının temel eğitime katılımının sağlanması açısında çok önemlidir.  Bu kampanya sağlıklı ve uzman kişiler tarafından organize edildiği taktirde kız çocukların temel eğitime  katılım oranı artacak, okula devam etmeyen kız çocukların da temel eğitime katılımı sağlanmış olur.

            Bu kampanyanın amacı; “ilk etapta Ağrı, Batman ,Bitlis, Diyarbakır, Hakkari, Muş, Şırnak, Van ve Şanlıurfa’da uygulamaya geçilecek proje ile çocuklarının ‘ilkokul kayıt net oranı’’okul çağında olup  okul sistem dışında kalanların sayısı ve eğitimleri önündeki engeller amaçlamaktadır. Ayrıca bu proje çerçevesinde anne-baba eğitimi toplumsal duyarlılık,yerel yöneticiler, sivil toplum örgütleri ile medya kurluşlarına göre; Anne-baba eğitimi ile ilgili radyo ve televizyonlarda kampanyalar” düşünülmektedir.

            MEB ve AB işbirliği ile yürütülen bir diğer proje ise, Temel Eğitimin Desteklenmesi Projesi’dir. Bu proje ile ilgili geçenlerde bir yazı yazmıştım. Finansmanı Avrupa Birliği  tarafından karşılanan bu projenin amacı; Türk hükümetinin Temel Eğitim programına destek sağlamak,  kentsel ve gecekondu bölgesinde  eğitim dışında kalmış nüfusun ihtiyaçlarını karşılamaktır. Bu anlamda Şanlıurfa Milli Eğitim  Müdürlüğü bünyesinde proje yürütme servisi kurularak Urfa’mızdaki eğitim sorunları ve çözümleri yönünde geniş çapta çeşitli öğretim yöntem ve tekniklerle, paydaş görüşmelerle bir çalışma yapıldı. Bu çalışma raporlaştırılarak Ankara’da  MEB ve AB uzmanlarına brifing olarak sunuldu.

 Bu projede  Şanlıurfa’mızda eğitim kalitesinin  yükseltilmesi için özellikle kız çocuklarının temel eğitime katılımının sağlanması yönünde yapılan çalışmalardı.  Öğrenci velileri ile yapılan birebir görüşmeler, ilçelere gidilerek  paydaş görüşmeleri yapıldı.Bu projemiz MEB ve AB uzmanlarınca kabul edilmiş ve bu yönde çalışmalar yapılmaktadır.

Şanlıurfa’mızda bugün okullaşma oranı ve derslik sayısı düşüktür. Okulöncesi eğitimde okullaşma oranı hedef  %16  olması gerekirken %1,2 dir. Okuma-yazma oranları düşüktür. Bu projelerin daha da geliştirilmesi  ve uygulanabilir hale getirilmesi gerekir.

Bölgenin sosyal ve ekonomik düzeyleri dikkate alındığında ilimiz okuma-yazma bakımından geridedir.  İnsanlarla yaptığımız bire bir görüşmelerde birinci sorunun  eğitime olan inancının yitirildiği, ikincisi ise ekonomik nedendir. Bazı velilerimiz de  “ Kızım okuyup ta  bana ne faydası olacak” düşüncesi hakim.  Onun için  anaların değerini daha iyi anlamalıyız. ‘Bugünün kızları yarının analarıdır’ felsefesinden hareket edilerek kız çocuklarımızı temel eğitime katılımını sağlamalıyız. Aileleri eğitmeli, eğitimin önemini ve değerini anlatmalıyız. Oysa Ekonomik sorunlar, feodal yapının olumsuz tarafları, onları evlerine, tarlalara, mevsimlik işçiliğe mahkum etmiştir.

Bu olumsuzluklara rağmen kız çocuklarımıza sahip çıkılarak, yek vücut olalım. Bölgemizdeki eğitim kalitesinin yükseltilmesi ve kız çocuklarımızın temel eğitimine katılımını sağlanması hususunda fedakarlık edelim. Ama inanarak ve güvenerek.

