Hayatta filozofluk ve şairlik
arasında bir denge kurmak, insanın hem aklıyla hem de duygularıyla bir bütün
olduğunu anlamanın anahtarıdır. Filozof, sorgulayan ve derin düşünen bir
zihinle hayatın anlamını araştırırken, şair aynı hayatı duygusal ve estetik bir
dille resmeder. Bu iki yön aslında birbirini tamamlar; biri olmadan diğeri
eksik kalabilir.
Mevlânâ gibi hem felsefi hem de
şiirsel bir derinliğe sahip olan isimler, bu iki yönün birleştiğinde ne kadar
güçlü bir etki yaratabileceğini gösterir. Felsefe, aklın rehberliğinde evreni
anlamlandırmaya çalışırken, şiir kalbin rehberliğinde aynı evreni hissetmeye
davet eder. İnsan, bu iki kanadı dengeleyerek hem düşüncelerini hem de
duygularını zenginleştirebilir.
Descartes’ın da belirttiği gibi,
şairler imgelemleriyle içimizdeki bilgiyi ışıldatır; filozoflar ise akıl
yoluyla bu bilgiyi açığa çıkarır. İkisi de insanın içsel dünyasına birer kapı
açar. Bu yüzden hayatımızda ne kadar filozof, ne kadar şair olduğumuzu
sorgulamak önemlidir. Çünkü bu sorgulama, bizi daha bütüncül bir insan olmaya
yaklaştırır.
Sonuç olarak, hayatın en güzel
yanlarından biri hem düşünebilmek hem de hissedebilmektir. Şairlik ve
filozofluk, bu yolculukta bize rehberlik eden iki önemli pusuladır. Önemli
olan, bu iki yönü dengeleyerek daha anlamlı ve derin bir hayat yaşamaktır.
21.01.2025
Ankara
Durmuş Ali ÖZBEK
Eğitimci Yazar
Kültür Bakanlığı Halk Şairi