Ne demişler “Adam o ki olayın evvelini ve ahirini düşüne” bu Milet bu sözü günümüze kadar yaşatmışsa bir hikmeti olsa gerek.Hangi aşamada olursa olsun bunu düşünmeyecek kadar toy olan bir kimseden topluma kayda değer bir fayda gelmez
Öyleyse daima eylem sonrasını kısa orta ve uzun vadede getirisini düşünmek gerek.

İnsanoğlu sosyal bir varlık olarak değişim ve gelişim içinde olunca toplum, devlet bu paralelde kendini yenilemekle yükümlüdür.Bir zamanlar öğretmenin öğrenciye dayak atması hoş karşılanırken şimdi bu fiziki şiddet ortadan kalktı rehberlik, iletişim, tanıma devreye girdi öyle de olmalı,

Devlet eski gaddar tavrını değiştirip vatandaşlık hakları adı altında insanına kucak açmalı mutluluğu için taş üstüne taş koymalıdır.Bunu yaparken de tüm kurum ve kuruluşlarıyla seferber olmalıdır yoksa inandırıcı olmaz askeri, mülki ve siyasi erkleriyle eşgüdüm ve işbirliğiyle yapmalıdır.

Eskiden büyüklerimiz “Allahtan sonra hükümet gelir” derlerdi şimdi artık bu ifade tutmuyor vatandaş biliyor ki hükümet de devlet de insanlığa hizmet etmek için bir araçtır. Vatandaşına huzur, mutluluk ve ekonomik refah getirmeyen bir hükümet yada devletin bir kutsallığı olmadığı gibi desteklenecek yanı da oktur. Hükümetleri değiştirmeye alıştığımız gibi hükümette sorumluluğun farkına vardı ama devlet bu misyonu kabullenmiyor .

Bir zamanlar öngörüyle büyüklerimize “En az PKK kadar belki daha fazla zararlı kimseler silahlı kuvvetlerimizin arasında var” deyince azar işitiyorduk yazar çizerlerimiz haksız yere hüküm giyiyordu, tazminatlar ödemeye mahkum oluyordu. Ben acizane vatandaş dahi bu ekibin hışmına uğradım ve 301.maddeden ceza aldım. Halbuki vatandaş olarak birbirimizi aydınlatmalı, bilinçlendirmeli, yanlışın önüne set koymalıyız. İngiliz’in meşhur adamlarından Çörçin diyor ki “ordusunu yenemeyen bir halk özgür olamaz” bakın bakayım İngiliz ordusuna bizdeki serkeşliği onda görebilir mi siniz? Adamlar Avrupa birliğini kurup askerin etkinliğini iyice azalttılar gün gelse komşularımızla sınırları sembolik hale getirsek askeriyenin yükü epey hafifleyeceği gibi bütçemize olan maliyeti de düşecektir.

O zaman, savaş adına ne kadar slogan ve enstrümanımız varsa yarından tez yok çöpe atıyoruz,insanı çalışmamızın merkezine alıyoruz, medeni dünyanın güzellikleri, milletimizin özellikleriyle tarihi günümüze göre yorumlayarak militarizmi devre dışı bırakıp her gün bir adım ileri deyip bu memlekete bu millete sahip çıkacağız.

Meclisin etkisini her geçen gün daha da arttırarak saygınlığını koruyacağız,anayasa değişikliğiyle bu millete bu memlekete nefes aldıracağız,ülkemizin huzur ve mutluluğuna yönelik politikalar geliştirerek üzerinde yaşadığımız bu nezih yarım adanın nimetlerini değerlendirme ve paylaşma yoluna gideceğiz üç günlük dünya hayatının ebedi hayatımıza leke oluşturacak tarza getirmeyeceğiz.

Demokrasi adına başlayan açılımlara destek vereceğiz, dünün kahrına takılarak hayatımızı zindan etmeye hakkımız yok,görüyorsunuz kapatılan DEP’in eski başkanı bunca sıkıntıya rağmen olabildiğince olumlu ılımlı bir açıklama yaptı ve sorunların çözümü için meclisi adres gösterdi.Meclis artık bakış açısını değiştirmeli bu mini partinin yerini de empati yoluyla doldurarak ülke sorunlarına çözüm getirmelidir. Sağ duyulu olup gereğini ymak yeterli,gerisine karışma. Nasıl mı?
1-Makul bir genel af çıkarmak
2-Türkçe dışındaki dillerin varlığı ve yaşaması için yasal bir düzenleme,
3-Alevi sorununu çözmede yasal bir katkı,
4-Dış Politikada ekili olabilme yolları,
5-Komşu Ülkelerle işbirliği,
6-Vatandaşlığın haklarını gündeme alma,
7-Talan siyasetine son verme(Başbakan Vekillerini uyarsın doğuda bazı vekillerin nüfuzuyla devlet işlemez hale geldi),
8-Vekiller halkın arasına insin meclis çalışmaları hakkında halkı aydınlatsın
9-Sivil toplum Kuruluşlarının daha aktif hale gelmesi için bir çaba harcansın
10-Şehit ailelerimizin, gazilerimizin maaşlarında iyileştirmeye gidilsin
11-Yaşlılarımızın mutluluğu için ülke çapında programlar düzenlensin
12-Evliliği günden yaparak önemine vurgu yapıp devlet katkıda bulunsun
13-Eğitim Öğretim ülkenin birinci gündem maddesi durumuna getirilsin(aslında uzun erimli olarak yüzlerce sorunlarımızın çözüm yolu talim terbiyeden geçer)
………………………………………….vs.
Arkadaş, bu ülkede bu çalışmaları yapmak bana çok kolay geliyor dolayısıyla bu alanda Meclisin pasif çalışması,Hükümetin kayda değer bir programının olmaması,Devletin bu gibi asıl meselelerde lakayt kalması beni kahır ediyor ,yetmiyormuş gibi bir de düşündürüyor,kaygılandırıyor.
Bir gün ülkemin tüm kurum ve kuruluşları bu alana yönelecek buna candan inanıyorum.
Selam ve sevgilerimle.
e.kaya
( Sağ Duyu Ve Gereği başlıklı yazı Eyüphan KAYA tarafından 15.12.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu