Devir
aynı devir değişen biziz,
Durgun
akan suyun seli gibiyiz!
Münafık
dilinden dökülen sözüz,
Şeytanın
evinin holü gibiyiz!
Ne
ararsan bizde sayayım bir bir,
Sineleri
sarmış ihanet kibir,
Utanır
herhalde bizlerden kabir,
Cenaze
modunda ölü gibiyiz!
Dünya
telaşesi bütün kaygımız,
Büyüklere
kalmadı hiç saygımız,
Küçükleri
öteliyor sevgimiz,
Yılanın
çatallı dili gibiyiz!
Davamızı
davasıza kaptırdık,
Hayamızı
hayasıza kaptırdık,
Pervamızı
pervasıza kaptırdık,
Hırsızın
arsızın eli gibiyiz!
Neler
neler söyler bak Asr-ı sâbık,
Musevi
İsevi dinine sadık,
Tahrif
dinlerinde hepsi mutabık,
Biz
şaman elinde veli gibiyiz!
Günah
çamurunda ellerimiz kir,
Gençlik
klavyenin tuşunda esir,
Sözün
kıymeti yok etmiyor tesir,
Kırık
bağlamanın teli gibiyiz!
Gıybetsiz
gün mü var insan etimiz,
Doğruluktan
dürüstlükten yetimiz,
Kendimizden
korkar silüetimiz,
Keloğlanın
şimşir keli gibiyiz!
Ahde
vefa bivefaya yenildi,
Adına
çağdaşlık moda denildi,
Fakir
fukaranın hakkı yenildi,
Çamlıbel’de
Ruşen Ali gibiyiz!
Makam
mevki hırsı paşam çok yaşa,
Hor
gördük insanı nefsimiz paşa,
Kendimizi
edemedik temaşa,
Akıllı
pozunda deli gibiyiz!
Herkes
türlü türlü girdi bir moda,
Sözünde
durmamak ayrı bir moda,
Sarraf
vitrininde cismimiz noda,
Dört
mevsimin poyraz yeli gibiyiz!
Ankara-05.03.2025
Ümit
Zeki SOYUDURU
Yazarın
Önceki Yazısı