7,9 DAN BÜYÜKTÜR
Bu haftaki gündemimiz deprem , deprem yolu ile işlenen cinayetler,ortakları olacak..Onceki yazımızda bina ve arazi sihhatinden bahsetmiştik.. Alım satimda satıcıya yüklenecek satış sözleşmesinin   eki nitegindeki  demir kum zemine dair nitelikleri gösterir belgelerin eklenmesi zarureti olmusdu..
 Yerkurede olabilecek en buyuk depremi büyüklüğü ölçülebilir birim olarak 9.5 Richter diye bilinmektedir. Deprem ölçeğine adını veren Charles Francis Richter , California Teknoloji Enstitusunde çalışırken depremin ölçülebilir  bir deger olmasi ile ilgili çalışma yapmıştır..Özetle jeofizikcilerin yerine geçmemek  üzere  basitleştirilmiş hali ile bir deprem nasıl olur ve nasıl ölçümlenir..? Bunlari bir hukukçu olarak ,bir magdur olarak bilmezsen kim suçlu ve neye göre cezalandıracagız?Onu nasıl tazminata mahkum ettireceğiz?Yoksa muteahit gelecek "aha ruhsat ,aha proje ölmüşse de kader" deyip kendini sıyıracaktır..  Yerküre içindeki tektonik hareketler neticesinde birikmiş potansiyel enerji,dalgalar halinde gelir ve katmanlar halindeki yer kure plakasına çarpar..  Gelen dalgalar birikir.Biriktikce şişer. Şiştikce dalgalar sıkışır Biriktikce şişen dalgalar, en zayif noktanın çatlaması ile yer yüzünde afad olarak kendini gösterir..
Fay hattı denilen bu daha önceden kırılmış çatlamış patlamış fayların nereye  uzanacagi' çatlak otomobil camı "gibi nereye gidecegi bellidir..Yani bir insan g*tünden fay hattı uydurmaz..18 Mart 1953 yilinda Çanakkale-Yenice yerin içine gömüldü.O fay hattı bugun Balikesir Kuvayı Milliye ile Adnan Menderes  arasında kalan merkez ilceyi ikiye bölen dere hattı dır.Bu alanı imara açan katliama hizmet edendir..Uyarıyorum..!
Bugun Maraş'ı yerle bir eden deprem 1114 yılında aynı ile vaki olmuş ve Adiyaman dan Ceyhan a kadar olan hatt Urfali Mateos tarafından yazıya dökülmüştür. 
1114 yılında Urfa lı Mateos tarihnamesinde Kahramanmaraş ın yerle bir oldugu depremden bahsetmektedir..Misis (Ceyhan) e kadar uzanan bölgeden tek bir canlı kalmayacak şekilde olduğunu ve insanların kıyamet günü zannetigi bu depremi günahkarlıga ve tanrının gazabına bağlayarak açıklayıcı yazmıştır. .  Aynı zamanda astrolog da olan papaz,40.000 kişilik Maraş ın bir pazar günü  yok oluşunu anlatmıştır.Ormandaki Hayvan ciyaklamaları, gök gürültüsünü andıran seslerin yer altından ortaya çıkışıni anlatmıştır.. Tıpki 1.5 dakika sürdüğü söylenen bugünkü deprem gibi ve yer altından ,helikopter cagıltısina benzeyen korkutucu ses ile insanların nasıl korktugunun depremzedelerce anlatılması gibi...
Deprem de bugun etkilenen Samsat(Adıyaman da ilce) Hisnimansur(Adıyamaneski adı), Keysun (çakirhoyuk mevkiinde kale Adiyaman civari)ve Raban(Antep e  50 km kale) kale sehirleri de zarar görmüştür.. 
Bir sehir,tüm manastirlar ahalisi ile  yok olmuşdur.. 
O zaman Hristiyan mezhepleri de birbiri ile çarpışıyor.. Birbirilerini aforoz ediyordu.. Kimisi isa tanrının oglu derken peygamber oluşu ile öncesini ayırarak farklı yorumlar getiriyordu.
Papaz o zaman ki hali ile fay hattini bilmiyor ama bugunku bilim adamlarının "fay haritasını" aynen o zamandan tarif ediyordu..
O halde bu topraklar, yok etmeye de var etmeye de  alışıkdır ..
Pisi pisine ölmek istemiyorsak ;
Kural 1 :Fay hattına konut yaparsan ,konut yapılmasına izin verirsen ,izin verilmesi için imara açarsan sen suçlusun.. Hem tarihsel bir gerçeklik ,hemde jeofizik ve jeoloji ilmine göre bilimsel bir gercekliktir.
Deprem boyutlandırması richter ölçeğinde yapıldığında; 0 ile 9.5 arasını siddet derecesine göre bölümlemistir..
 0 la 1.9 arasındaki depremler ancak  sismik araçlarla hissedilirken 1.9 ile 2.9 arasında olanlar sadece duran insanlar tarafından fark edilir.  9.5 e kadar bu derecelendirmelerde hangi birim de   hasar olusturacagi ,ölum gerceklesebilecegi, coğrafi degisimler yaşanabileceğini iliskin bilim insanları tarafından belirlemeler yapılmıştır..  9.5.den buyuk deprem olamayacağı katmanlama yapısının buna izin vermeyecegi aynı bilim insanlarınca not edilmistir..
O halde hiç bir katman 9.5 ölçeğinde   bir sıkışıklığı taşıyamayacağı icin 9.5 e gore yıkılmaz altyapı çalışmaları  hesaplanmalıdır.. 
 Pisi pisine ölmek istemiyorsak 
Kural 2: 9.5 ölçeğinde depreme göre mukavemet gucu olan alt yapi yatırımlarını gerçekleştireceğiz.. Ve yer altı her an hareket halinde olduğu için bu hareketlerin bu alt yapıda deforme yapıp yapmadığını her yıl denetleyecegiz.. Merkezi idare bunu yapamiyorsa meydan gelen depremden ortaya çıkardığı zararlardan hem hukuken hemde siyaseten sorumludur..
Depremin olağan dışı hareketlenmelerden kaynaklandigi sismik verilerle mümkündür..Sadece muhabbet kuşunu bile kameralı bir odada beslesen ve bu kuşun tepkileri ilk  veri olarak sensoru harekete gecirecektir..önemli olan odanın yer altında kaçıncı km ye kurabilecegindir..
Sismik hareketlerin zarar verici boyutta olmadığı 80.saniye içerisinde yerleştirilen sensörlere göre hesaplansbilmektedir..
Bu seksen saniye 9.5 depreminde bile kaçmak için saklanmak icin yeterli.zaman araligi seklinde değerlendirilecektir. Bilinmezlikle karşı karşıya kalmakla,bilerek depremi karşılaşmak arasında fark vardır.. Buna iliskin yatirim degeri 1 milyar dolar ve Japonya bunu gerçekleştirmiştir...
Batan bir şehrin yeniden imarina iliskin rakamın ve telafisi imkansiz insan kaybının yanında 1 milyar doların adı bile olmaz..Pisi pisine ölmek istemiyor ve inanılmaz zararlara katlanmayacaksak Kural 3 devreye girer..
KURAL 3 Sensörü öncü bildirim işlevine iliskin kurumsal teknolojik ve gelisime açık  bir arge birimi oluşturmak kamunun görevidir..  
Yerküre ,yapısal özellikleri,sönmüş olsa da  yanardağ varlığı ,sıcak su kaynaklarının varlığı bu katmanların sağlamlık catlaklik ve mukavemet gücüne veri teşkil eder..
Yani derinden dalga dalga.gelen toprak dansı sıkışmış bir Yay misali 9,9.1,9.4 olur ama 9.5 olamaz.. 
6 olan ölcek 7 olan ölçekle karşılaştırıldığında yüksek olan önceki depremin 10 kat daha büyüklüğü anlamına gelir..6.9 a kadar olan depremler 169 km ye kadar etkili olurken daha buyugu binlerce km de etkili olurken 9 ve sonrasi depremlerden yerküre de sekil değişiklikleri oluşur.. 
Alt yapı calışmaları yapılırken hesaplama 9.5 e göre yapılır..Öyle bir yol yaparsınız ki 9.5 deprem olsa(ki olmaz) yıkılmaz..Yada öyle saglik merkezleriniz vardır ki bataklık gibi yumuşak zemine yapmissinizdir ama cakma ve bilye yöntemi ile esnek yapı o kamu hizmeti veren binayı eğilir ama yıkılmaz özelligi ile onu korumaya alırsınız.. 
Ya da Süs köpeği misali  yapay taş ,cam pvc lerle giydirilmiş ayıplari örtülenmiş binalar yaparsınız binalar güzel dir ama sizi korumaz..
Bina sıhhati dediğimiz,binanın yapımında kullanılan demir kalinligi , c 35 beton, yıkanmış kum,katışık mermer tozu varlığı, kireç konulup konulmadigi,nemli hava da mi kuru hava da mi beton döküldüğü, beton dokuldikten sonra belirlenen kriterlerde ıslanıp ıslanmadıgı  beton kalınlığı, sıva niteligi binanın sıhhati ile ilgili gibi gozuksede sizin can ve mal guvenliginizle, kamu idaresinin de görevini yapıp yapmadığı ile ilgilidir..Binayi yapan her aşamasında ihtimam gösterecek ihtimam gösterip göstermediğini hem meslek odası hemde idari yapı denetleyecektir. 
11 Mart 2011 de Japonya kuzey dogusunda 9 şiddetinde deprem olmus tsunami denilen dev dalgalar koca bir şehri yutmus 15.690 kisi ölmüştü..
1960 yilinda  şili depremi tum zamanlarin ölçülebilir en buyuk depremi olmustur 10 dakika süren 9.5 1 hafta süren sarsıntı  guney afrikaya kadar uzanan tsunami ye sebep olmuştur ölü sayısı 3 bin dir..
Pakistan da İslam abad ın kuzeydoğusunda 7.6 büyüklüğünde deprem oldu 73 bin kisi öldü..Müslumanlar hep ölmeye mi adaydır?9 ,7 den 10 bin kez büyüktür.. Ama musluman olunca ortaya cikan zarar 10 bin kere daha fazladır.Ve müsluman ülkede 7 ,9 dan sonuc itibari ile büyüktür.. 
Gözümüz gönlümüz tarihimiz olan sehirler depreme teslim olmaz..
Lay lom gösterilerle deprem tatbikatlari bizi depreme karşı korumaz..Bizi seviyorsanız bürokrat olarak geregini yapacaksınız.. Yoksa Urfali M ateos zaten yüzlerce yıl öteden söylenecek olanı söylemiş zaten..."Calma azma"

Torun Halili
( Yedi Dokuzdan Büyüktür başlıklı yazı HALİLİ tarafından 7.02.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.