Vatan için yatar mısınız?
"Vatan sizden dinlenmenizi istiyor, yatın uyuyun" anlamında değil bu soru.
"Vatan çıkarları için karşı cinsten birisiyle yatar mısınız.?" sorunun doğru şekli.
İsrail Eski Dışişleri bakanı Tzipi Livni geçmişte bu soruyla muhatap olmuştu. Eski bir Mossad ajanı olan Livni soruya kaçamak cevaplar vermiş, örgütte her işi yapabilecek kimseler bulunur türünden cevaplarla savuşturmuş soruyu.
Gerçi magazin çevrelerinde bu soru kadınlara sorulmuş, Tzip Livni gibi. Erkeklere sorulsaydı nasıl cevap verilirdi bilemiyorum.
-"Valla vatana canım feda, etik bulmasam da gözümü kırpmadan vazifemi yaparım"
-"Önemli olan vatansa gerisi teferruattır, mecbur kalırsam ağlaya ağlaya yatarım da, vatan sağ olsun napalım"
türü "istemem yan cebime koy" cevaplarını ancak mizahçılar aklına getirebilir tabii ki :)
Fakat, bu soruya cevap vermek, hatta olumlu cevap vermek vatan çıkarları için gerçekten önemli midir?
Niye kadınlara soruluyor, niye erkeklere sorulmuyor, niye burada bile ayrımcılık yapılıyor, kadınlar erkekler kadar vatan sevemez mi, niye kadınlar yatınca bir fedakarlık yapmış oluyor da bu peşin kabul ile ne pahasına yapıldığı sorgulanıyor, niye erkek fedakarlık yapmış olmuyor da seve seve yapmaya meyilli gibi gösteriliyor türünden fesat soruların cevaplarını, kadın erkek hakları uzmanlarına bırakalım. Biz vatan için yapılabileceklerin sınırlarını konuşalım isterseniz.
Üzerinde hiç kimsenin yaşamadığı topraklar tahmin edebileceğiniz gibi vatan olamaz.
Arazi olur, arsa olur, ova, tarla olur, coğrafi şekil olur ama vatan olamaz.
Vatan olması için, o topraklar üzerinde en az birkaç nesil yaşamış olmalı, o toprakları edinmek için bedeller ödenmiş olmalı, o toprakları korumak için bedeller ödenmiş olmalı, bugün yaşayanlar için o toprakların hiç değilse yakın geçmişi hatıralar, kültürler, alışkanlıklar barındırmalı. Toprağını kullananı, toprağa karışanı olmalı bugün yaşayanların geçmişinde.
Bahsettiğimiz toprak parçalarına "Vatan" özelliğini kazandıran işte bu unsurlar kaba tabirle. Üzerinde yaşayan topluluklar, milletler.
Özünde de, mikro ölçekte de insan...
İnsanın olmadığı hiç bir yer vatan olmaz, olamaz.
İnsanların, insanlığın ürettiği ortak değer olabilir vatan da ancak bu anlamda.
Bu durumda, insanlığın ürettiği ortak değeri korumak için, insanlığın, insanın kendi bedeninden faydalanılmasını benimsemesi düşünülebilir mi?
Ya da geçici olarak "kullanım içi" olmasına izin vermesi?
Vatanı vatan yapan toplumun bir ferdi olan insanın bedenini, sözde milli çıkar için satılığa çıkarması, sadece bedenini kullandırmakla sınırlı kalabilir mi?
Milli çıkarını da vatanını da mezata çıkarmış gibi olmaz mı?
İnsanı aşağılayarak mı, yine insanın varlığıyla ürettiği, anlamlandırdığı bir kavramı savunmak?
Birilerine, "Karanlık bir geceydi vatanı kurtardığımda" dedirtecek kadar sığ ve kasığa indirgenmiş mi vatan, millet gibi kavramlar?
Vatan için ölmek dururken hem de yatmak öyle mi?
Sahi,
Vatan için yatar mısınız?
