dayı efendi iki barnağıynan dutdu
benim yeşil zeytini 2626
önşe bana uzatdı
alayın deye elimi uzadınca elimi
adam yangından mal gaçırıyomuş gibi
çevik bi hamleynen ağzına atdı
gevişini gösdere-gösdere
“-len gara yeğen bırak .mına ğodumun
hu fanteziliği yauu
adam gibi elininen al ye hunu
biz köylüyüz, o(ğ)lum
gorkma kimse seni gınamaz
zufrada iki gancık var deye
hemi de ne demişler
alışmadık götde don durmaz”
“-bak zeytin böyle yenir
sen gakmış Fıransız gaşşığıynan
Alaman herzesi[1] yeyon
ben senin uruhunu bilirin
alt tarafın anan sarımsak-boban soğan
sen daha dünkü bok,
ne oldun da ne oluyon
sen kiiim,
çatalınan zeytin yemek kim
a gapberif”
daha bi sürrü bişiyler dedi
ne dediğini duyduğum mu var
emme bilemeyon irengim
penbe miydi, mor muydu
kül müydü, boz muydu
Özlem ordamıydı,
ve hepsinden can alıcı nokdası
halımı görüyomuydu
ooff off
öldüm, bittim mahf oldum
terledim, eridim gahroldum
Garanın gaflarından perişan oldum
vel hasıl açcık da
cehaletimin gurbanı oldum
bereket versin Özlem..
Özlem hemen devreye girdi
dayısını azarladı
hem de nassı!
“-dayıcığım zeytinyağının çok olduğundan
herhalde çatalın ucu da kütelmiş
olu böyle şeyler
lütven uzatma” dedi
sonura yerinden bi hışımınan gakıp
“-gayfanız varısa ben bi gayfa içebilir miyim
…
kimsenin bişi demesine fırsant bile vermeden
“-ya da bende nesgayfa var getireyim
beraber içelim” dedi
bizim gızınan getdiler getirmeye
orta malledeki dayısı gile
ben ha deyinşe kendime gelemedim
kimsenin sesi-soluğu çıkmadı
ebi-cetdi esamesi okunmadı
neçe sonura bizim sütlü nesgayfalar geldi
fazla sürmedi musafirler de gakdılar
ebem bile onnarı hayada gadar savışdırdı
bizim gızda onnarınan getdi
uğurladı
geldi..
[1] herze: b.., pislik, gereksiz söz ya da davranış