Online Üye
Online Ziyaretçi
Siyasi ve ekonomik açıdan yoğun stresler yaşadığımız son günlerde az sayıda da olsa güzel şeyler oluyor ve ben bu güzellikleri yakaladıkça sizlere sunacağım.
İşte bir tanesi:
Bebekler 40 haftalık olunca dünyaya gözlerini açarlar ama ARIN bebek aceleci. Daha 28 haftalıkken yaşama "merhaba" demek istemiş ve diğer iki kardeşinin arasına katılmış.
Erken doğan (prematüre) bebeklerin birtakım sağlık sorunları da vardır. Anne karnında tamamlanamamış sağlık konularının başında göz, akciğerler bazen de sindirim sistemi gelir.
Doğduktan sonra iki ay kuvözde kalarak taburcu olan Arın bebeğin gözlerinde, bakışlarında bir gariplik olduğunu fark eden aile çocuğu, İzmir Behçet Uz çocuk hastalıkları hastanesine götürür.
Burada göz doktoru Melike Balıkoğlu Yılmaz bebeğin gözlerinde "prematüre retinopatisi" tespit eder. 72 saat içinde ameliyat edilmezse, göz damarlarının isteksiz büyüyerek kanaması sonucu Arın bebeğin kalıcı görmezliği söz konusudur.
Çok riskli bu ameliyat için Ege Üniversitesi Tıp fakültesi ile temasa geçer Dr. Melike hanım. Ne var ki orada bu ameliyatı yapabilecek doktorlar izne ayrılmışlardır. Diğer üniversiteler ile eğitim ve araştırma hastanelerindeki doktorlar bu riskli ameliyata yanaşmazlar.
Dr. Melike hanım mesleğine aşık bir kadındır, sorundan kendini soyutlayamaz ve dakikalarla yarışmaya başlar. Son çare olarak Isparta'daki hocası Yard.Doç.dr. Levent Tök'ü arar ve "bebeği hemen kuvöz içerisinde buraya getirin" cevabını alır.
İzmir sağlık müdürlüğü aranmış olsa da imdada TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ yetişir. Çiğli Kaklıç Askeri havaalanında hazırlanan bir askeri uçak, Dr. Melike hanım ile kuvözdeki bebek ve annesini alarak Isparta'ya indirir.
Havaalanında bekleyen ambulansla çok acele Süleyman Demirel Üniversitesi Araştırma ve uygulama hastanesinde kendisini bekleyen doktoru Sn. Levent Tök tarafında acilen ameliyata alınır.
Genel anestezi ile uyutulan minik Arın bebeğin göz damarlarındaki büyüme ve kanama 2 saatlik bir lazer operasyonu ile durdurulur.
Bebek 5 gün sonra sağlıklı bir şekilde taburcu olur ve artık Arın bebek ile ailesinin de yüzünde mutluluk tebessümleri vardır.
Dr. Levent Tök beyefendi, kendisini çocuk sağlığına ve mesleğine adamış ideal kişilerden birisidir. Aynı olayın benzerini biz de yaşamıştık Mehmet Burak'ta. Antalya'da prematüre göz ameliyat üniti yok, acil ameliyat denildiğinde bir gün sonra dokuz günlük bayram tatili başlayacaktı.
O gece Isparta S.Demirel üniversitesi prematüre göz ünitesi ile süren yoğun telefon trafiğinde durumu izahımız ile arife günü bebek ameliyat sayısı (5) ile dondurulmasına rağmen kontenjan fazlası olarak bizi son sıraya alıp ameliyat etmişti bebekleri seven meslek aşığı doktor Levent bey. Kendisine ne kadar teşekkür etsek çok az gelir, gönül borcumuzu hiç bir zaman ödeyemeyiz. http://blog.milliyet.com.tr/premature-bebekler/Blog/?BlogNo=281057
Dr. Melike hanım ile Dr. Levent bey olmasaydılar veya onlar da izinli olsalardı, minik yavru Arın bebek hayatı boyunca görmez olacak, güneşi, ışığı ve renkleri tanımayacaktı ve kendisini sevgi ve şefkatle büyüten anne-babasını hiç görmeyecekti...
Mesleğine aşık bu insanlara ve benzerlerine derin hayranlık duyuyorum ve dilerim ki çoğalsınlar zira etrafa saçtıkları ışığın ve enerjinin ölçümü yok.
Sağlıklı ve mutlu günler hepinizin ve hepimizin olsun.
Selam ve sevgilerle...
Yurdagül Alkan.