Hep bir birimizi çözmeye çalışırız... hele ki  bu sevdiğimiz insansa... onun her şeyini bilmek isteriz...ne yer ne içer nerede gezer,ne yapar ne zaman güler , ne zaman ağlar..onun hayatının her noktasını öğrenmek  her noktasında yaşananlardan haberdar olmak ilerledikçe bu aşk hayatının her noktasında olmak isteriz...

Aslında onu ilk başlarda hiç tanımadan hayatımıza alırız ...aşk denen o büyünün içine sarar sarmalar bir gülüşü ne bir bakışına ,bir sözüne kanarız..bu bakışa , bu gülüşe bu söze sahip olan o insan ,bizim olmalıdır. bize ait olmalıdır. hep sanki aynı bakacak , aynı gülecek ,hep aynı sözü söyleyecek gibi....ama aynı zaman da elde etiğimiz an bununla da yetinmeyiz...  elde etmekte bizi kesmez...onu tanımak gerektiğini anlarız... bu gülüşten onda daha ne kadar var o iç ısıtan bakışın derinliğinde daha ne ateşler saklı  o sözler daha ne kadar huzur verir bir insana .. bunları bilmek zorunda hissederiz kendimizi... aynı durum karşı taraf için de geçerlidir.....ve bu aşka bir isim aramaya başlarız... anı yaşamak o anda kalmak,  o anda hissettiklerinle mutlu olmak yetmez... çünkü önümüzde bir ömür vardır... bu ömür için doğru kişi mi diye sormaya başlar beyin... yürek ona sen sus  ben sevdim  sana ne dese de ... beyin susmaz sor bakalım der...nelerden hoşlanır .ne yer ne içer...nerelere gider ... ak mı sever karamı.... yürek istemese de bu sesse eşlik eder ... sorar.... peşinden ölç bakalım der beyin... neyi der yürek gene saf saf...boyunu postunu, yaşını kaşını gözünü,sözünü, yürek itaatkar dır her kez in lafını dinlemese de beyinden gelen emirlere karşı koyamaz ... karşı koymak istese de beyin ona bir kere sinyal yollamıştır.. onu uyutmaz yedirmez güldürmez... dışarıdan bakıp  vahh aşık bu uyku yok yeme içmeden kesildi derler ya  aslında aşktan değil beyinin sinyallerin  dendir .... bunları yapan yürek  tamam yaptım artık kurtuldum her şeyi öğrendim ,sordum ölçtüm biçtim... ben her şeyi ile sevdim ...kabulümdür .. artık bu adını koyamadığım şeyin adı sevgi olsun der .....der demesine de beyin hoppp orada dur ... iki günde sevgimi olurmuş  .. bak dün  sana baktığı gibi bakıyordu hasan a... sana güldüğü gibi gülüyordu...ayşey e ...fatma ya.... hele o söz neydi söylediği  ali ye... demeye başlar ..kıskançlık denen sinyali en son volüm den gönderir yüreğe...yürekteki duru su bulanmıştır bir kere... beyin en munzur gülümsemesini takınır ...sor der sor hesap sor.... artık onu tanıdın her şeyini de biliyorsun ...o sana ait ve sen bu hakka sahipsin.... sana ait biri  başkasına nasıl öyle güler, bakar, konuşur.. sor hesap sor....yürek zehri bir kere almıştır.. ya bu zehir dışarı atacak ya öldürecek ... başlar art arda sormaya... sordukça sorar sordukça karşıdakini yorar ,yordukça bıktırır.... bıktıkça uzaklaştırır .... uzaklaşdıkca kaybolur... beyin amacına ulaşmıştır.. onun amacı yüreği korumak gibi gözükse de asıl amacı ... egemenliğini  ve üstünlüğünü yüreğe kaptırmamaktır.... yüreğin sesini dinleyen insanın güçsüz olacağına inanan beyin aklınca yüreği korumuştur...  bir taraftan da  cam vazo gibi kırılıp darmaduman olmuş yüreği yalan  tesellilerle avutur ... aman boş ver daha neler çıkar karşına ..sana layık biri değildi zaten.... seni sevse her şeyine katlanırdı...DER.... beyin  derde

 Silgisiz de derki.... sevdiğiniz için beyninizden önce yüreğinizi dinleyin...aşka başlarken aramadığınız mantığı daha sonrasında aramaya kalkmayın....delinin  aşkı  her zaman akıllının aşkından daha uzun sürer....o yüzdendir aşk en çok deliye yakışır......

 

( burada ki delilik akıldan yoksun olmak değildir.. burada ki delilik mantığı aşka karıştırmamaktır).....


silgisizce AŞK


                                                     
( Beyincimisiniz....yürekcimi başlıklı yazı SİLGİSİZce tarafından 30.01.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu