"En güzel isimler (Esmaü'l Hüsna) Allah'ındır.
O halde O'na o güzel isimlerle dua
edin." [ Araf Suresi,180 ]
El-Kayyûm,
Varlıkları diri tutar yaşatır,
Zatı ile kaimdir
tüm âlemi kuşatır.
El-Vâcid,
Kendisinden hiçbir şey gizli kalmaz,
Yaratandan
habersiz yaprak kıpırdayamaz.
El-Macîd, Kadri
büyük, keremi, ihsanı bol,
Şanı yüce Allah’ın
takdirine layık ol.
El-Vâhid, ortağı
yok, yok O’ndan başka ilah,
Fiilleri benzersiz
emsalsizdir bir Allah.
Es-Samed, hiçbir
şeye asla yok ihtiyacı,
Herkes O’na
muhtaçtır, O başımızın tacı.
El-Kâdir,
muktedirdir yaratmaya eşyayı,
Dilediği biçimde,
insan güneş ve ayı.
El-Muktedir, her
şeyi kudretiyle yaratır,
Tasarrufunda
serbest gönülleri donatır.
El-Mukaddim,
dilerse dilediği her şeyi,
Öne alır yükseltir
Rabbimin özgür reyi.
El-Muahhir,
dilerse dilediği her şeyi,
Sona alır,
alçaltır Rabbimin özgür reyi.
El-Evvel,
başlangıcı ve sonu olmayandır,
Dönüş ancak
O’nadır, her şey O’na ayandır.
El-Âhir, her şey
fani, varlığının yok sonu,
Yarattığı
varlıklar gösterir bize bunu.
El-Zâhir, aşikârdır yarattıkları delil,
Allah’ı inkâr eden
iki cihanda zelil.
El-Bâtın, yüceliği
gizli, kimse bilemez,
Sınırlıdır aklımız
batını fehmedemez.
El-Vâlî, kâinata
oluverir “Ol” derse,
Hükümranlık
O’ndadır yıkıverir isterse.
El-Müteâlî’ dir O,
yücelerden yücedir.
Kudreti karşısında
küfrün hali nicedir.
El-Berr, ihsan
kaynağı, iyilikleri sonsuz,
Rahmetli
merhametli hiçbir şey olmaz onsuz.
Et-Tevvâb,
tövbeleri kabul edip, bağışlar,
Her şey onu
zikreder, börtü böcek ve kuşlar.
El-Müntekim, öç
alan zalimlerin şahından,
Zalimler
kurtulamaz mazlumların ahından.
El-Afüvv,
günahları affetmeyi çok sever,
Her şey O’na
aşikâr yoktur O’na gizli yer.
Er-Raûf,
merhametli, hem de pek çok şefkatli,
Gaflete düşmeyelim
hep olalım dikkatli.
Mâlik-ül Mülk,
yegâne sahibidir her şeyin,
O’nu inkâr edemez
düşünen hiçbir beyin.
Zül-Celâli vel
ikrâm, Celal, azamet O’nun
İkramına nail ol,
hüsran olmasın sonun.
El-Muksit, tüm
işleri uygundur birbirine,
O’ndan başka kim koyar
adaleti yerine.
El-Câmi, Mahşer
günü cemi cümle tüm varı,
Bir araya getirir
muhaciri Ensar’ı.
El-Ganiyy,
zenginliği toplamıştır yedine,
Kimseye muhtaç
değil, her şey muhtaç kendine.
El-Mugnî, zengin
eden, ihtiyacı gideren.
Kendine
muhtaçların rızıklarını veren.
El-Mâni,
engelleyen, yoktur hiç bilmediği.
‘Ol’ der
dilediğine, olmaz dilemediği,
Ed-Dârr, elem ve
zarar verenleri yarattı,
Kim şerri
istiyorsa, isteğiyle donattı.
En-Nâfi, Fayda
veren ne var ise yarattı,
Kim hayır
istiyorsa istediğini tattı.
En-Nûr, Nur’un
kaynağı, âlemlere nur veren,
Yarattığı nurunu
nursuzlara gösteren.
El-Hâdî, hidayete
erişir istediği,
Kim inanmış kim
kâfir olur O’nun dediği.
El-Bedî, güzellikte asla yoktur benzeri,
O eşsiz yaratandır
güzel yapar her yeri.
El-Bâkî, ölümsüzdür, yaratılmışlar ölür,
Kim ne zaman
ölecek onu bir tek O bilir.
El-Vâris, asıl
sahip kullar geçici vâris,
Mal mülk hırsı
kötüdür hiç iflah olmaz haris.
Er-Reşîd, muhtaç
değil, ne irşada ne söze,
Doğru yolu
gösterir, gerektir irşad bize.
Es-Sabûr,
kullarını imtihan eder sınar,
Cezasını bekletir,
kazanamayan yanar.
Ümit Zeki SOYUDURU