Raşe, anneler ve sevgilerini yazarken o kadar etkilendi ki, annesinin acılı vedasını anlatmak istedi. Edebiyatta bir anne kalbinin yüceliğini yeterince anlatabilecek bir dal olduğunu sanmıyordu.

Annesi 2000 yılında çok hastaydı. 5 ay gibi uzun bir süre hastahanede kalan yaşlı annenin yanında Raşe ve kızları vardı. Aylar boyu acı çeken yaşlı anne, bir kez olsun ölümden söz etmedi, yaşama bütün gücüyle sarıldı. Yattığı yerde şiirler yazıyor, bütün hastane personelinin sevdiği bu yaşlı kadının şiirleri, doktor odalarını süslüyordu. Genç kadın, annesini yaşatabilmek için elinden gelen her şeyi yapmaya çalışıyordu. Ama bu yaşlı annenin gurbette bir oğlu vardı.( Hani 15 yaşında annesine yazdığı şiirde:"Alırsa Allah ikimizin canını birden alsın anne " dizelerini yazmıştı.)Onun isminin geçtiği her an, feri kalmayan gözleri ışıldayıp, oğlum mu geliyor diye soruyordu. Raşe, belki gerçekten öyle düşündüğü belki de annesinin üzülmemesi için:� Biz buradayız, abimi ne yapacaksın diyor.� Ama her gün abisine, annesinin onu görmek istediğini telefonla bildiriyor, her seferinde abisi onu incitip telefonu kapatıyordu. Genç kadın biliyordu. Anneler, evlatlarını bu iyi, hayırlı evlat onu daha çok seveyim diyemezlerdi. Keşke diyebilselerdi, o zaman daha az acı çekerlerdi. Artık yaşlı kadın, oğlunun gelmeyeceğini anlamıştı. Bir gün kızından kağıt kalem istedi. Titreyen parmaklarıyla oğluna bir şiir yazdı. Sonra kızından el sallayarak veda eden bir resmini çekmesini ve bunları abisine vermesini istedi. Yine ben ölürsem dememişti. Biliyor musunuz bu yaşlı kadın kız olduğu için okula gönderilmediği halde, kendi kendine okuma yazmayı öğrenip çocuklarının ilk öğretmenleri olmuştu. Yine ömründe bir gün dikiş kursuna gitmeden, terzilik yapıp çocuklarını okutmuştu. Ayrıca fırıncı olan eşine her sabah 02.00 de kalkıp yardım etmişti. Raşe, annesinin pek çok kez elinde dikiş iğnesiyle uyuyup kaldığına tanık olmuştu. 65 yaşında, güçlü inancı sayesinde Kur� an-ı Kerim i Arapça okumayı da öğrenmişti. Ama ne yazıkki oğlunun bir vedasını nedense hakedememişti. Yaşlı kadın, yakalandığı hastalıktan kurtulamayıp Allah� ın Rahmetine kavuştu. Oğlu mu hayır cenazeyede gelmedi. Raşe, kızları ve pek çok seveni onu son yolculuğuna uğurladı. Böylesine hayat dolu bir insanı kaybetmek genç kadına çok zor geldi. Annesinin her istediğini yerine getiren genç kadının gücü ne Azrail� e, ne de abisine yetmedi. Genç kadın, 2 ay daha kalıp annesi için dini görevlerini yerine getirdikten sonra, evine geri döndü. Hala Raşe� yi ayakta tutan, annesinin ölümünden 10 gün önce söylediği şu sözlerdi.� Kızım çocuklarından ayrı aylardır yanımdasın, dilerim Allah her attığın adımı hacı sevabı yazsın.�

Raşe, döndükten sonra bütün kırgınlığına karşın abisine bu şiirden söz etti. Abisi hiç ilgilenmeyince onları vermedi. Taki 7 yıl sonra bir gün abisi bu şiiri soruncaya kadar. Sevdiklerimizi görmek için kendi zamanımızı beklemeyelim, unutmayalım belki onların bekleyecek vakitleri yoktur. Aşağıdaki şiir bir anne kalbinin son atışlarıdır. Ruhun Şad olsun.



ÇAĞRI

Yemyeşil kırlar

Beyaz papatyalarla süslenmiş bayırlar

Gel piknik yapalım, papatya falı bakalım

Mevsim geçmeden gel

Ömür bitmeden gel

Kırmızı gelincikler

Mor sünbüller, rengarenk laleler

Solmadan gel

Ömür bitmeden gel

Yemyeşil çayırlar

Otluyor kuzular

Süt veriyor koyunlar

Mevsim geçmeden gel

Ömür bitmeden gel

Çiçek açıyor dallar

Bal alıyor arılar

Mevsim geçmeden

Ömrüm bitmeden gel.

ANNEN
( Raşe 8 başlıklı yazı BelkızGÜNAYDIN tarafından 17.12.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu