l- Görü

uzak denizlere bakıp 
alabildiğine yorgun, bu malum dizede
son kadeh zulmün neresine düşerse
vakit orada akşamdır

II - Örüntü

bir elin hizasında duruyor dolunay
rutubetli bir duvarda...
sonra tavşan yapılıyor avcı olmak isterken bir elle duvara
daha önce başka bir karanlıkta kullanılmış
canavar hikayeleri anlatılmaya başlanıyor saat yaklaştıkça
ve korkuyorum gözlerine bakmaya
korktuğumu anlarsın diye de saklıyorum bakışlarımı

ama ellerim...
ellerim ele veriyor kendini
bir büyüyüp bir küçülüyor duvarda
daha sonra tavşanın hikayesini anlatmayı deniyorum
bir elim tavşan, diğeri avcı olmak isterken
dolunaya rağmen sabah oluyor
güneş doğuyor usulca parmaklarımın arasından
ve yüzünün yarısı karanlığında kalıyor bir elimin
kayboluyor tavşan ve avcı
kayboluyor yüzün, belki de ilk ve son defa
daha önce bittiğini sandığım bir romanın tam ortasında
yapayalnız kalıyorum
ve bir elin hizasından doğuyor güneş
rutubetli bir duvarda
ama gözlerim...
gözlerim ele veriyor kendini
bir büyüyüp bir küçülüyor baktıkça uzaklara...

III - İroni

dağların anlaşılmaz bir yanı vardır
bir yanını döverken hırçın dalgalarla rüzgar
bir yanında sular durgundur
eğilip suya her baktığımda
yamaçlarından bir kartal havalanır

dağ, orada hiç bulunmadığımın gerçekliğidir
su, ironisidir dağda yalnız avlanan kartalların
ve dalgalar boyunu geçmemektedir yamaçların
suda görünen dağ gerçek değildir
gerçek olan, suya düşen yüzümün
suda yarattığı dalgalanmaları temsil eden
bir ayrılık hikayesidir
hikayedeki aşk bir ironidir
ironi; suya düşen yansımanın
yüzümde yarattığı bir dalgalanmadır
yine de eğilip suya her baktığımda
yamaçlarından bir kartal havalanır


IV - Başka Biri

çoktandır ellerim bağlı, hayalperest avuntular içimdeki
en derinlerde bir isim var, sakladığım senelerce evvelki
camı kırsan yağmur sıçrar, bulut sızar gökyüzümden, öyle deli
millerce vapur geçti üstümden
ölüyüm çoktandır, yaşadığım başka biri

V - İzdüşüm

karşımda durmaksızın gölgesi esvabımsın
hicran dolu şarkılara boyun eğdiren günahımsın
maziye baktıkça hatırlanan gençliğimin dil yarası
ey nabız yoklayan ellerimin titrettiği buruk şair
dizelerdeki imgenin yol açtığı edebi yolculuğunda
ebediyete varmadan sığındığım hayali kahramanımsın  

mehmet gökhan damar
( İroni başlıklı yazı Gökhan Damar tarafından 8.08.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu