Dost sanıp bağrıma basmıştım seni

Yüreğimden vurdun yazıklar olsun.

Hayali resminle asmıştım seni

Çok tuzaklar kurdun yazıklar olsun.
 

            İnsan sanıp gönül kapımı açtım

            Ben sadece bir dal sevgiye uçtum

            Seni incitecek sözlerden kaçtım

            Başa bela sardın yazıklar olsun.
 

Sana çok methiye yazıp çizmiştim

Adını abdestle anıp gezmiştim

Yan bakan sineği tutup ezmiştim

Düşlerimi yardın yazıklar olsun.
 

            Huzuru mahşerde var mıdır yerin?

            Kalbimde açtığın yaralar derin

            Kabrinde yan dünya yaşantın serin

            Gül dalımı kırdın yazıklar olsun.
 

Rabia Sultan’ın izi var sandım

Yolunda giderek manen çok yandım

Başında takılı türbana kandım

Benle neydi derdin? Yazıklar olsun.
 

            Namussuz karşıma geçerek güldü

            Dost elden atılan bağrımı deldi

            Düşmanlarım güldü gözyaşım seldi

            Murada mı erdin? Yazıklar olsun.
 

Diktiğin fitneler toprağı yardı

Tepeden tırnağa ateşin sardı

Yine hedefinde Dursunî vardı

Darağacı gerdin yazıklar olsun.       

 

Dursun Yeşil –2009

 

 

( Yazıklar Olsun başlıklı yazı dursun-yesil tarafından 5.06.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.