DOĞRUYU TAKDİR - YANLIŞI TENKİT
Takdir ve tenkit kelimelerini hiç düşündük mü?
Takdir: Kıymet vermek.
Tenkit: Kişinin kötü yaptığı şeyleri ifade etmek, söylemek.
Bilmeden, gerçeği öğrenmeden, göz ile görmeden,
hemen karar vermeye ve eleştirmeye başladık.
Tenkit biraz daha yapıcı olmamalı mı? Muhatabımız
bilerek veya bilmeyerek, kasıtlı veya hatalı, cahillikten
veya çok bilmişlikten hata yapmış olamaz mı?
Peki, “yanlış” deyip yerden yere mi vurmalı? Yarın
aynı şeyleri biz yaptığımızda, bu denli yıkıcı bir tenkit
almayı kabul edebilir miyiz onu mu düşünmeli?
Birbirimizin aynası değil miyiz? Kendi yaptıklarımızı
çoğu zaman göremeyiz. Ama güzel bir dost, iyi bir
ayna olabilirse, bizi bize gösterebilirse o zaman kendimize
bir çeki düzen verir hatalarımızı düzeltiriz.
Saçımızı taramak için bile aynaya ihtiyaç duymuyor
muyuz?
Takdir; işte bunu iyice unuttuk. Sadece okulda öğrenciye
verilen bir belge zannediyoruz. Hâlbuki okulda
verilen o küçük kâğıt parçası ne kadar da duyguları
kamçılıyor ve insana şevk veriyor değil mi?
Ya hayatta başarılı olanlar? İyileri yapanlar, doğruları
söyleyenler. Onlar hak etmiyorlar mı yaptıkları
güzelliklerin desteklenmesini?
Güzel gördüğümüz, doğru bildiğimiz kişileri, kurumları,
dernekleri, (v.s.) telefonla, elektronik posta ile
veya ziyaret ederek yanlarında olduğumuzu ve takdire
şayan bir iş yaptıklarını söylemekten geri durmayalım.
Durmayalım ki bizim yaptığımız güzel işler de takdir
edilsin ve artarak devamı için şevk versin.
Tabi bu nefsi kabartmak ve büyütmek için değil; güzelliklerin
artarak ve yayılarak devam etmesi için olmalı.
Herkesin güzel bildiği şeyleri korkmadan, kim ne
diyecek? Eleştiri alacak mıyım? diye düşünmeden. Her
yerde, her şekilde, bildirmesi daha güzel olmaz mı?
Böylece doğrular arttıkça hatalar azalır, yanlışlar düzelir.
Teşekkürler yaratan hakkı için ve insanlığın tamamına
faydalı olmak için çalışanlara. Taş üstüne taş koyan
ve güzel şeyler yapmak için çaba sarf eden tüm televizyonlar,
radyolar, gazeteler, dergiler, siyasetçiler, yerel
yöneticiler, yazarlar, çizerler, sivil toplum örgütleri,
dernekler, vakıflar, şahıslar ve yaptığı işi en iyi şekilde
yapmaya gayret eden dostlara gönül dolusu teşekkürler.
TEŞEKKÜRLER
Teşekkürler kardeşini nefsine tercih edene!
Rıza-i Hak için rahatından geçene!
Dünyanın her yerine hizmet verene!
Teşekkürler yeryüzü için adalet isteyene!
Sadettin TURHAN
"Gençliğin Enerji Kodları" kitabımızdan alıntıdır.
