Bir sözleþme imzaladýðýmýzda geçerliliði/sürekliliði için altýna þu notu düþeriz: "ihtilaf halinde taraflar, T.C. mahkemelerinin yetki ve kararlarýný þimdiden kabul ederler." Görev verdiðimiz vekiller, anayasaya sadakat yeminiyle görev yaparlar. Millet adýna adalet daðýtan yargý mensuplarý; uluslararasý sözleþmeler, anayasa, yasa, yargý etiði, somut, mantýklý ve bilimsel gerçekler ýþýðýnda görev yaparlar, kararlarýný hükme baðlarlar.

   Hukuk güvenliðimiz, hukuk devleti ile kalýcý hale gelir. Hukukun üstünlüðü ve baðlayýcýlýðý da listelediðimiz hiyerarþik normlarla saðlanýr. Rüzgâra, güneþe ve konjonktüre göre deðiþebilen kurallarla, kalýcý bir adalet, barýþ, huzur, istikrar tesis edilemez.
   Peki ayrýþtýðýmýz, çatýþtýðýmýz, ihtilafa düþtüðümüz olaylarýn öznesi ve sebebi nedir o zaman?
Ne olmamasý gerektiðini yazalým da doðru yolu siz belirleyiniz. Cumhurun iradesiyle, katýlýmýyla teþekkül eden Cumhuriyette; demokratik, laik, çoðulcu/katýlýmcý hukuk devletinde; erkler ayrýlýðý ilkesi esastýr. Konumuzun öznesi mademki hukuk, onu irdeleyelim.
   Baðýmsýz, tarafsýz, yansýz bir yargý; yalnýzca evrensel kazanýlmýþ haklarýn, ilkelerin, anayasanýn ve yasalarýn emrindedir. Parti çýkarlarý, din/mezhep/tarikat kurallarý, siyasi ve ticari ikbal beklentileri, lobiler, yöresel ve etnik kalýplar, soyut inançlar/algýlar/öngörüler/beklentiler, hukuki normlar hiyerarþisinde yer alamaz. Herhangi bir etki yaratamaz. Hiçbir hukuki sürece müdahil olmaz. Yargýnýn tekliði, genelliði, toplumsallýðý ve bütünlüðü böyle saðlanýr. Sabah en erken uyananýn kural deðiþtirdiði bir düzen, yontma taþ devri insanlarýnýn bile zihninden geçmemiþtir.
   Anayasal yurttaþlýk bilincinin temelinde çoðulculuk, hoþgörü, adalet, hakkaniyet, mantýk ve vicdan vardýr. Doðrudan doðruya sizin özgürlük ve tercihlerinize, katlanýlamayacak kadar bir olumsuz etkisi yoksa, kimsenin inanç, düþünce ve yaþam tercihlerine karýþma hakkýnýz yoktur. Hukuk; herkese hakký olaný, zamanýnda ve eksiksiz vermenin bilimidir. Somut, aleni ve meþru bir kuralla yasaklanmayan veya sýnýrlanmayan her þey, hukuk devletinde serbesttir.

   Hukukun evrensel ve genel ilkelerini özümsemeyen, hukuk felsefesinden beslenmeyen, hukuk teorilerini dikkate almayan, hukuk felsefesi/sosyolojisi/metodolojisi ve adalet psikolojisinden yeterince ders almayan, davranýþ bilimleri, tarih bilinci, mantýk, algoritmik sorgulama ve akýl yürütme yetisinden yoksun bir birey, hukuk mesleðini seçmemelidir. Seçmiþse ve böyle bir donanýma sahip olma niyeti de yoksa, meslek deðiþtirmelidir. Ekmek üretmeyi beceremeyen bir fýrýncý bile, kasaplýða geçemiyor, niteliksiz bir iþte çalýþýyor.
    Hukuk güvenliði ve yurttaþlýk teminatýmýz; kalýcý bir anayasa ve onu hakkýyla yorumlayacak hukukçulardan ve  hukuk sisteminden geçmektedir.
Kayýkçý kavgasýnýn, göz boyamanýn, kör döðüþünün, danýþýklý kavganýn, birbirimizi oyalamak ve aldatmanýn, bu çaðda hiç kimseye bir yararý dokunmayacaktýr. Bunun hatýrlatmak; her onurlu ve erdemli yurttaþýn, insani ve anayasal ödevidir.
Selam, sevgi, muhabbet ve esenlik dileklerimle

Samsun, 13.11.2023

Ali Rýza Malkoç

arm.web.tr