Şanlıurfa’mızda kız çocuklarının neden okula devam etmediği, okumak istemedikleri ve öğrenimlerini neden yarıda bıraktıkları ile ilgili ailelerle şimdiye kadar yaptığım birebir görüşmeler ve ailelerden gelen görüşler ışığında sorun ve çözüm önerileri aşağıdadır:

 

SORUNLAR

1.      Eğitim seviyesinin düşük olması,

2.      Ailelerinin eğitimin önemine olan inançlarının zayıf olması,

3.      Ailelerinin ekonomik sorunları,

4.      Feodal yapı,

5.      Ataerkil aile yapısı,

6.      Çok evlilik olayları,

7.      Kız çocuklarının erken yaşta evlenmeleri,

8.      Okulda kız çocuklarına rahatsız edici davranışlarında bulunulması,

9.      Kız çocuklarının okuldan erken ayrılmaları,

10.  Kız çocuklarının mevsim işçi olarak tarlalarda çalıştırılması,

11.  Ailelerinin erkek öğretmenlere karşı ön yargılı olmaları,

12.  Müfredatın bölge şartlarına uygun olarak uygulanamayışı,

13.  Kız çocuklar için Kız YİBO ve PİO’ ların olmayışı,

14.  Okul-aile işbirliğinin aktif olmayışı,

15.  Okul yöneticilerinin eğitim yönetimi ve ‘eğitim lideri’ konularında yetersiz olmaları,

16.  Kaliteli ve nitelikli öğretmenlerin az olması,

17.  Okulların uzak oluşu,

18.  Okullarda  bağış ve yardımların aileleri olumsuz yönde etkilemesi

19.  ,Sosyal aktivite ve ders dışı etkinliklerine karşı ilginin olmayışı ,okul yönetiminin yeterince destek vermeyişi,

20.  Kız çocuklarının erken gelişimi (ergenlik),

21.  Çevre baskısının olumsuz etkisi,

22.  Örf ve adetlerin yoğun baskısı,

23.  Hükümetin eğitime yeterli bütçe ayırmaması,

24.  İlköğretim I.Kademede el becerilere dayalı derslerin olmayışı,

25.  Aile içi huzursuzluklar,

26.  Halk eğitim Merkezlerinin yetersiz olmaları,

27.  Kız öğrencilerin veliler tarafından taşımalı eğitime gönderilmemesi  sorun olarak karşımıza çıkmaktadır.

28.  İlimizde il dışına tarım işçiliği nedeniyle yoğun göçün olması bu yüzden devamsız öğrenci sayısının fazla olması.

 

 

ÇÖZÜMLER

1.      Ailelerle birebir görüşmeler yapılarak,onları ikna etme yoluna gidilerek ailelerin görüşleri dikkate alınmalı ve  değerlendirilmelidir.

2.            Ailelerin eğitimin önemine inandırma konusunda bilgilendirme çalışmaları yapmak,toplumu bilgilendirmek,

3.            Ekonomik desteğin devam etmesi,   

4.            Ailelerin eğitiminde milletin moral değerleri dikkate alınmalı,

5.            Eğitim kalitesinin yükseltilmesi için Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde bir birim kurularak  ekip ruhu ile diğer ilgili kurumlarla işbirliğine gidilmesi,

6.            Bölgemizdeki kız çocuklarının temel eğitime katılımının sağlanması hususunda çok kapsamlı araştırmalar yapılmalı ve bu araştırmalarda velilerin katılımı mümkün mertebede sağlanmalı,     

7.      Ailelere periyodik olarak Aile planlaması ve ilk yardım konularında okullarda veya velilerin uygun gördüğü yerlerde toplantı,seminer ve kurslar yapılarak ihtiyaçları kadar çocuk sahibi olmaları yönünde bilgilendirilme çalışmalar yapmak,

8.      Kaliteli ve nitelikli öğretmen sayısının artırılması,

9.      Eğitim programlarının bölge koşulları dikkate alınarak uygulanması.

10.  Okul-aile işbirliğinin aktif olarak görev yapması.

11.  Halk Eğitim Merkezleri, aile eğitimleri ile ilgili çeşitli kurslar ve seminerler düzenlenmeli,

12.  Ailelere tv , radyo,gazete gibi basın yoluyla eğitim programları düzenlenmeli,

13.  Ailelerin bilinçli bir eğitim için rehberlik hizmetleri konusunda bilgilendirilme,

14.  Ailelerin eğitimi konusunda uzun,orta ve kısa vadeli çalışma takvimleri hazırlanarak  seminer ,kurs,kermes, sergi,dikiş-nakış, mahallelerde ayda bir yemekli toplantı gibi hizmet içi eğitim programları sayesinde bilgilendirme çalışmaları yapılmalı,

15.  Okul idarecilerinin öğrenci velileri ile kaynaşma yoluna gidici çalışmaların olması,

16.  Okul idarecilerinin TKY ile ‘Eğitimci Lider’ konumuna gelmesi, okul yönetimi okulu velililere sevdirmeli,

17.  İl gelişim master planlarının hazırlanması,

18.  Tarım Reform Mevzuatın yeniden düzenlenmesi ve bölgemizdeki küçük çiftçileri destekleyerek ekonomik olarak kalkındırmak,

19.  Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde proje birimi oluşturularak, Program Geliştirme  Uzmanları, Eğitim Teknolojileri Uzmanları daim olarak alınmalı ve AR-GE  kurulmalı,

20.  Bölgemizdeki sivil toplum kuruluşları ile işbirliğine gidilmeli,onlardan eğitim kalitesi kız çocukların eğitimi konusunda rapor ve bilgi alış verişinde bulunulmalı,

21.  Yaşam boyu eğitime önem verilmeli,

22.  Ulusal eğitime destek kampanyası çerçevesinde okuma-yazma kursları düzenlenmeli,düzenlene bu kursların amaçlarına uygun olarak verilmesi,

23.  Ailelerin okula olan güvenlerini kazanmak için sevgi eğitimi anlayışının oluşması,

24.  Okullarda sosyal aktiviteler ve ders dışı etkinlikler düzenlenerek kız çocuklarımızın sosyalleşmesi,

25.  Hükümetin kız çocukların eğitimi için eğitime bütçe  ayırması ,

26.  Bölgemizde pilot bölge seçilerek Kız YİBO ve PİO  ‘ların yapılması, Kız YİBO sayesinde okula gönderilmeyen,çıkarılan ,taşımalı eğitime gönderilmek istenmeyen kız çocuklarımız temel eğitime kazandırılması,

27.  Kız çocukların eğitimi için okullaşma oranı ve  derslik sayısı artırılmalıdır.

28.  Öğretmenlerin çalışma ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi ve öğretmen atamalarının ihtiyaç duyulan alanlara göre yapılması

29.  Kız Eğitim Okullarının açılması,

30.  Öğrencinin devamsızlık sebepleri olarak Okul ile ilgili sebepler, Aile ile ilgili sebepler, Çevre ile ilgili sebepler, Öğrencinin kendisi ile ilgili sebepler bir rapor haline getirilmeli ve Rehberlik Araştırma Merkezi ile koordine çalışılması,

31.  Taşımalı eğitim kaldırılarak onun yerine ayrılan ödeneğin okuldan ekonomik imkansızlıklar nedeniyle çıkarılan kız çocuklara tekrar okumaları için ekonomik destek vermek.

32.     Kız çocuklarının neden okula gönderilmediği, neden okuldan ayrıldığı, okula devamsızlık sebepleri ile ilgili  geniş bir araştırma Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde diğer ilgili kurumlarla işbirliğine gidilerek kapsamlı bir anket çalışması hazırlanmalı, sorunlar tespit edilmeli ve bu sorunlara yönelik çözüm önerileri geliştirilerek faaliyete aktarılmalıdır.

( Kız Çocukların Eğitimi başlıklı yazı Rafi Batın tarafından 29.07.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu