Kim neyi düşünüyor, hangi fırsatı kolluyor, olup bitenlere karşı yorum ve yaklaşımları nedir hemen kendini eleveriyor, iyisiyle, kötüsüyle.
Cumhurbaşkanı ve birkaç Bakan olayı teessüfle üzüntüyle karşılarken, ilginçtir Başbakan bir az retorik yaptı; belki de olayın aslını anlamaya zaman kazanmak içindi, ama ilk açıklamaları hiç teskin edici değildi, milletin duygularını fırenleme özelliğini taşımıyordu ve yanan ateşi söndürmeye pek etkisi olmadığı gibi üzüntüye üzüntü katıyor gibiydi.
Ortada hataen de olsa yapılan bir mezalim vardı, bir çok ocak sönmüş bir famile nerdeyse yok edildi,Türkiye’nin canı yanıyor, dört bir yanda ilgili Bakanların istifası, devletin özür beyanı ve tazminatı üstlenme beklenti ve talepleri seslendirilirken, Başbakandan pasif bir açılkamanın gelmesi millet duygusunu taşayan kimselerin kamuoyuna bir şeyler söyleme imkanını elinden almıştı ki, Bakanların taziyeye gitmesi Başbakanın telefonla taziye sahibini arayarak herkese taziyelerini bildirmesi ve MGK ve TSK toplantılarında tazminat mevzuunun gündeme gelmesi bir az olsun yüreğimize su serpti.Devamında daha bir olumlu ilginin gösterileceğini umut ediyor, bekliyoruz.
BDP kanadının sanki fırsat bu fırsat dercesine, yoğun bir kalabalıkla Uludere’ye yönelmesi, cenaze törenini miting meydanına dönüştürmesi ve tabutlara malum bayrağı sarması niyetini ortaya koyduğu gibi, Kürt halkı nezdinde birkaç puanını da düşürdüğüne inanıyorum.
Cenazeye saygı esastır, cenaze üzerinde siyaset yapılmaz, sisasi bir rant elde edilmeye çalışılmaz.
Hele hele taziyeye gelen Kaymakama yapılan saldırı, hiçbir akıl ve izanala izah edilemez, Kürtleri dünya nezdinde küçük düşürmeye yönelik bir harekettir.Bir Kürt olarak bu harekette bulunan, teşvik eden her kimse kınıyor ve kendisine hakkımı helâl etmiyorum. Tarihi bir leke olarak Kürtlerin karnesine yazılmıştır.
Hem CHP, hem MHP muhalefet cephesinin yorum ve değerlendirmelerini manidar buldum.İnanıyorum ki muhalefetin faciaya sağduyu ile yaklaşımı Başbakana da kuvvet ve cesaret vermiştir.
Türkiye kamuoyunda %3-5 sivri yorum ve yaklaşımlar hariç kahir ekseriyet;
Milli Savunma Bakanını istifasını,
Devletin özür dilemesini,
Vatandaşlarımıza tazminat ödenmesini, bekliyor kanaatini taşıyorum.
Bunun yanısıra dünkü yazımda da belittiğim gibi, Uludere çarşı meydanında bir “ibret abidesi” yapılıp vefat eden 35 vatandaşımızın, ad soyadlarının yanısıra devletin özür beyanını da abideye asılırsa, tarihi bir anıt olur, barışa hizmet eder kanaatindeyim.
Bu haliyle bile Hükümetin başında milletin sevdiği bir Başbakan var, devleti idare eden bir hükümet var, Halkın hasasiyetlerini kâle alan bir Reis-i Cumhur var.Bu varlardan yola çıkarak barış ve huzur adına bir beklentimiz var ve bu beklentinin anayasaya yansımasını bekliyoruz.
Daha mutlu, müreffeh , zengin ve sınırlarını edep ile nakışladığı özgür günlere diyor.
Huzur ve mutluluklar diliyorum.
Fiemanillah.