Günümüzde geleceği yeşertme, toplumu geliştirme ve bireyi topluma kazandırma görevi olan eğitim sistemi özünden uzaklaşarak en temel sorun  olarak bireyi toplum ve gelecek konusunda etkisiz kılmaktadır.

Öncelikle bugün içinde bulunduğumuz eğitim sitemini 4 temel başlıkta tartışma gereksinimi duyduğum için makaleyi dört bölümden oluşturmayı daha uygun buldum.
eğitim sisteminin en temel dört sıkıntısı:
1. Birey Merkezli Eğitim Metodundan Uzak Olması.
2. Ezberci Eğitim Anlayışını Benimsemesi.
3. Eğitimde eşitsizlik
4. Verilen Bilgi Ve Eğitimin Yetersiz Olması Ve Kalıplaşmış Eğitim Sistemlerinin Uygulanması



                                                          BİREY MERKEZLİ EĞİTİM METODU
Eski çağlardan itibaren insanlık gelişimine en büyük katkı üretim ile olmuştur. Bu üretim üç temel üzerinde Bilimsel Üretim, Maddi Üretim ve Manevi üretim olarak üç temel üzerinde birey merkezli olarak gelişmiş ve toplum merkezli olmuştur. İnsan özel bir varlık olarak düşünme yetisi ile yaptığı üretim faaliyetlerini geliştirmiş, sınıflandırmış, ileri götürmüş ve bir medeniyet seviyesine ulaşmıştır. Bu medeniyet yolculuğunda doğuştan başlayan eğitim süreci öncülük etmiştir ve gelişiminde de öncülük eden en temel faktör olmuştur. 

İnsan bilinmeyen bir gizemdir. Her insan birbirinden farklıdır. Düşünce olarak, yüz olarak, duygu olarak farklı olan insanlar bu farklılıklar ortadan kalksın diye Evrensel bir eğitim modeli ile eğitilmeye çalışılıyor. 
 

“Aslında Herkes Dâhidir. Ama Siz Kalkıp Bir Balığı, Ağaca Tırmanma Yeteneğine Göre Yargılarsanız Balık Tüm Hayatını Aptal Olduğuna İnanarak Geçirir.”

Bu söz Albert Einstein adlı bir bilim insanına atfedilir.
Bu sözde de dediği gibi yetenek ve eğilim bir kenara bırakılarak birbirine benzeyen farkları olmayan insanlar kümesi yaratılmaya çalışılıyor.

İnsanlık kazanç için bu tür eylemleri tarih boyunca yapmıştır. Mesela Kalkolitik Çağda Anadolu'da üretilen çanak ve çömlekler farklı bezemeler ve farklı boyalarla süslenir böylece satılırdı ama Mezopotamya'da öne çıkan seri üretim Anadolu'ya gelince tek tip çömlekler oluşmuştur ve Anadolu Bezemeli Çömlekçilik anlayışı seri üretim yüzünden sona ermiştir. 

Bu örnek ele alındığında yapılmak istenen olay aslında göz önüne geliyor.  
Gazali gibi İslam alimleri döneminde uygulanan eğitim sisteminde Birey merkezli anlayış ile yetenek bazlı bir eğitim veriliyordu. 

Günümüzde bazı Avrupa ve Asya ülkelerinde bu eğitim sistemi ön planda tutulmaktadır.  Ülkemizde 20 milyon civarında öğrenci bu eğitim sistemi ile basitleştirilip birbirine benzeyen bir toplum kümesi oluşturulmak istenmektedir. 1 milyonun üzerinde emek ve eğitim veren öğretmenlerimiz de sadece bir alan üzerinde bilgi sahibi olmaları istenmektedir. 

Cumhuriyet tarihine damga vuran Köy Enstitülüleri Karma bir eğitim anlayışı ile eğitim veren bir kurumdu. Burada anlatmak istediğim Karma aslında Kız ve erkek çocukların beraber okumasından fazlasını kapsar  bu eğitim kurumunda sadece Matematik, Türkçe, Tarih gibi dersler değil daha kapsamlı ve bireyi geleceğe hazırlayan eğitimler veriliyordu. 

Türkçe, Tarih, Coğrafya, Yurttaşlık Bilgisi, Matematik, Fizik, kimya, Tabiat Ve Okul, Sağlık Bilgisi, Yabancı Dil, El Yazısı, Resim, İş Beden Eğitimi Ve Ulusal Oyunlar, Müzik, Askerlik, Ev İdaresi Ve Çocuk Bakımı, Öğretmenlik Bilgisi, Zirai İşletme Ekonomisi Ve Kooperatif gibi dersler veriliyordu.
Bu dönemde bireyi yeteneği üzerine eğiten bu kurum günlük hayattan konuları da okulda anlatarak bireyi yaşama, kültüre ve topluma hazırlayıp onları  kendi köylerinde öğretmenlik yapmaları üzerine göndererek bu bölgelerde eğitim birliğini ve devamlılığını sağlıyordu. 

Yazımın ilk bölümünü burada bitiriyorum. İkinci Kısmında Ezberci Eğitim Anlayışı üzerine değineceğim.
okuduğunuz için teşekkürler 
Muhammet Furkan Sayan
 
( Eğitim Sistemi Üzerine Eleştiriler 1 başlıklı yazı muhammet-furkan-sayan tarafından 9.05.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu