**********Aşkınla yanmaya pişmeye
geldim
**********İstersen kov beni at şu
başından
**********Huzûra ermeye canla
yöneldim
**********Başından atsan da düşmem
kaşından
**********Bir lokmacık olsun tattır
aşından
1.
Ârızalı adam
Âfet
gibi bir adamdı
Azametliydi soydan
Acun kokardı her
tarafı
Adâlet (!) duygusu çok gelişmişti
Ahterleri dünyâya
indirip
Ademleri çıkarırdı âsumana
Ardıçların soyunu
kuruturdu bir kilo baklavaya
Armağanları kavgalara verirdi
bedâvaya
Allah muhâfaza ya hızını
alamazsa…
2.
Şeydâ gurûrunun
yazıtı olmuş hayâtı
Rahmet yağmurları uğramamış
caddelerine
Kediler köpekler saldırmış tefekkürün
kalesine
Aynalar bile küsmüş mecnûn yüreğine
İşte bu
yüzden utanıyor secde etmeye
3.
Bir gün “neden”siz aşklara
tutulmuş dağın zirvesi
Bâzen ay bâzen yıldızlar hatırlatmış
sevgiliyi
Nefes araları kısalmış eylül hüzünlerinin
Herkese
açık sır oluvermiş nedâmet yüklü treni
Gözyaşları
fermânlaşmış bitirmiş hikâyeyi (!)
4.
Ey
”Çok Çiçekli Senfoni” !
Ârızalı adamın feri
Tek
noktada şimdi
Dört gözle bekliyor
Senden gelecek haberi
Ne
olur tutuver ellerini
Öğretiver
şâhitliği
*********şehitliği
*********ölmeyi
(Atakum-Ekim/2010)
Dursun Tiftik