Bu edebiyat siteleri, emeklilikleri veya başka nedenlerden dolayı aktif yaşamdan uzak kalanlar için olduğu gibi, bu günün yoğun çalışma temposunda bulabildikleri boş zamanlarını değerlendirmeye çalışanlara bir nevi terapi oluyor. Ruhen tatmine ulaştıkları için hayata daha bir tebessümle bakmalarını sağlıyor. Bu tür uğraşların tabii ki yalnız edebiyat dalı ile sınırlı kalması mümkün değildir. Resim heykel gibi sanatsal konularda olduğu gibi seyahat veya koleksiyon gibi alanlar için de söz konusu olabilir.
Herkesin çevresinde mutlaka, siyaset, gelişim ve dünya olaylarından bahsedecekleri dostları ahbapları vardır. Ama kaçta kaçıyla kişisel hobileri hakkında muhabbet edebilirler? Aynı frekansta dostlar bulmak bir yerde şans işi değil midir?
Hobinin sözlük manası, her zamanki uğraşlarının dışında yer alan dinlendirici bir alanda vakit geçirme olarak ifade edilebilir. Ama bazıları bunu sonunda bir meslek olarak da benimseyebilir.
(Benim gibi)
Yaşam insanı bir rüzgâr gibi önüne katıp hiç ummadığı alanlarda çalışmaya zorlar. Ben çevremdeki 20 kişi ile küçük bir araştırma yaptım. Bunun 18 i yaptığı işten mutlu değildi. Eskiden çocuklara sorarlardı, büyüyünce ne olacaksın diye. Onlarda başka başka alanları sıralarlardı.
Şimdi ise, mahzun bir ifade ile tutturacağım puana bağlı diye cevap veriyorlar.
İşin başka bir ilginç boyutu da, yaşadığınız bölgeden hiç ayrılmadığınız halde, yurdun dört bir köşesinde aynı dünyada yeni dostlar edinmek. Bu ne kadar hoş bir şey, öyle değil mi? Birbirinizin yapıtlarınızı paylaşıp yorumlar yapıyor, ortak zevkleriniz üzerinde görüş alışverişlerinde bulunuyorsunuz. Aylar yıllar sonra da, bir etkinlikte karşılaşınca kırk yıllık dost gibi doyumsuz muhabbetlere dalıyorsunuz.
Monoton bir yaşam hem ruhen hem bedenen kişide bir çöküntüye neden olur. Benim bir hobim yok diyen bir kişiye rastlayacağımı pek sanmıyorum. İç dünyasını bir karıştırırsa mutlaka bir tane bulacaktır.
Geride sizden iz olarak kalacak bir şeyler üretmek güzel bir şey değil midir sevgili dostlar.

( Edebiyat Siteleri başlıklı yazı Çetin İMER tarafından 23.12.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu